Yılın son
gününde o kadar işiniz gücünüz ve dostlarla bir arada olma hazırlıkları
arasında sizleri yormadan bir kaç söz edeceğim sadece.. Umuda ve geleceği
ilişkin olsun bunlar.. Yıllardır günlerin peşinden önünden büyük
koşuşturmalarımızı, bu yıl belki de daha büyük bir hızla gelecek yıla
devredeceğiz..
Neden hızla?
Biz bu ülkede yaşayanlar adeta buna mahkum edilmiş durumdayız... Ben yarına
umudu devrediyorum.
Umut, bizi
heyecanlandıran temel unsurdur. Umut, hep iyi bir şeylerin olacağının gizli
işaretini nüvesini içinde taşır. Umut, hayattır, yaşamı yarına taşıyıcıdır.
Umut, yaratıcıdır. Mutluluğun adıdır çoğunlukla..
Umut, doğanın
bir “yaratığı” değildir. Doğa bir ırmaksa geçmişten geleceğe akan, bir umuda
yönelmez, bu akışın bir umuda ihtiyacı yoktur.
Umut daha çok
insan yaratığıdır. Umut kendi başına bir eylem veya eylemci değildir. İnsanla
varolur, belki de insanı diğer yaratıklardan ayırır. Bu açıdan umut, kendisini
gerçekleştireceklerle varolur, gelişir, büyür... Umut yoksa insan da küçülür,
sıradanlaşır. Umut bir arayıştır. Bazen yarına bakışımızı aydınlatan ve bizi
peşinden koşturan iki satır şiirdir. Umut, bir romandır, yazılacak ve yazılmayı
bekleyen. Bir hayal bir kurgu da olabilir.
Yazarın bir
umudu yoksa yazamaz, pardon yazar da yazısı tad vermeyebilir. Umud bir
analizdir, geleceğe bakıştır, geleceği anlamaya çalışmaktır. Umut, geçmişi
yeniden ve daha güzel ve daha doğruya yakın yeniden keşfetmek ve kurgulamaktır.
Umut, bazen bir
pırıltıdır, zamanın içinde yüzünüze parlayan ve sizi peşinden sürükleyen..
Umut mücadele
azmi, gerçekleştirme iradesidir.
***
Umut üzerine
düşündüren ve bu kadar lafı ettiren de önceki ğün Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği’nin E-5 üzerindeki Carrefour’da
düzenlediği etkinlikte (iki hafta daha sürecek, 1. Giriş’te, destek lütfen) ve
kitap imza sırasında yaşadığım bir olay oldu. Okur, izleyici ve meraklılarla
kısa sohbetler yaparız imza sırasında. Bir kaç cümle yeterlidir hepimiz için!
Çağdaş Yaşam’den bir kitap ve hediyelik bir şeyler almak ve ücretini ödemek de
bir umuda destektir örneğin. Bir bayan geldi ve özetle “sizi izliyorum ama
artık herşey boşuna” dedi ve eliyle de boşunalığın işaretini yaptı. Kitap
karıştırmadı, almardı, üç kuruşluk bir harcama da yapmadı, aslında bunları daha
önce gerçekleştiren bir yüz ifade vardı.
Umudu yitiren,
bir beklentisi olmayan ve üzerine gelen herşeyi olduğu gibi kabul eden bir
insan vardı karşımda. Derin etkilendim! Kendisini nehrin akışına bırakmıştı ve
sürüklendiğim yere kadar giderim, diyordu.. Büyük çoğunluğun yaşamı.. Birden
farkettim ki, toplumun öncüleri,
aslında en büyük umudu taşıyanlardı. Umut onlar aracılığıyla dikey ve yatay dalgalarla
yayılırdı.
***
“Herşey bitti,
mahvoldu” düşüncesi, ölümü taşır. Karamsarlıkla ölüm akrabadır. Durum veya olgu
saptaması ve bunlara yönelik analizler ve öngörüler ve ortaya çıkan olgular,
sadece umudu nasıl varedebileceğimiz konusunda bize ışık tutar.
Karamsarlık ile
iyimserlik, bir açıdan yaşam ile ölüm gibidir. Hiç bir şey siyah beyaz
değildir. Siyah beyaz olan yaşam ile ölümdür. Ama hayat bu ikisi arasındaki
büyük aralıkta sürer. Bu açıdan binbir rengi taşır, birbir olasılığı içinde
barındırır. Hayat, büyük bir dinamizm demektir. Bu nedenle de tek tanımı
yoktur. Biz bu hayat-süreç içinde neleri seçeceğiz? Seçimlerimiz, süreci
etkileyen, etkilecek olan ana dinamizmleri oluşturur!
Tarih tekrar
gibi görünür, ama kesinlikle değildir. Sadece benzerlikler vardır. Geçmişteki
berzerlikler, bize, seçimlerimiz konusunda yol gösterir. Bir anlamda, geçmişte
iyi ve kötüyü görebiliriz. Gelecek bir mutlaktır taşımaz. Mutlak olan hiç bir
şey yoktur. Zamanın oku vardır, sanki ileriye doğru akar gibidir. Ama ilerisi
nedir, tam bilemeyiz.
İlerisinin
niteliğini ancak biz belirleyebiliriz.
Bu gücü
elimizde tutuyoruz ve umudu hep koruyoruz...
Hepimize mutlu
bir yıl diliyorum..
Kamil in kitabı: Kültür hadiseleri
Kamil Masaracı’nın Kültür
sayfalarımızdaki karikatürlerini çok beğenerek izlerim. Müthiş bir toplumsal
eleştiri taşırlar. Bu karikatürlere benzer düşüncelerini de sosyal medya
twitter’de izleyicilerle paylaşarak bizi gülümsetir, düşündürür.
Kamil üç karelik
kültür bantlarını, “Kültür Hadiseleri”
ismiyle kitaplaştırdı!.. Harika ve keskin gözlemler ve eleştiriler. Çok güldüm
ve zeka pırıltılarına kapılarak aktım gittim...
“Dört kişilik bir ailenin bir
aylık sanatsal faaliyetinin olmadığı açıklandı..”..
“Ünlü politikacı bu cuma,
hakaretlerini imzalayacak”.
“Perdesi kısa olan tiyatarolar kapatılacak”.
“Üç
demokrat daha sahte oldukları gerekçesiyle piyasadan toplatıldı..”.
“Amerikalı
bilim adamları kitap okuyan canlılar da olabileceğini kanıtladı..”
Adam kara
mizahçı... Caretta yayınlarından çıktı, yeni yıla başlangıç için iyi bir
yatırım!
-- 31 Aralık 2012 / Bilim ve Siyaset – Cumhuriyet
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder