Başbakan’ın
Marmaray’ı Cumhuriyet’in 90.yılına yetiştirme isteğini anlamamak mümkün.
100.yıl hedefi olan bir siyasetçi şüphesiz ki, hele iktidardayken 90.yılı ıskalamaz. 1923’e 10 yıl var, kime öle kim kala..
O tarihte iktidarda mı olacak, bir köşede anılarını mı anlatacak.. Türkiye
bütün olarak durur mu, Başbakan bir Türkiye İslami Cumhuriyeti’nde, biz Türkiye
Laik Cumhuriyeti’nde, başkaları da Türkiye Kürt Cumhuriyeti’nde mi yaşar...
(şaka şaka!)... yine de, kim bilir?
Ama 90.yıl
burada, kendisi de iktidarda ve orada da Marmaray var.
Bu yılın şubat
ayında alarm zillerini çalmış Başbakan: 29
Ekime kesin yetiştirile!.. Bir son
emir yani! Hani askere ölümüne hücum emri verilir ya.. Öyle bir şey..
Altyapı
yatırımları Genel Müdürü Mete Tahan’ın paçaları tutuşur.. Japonları masaya
oturtur.. İşte Köprü, ya aşağı atlarsınız
ya da tüneli bitirirsiniz.. Japonların en iyi anladığı şey, harakiri diye düşünür.. bir kağıt imzalatır,
imzasını kanı atar.. Bu ‘anlaşma’yı da çerçeveleyip müdürlüğüne asar! Yşani
emirle demirin kesilmesi olayını yaşıyoruz!
Japon Başbakanının açılış töreninde ellerini açıp ne
için dua ettiği ve yüzünün niye Çarşamba pazarı gibi göründüğü böylece
anlaşıldı: Tanrım bir felaket
yaşamayalım, tünel patlamasın, elektrikler kesilmesin.. yoksa siyasi hayatım biter!
Neyse, anlaşılan Japonlar kendi işlerine
güvenmişler ki, tamam demişler.. Ama elektrik melektrik kesilmelerine gelince,
bu vakayi adiyeden ülkemizde.. Normaldir.. Niye gürültü koparıyorsunuz ki!
Ayrıca, denizin altında 20 bin fersah
macerasının Marmaray versiyonunu, Jules
Verne mezarından kalkıp yazamaz!
Canlı canlı
İstanbullular bu macerayı yaşıyor, evladiyelik
bir öyküleri var..
Hadi ama,
abartmayın o kadar! Yürüyün kardeşim, biraz hızlı hızlı! Elekrik kesintileri
olmasaydı, şu tüneli yürüyerek geçebilsek
keşke, diye düşünürdünüz!
Ben koşmak
isterdim dipte, mesela! Büyükşehir unutmasın, tünel koşusu yarışması düzenlesin!
Başbakan ve
adamlarına hoşgörü sıfır! Buldunuz bulandırıyorsunuz!?!
Çanak Çömlek Geciktirdi Masalı
Fakat doğrusu Başbakan’nın şu “çanak çömlek dediler, Marmaray’ı 4 yıl
geciktirdiler” söyleminin de, bırakın müthiş arkeolojik kazı faslını,
gerçeklerle zerre kadar ilgisinin olmadığını okurum Kutay Özaydın’ın şu mektubu kanıtlıyor.. Okuyalım:
“Marmaray
Projesine ilişkin 31.10.2013 tarihli yazınızda sözü edilen projenin gecikmesi
konusunda bazı bilgiler aktarmak istiyorum:
1.
Projenin gecikmesinin Yenikapı arkeolojik kazılarından kaynaklandığı gerçeği
yansıtmıyor ve sadece kamuoyunu gecikmenin gerçek nedenleri konusunda yanlış
yönlendirme amacı ile kullanılıyor.
2.
Yazınızda belirttiğiniz gibi. projenin bir çok ayağı bulunmakta, Yenikapı
kazıları bunlardan sadece Yenikapı
İstasyonunun tamamlanmasını geciktirmiştir.
3.
Projenin en önemli parçası olan tüp
geçit 8-9 ay önce tamamlandı, projenin Yenikapı kazılarından dolayı 3 yıl
geciktiği iddiasi böylece havada kalıyor.
4.
Projenin diğer önemli parçası Haliç geçişi köprüsü henüz tamamlanmadı ve
Yenikapı kazıları ile bir ilişkisi yoktur.
5.
Projenin diğer önemli parçaları olan Kadiköy- Gebze ve Kazlıçesme- Halkalı
demiryolu hatlarının iyileştirilmesi ihalesi yapıldıktan 2 yıl sonra hiçbir
ilerleme olmadan iptal edildi, uzun bir aradan sonra yeniden ihale edildi. Bu
hatların gecikmesinin Yenikapi kazıları ile bir ilişkisi yoktur, ne zaman
tamamlanacakları da belli değildir.
Özet
olarak, sizin de belirttiğiniz gibi, İstanbul tarihinin yeniden yazılmasına yol
açacak kadar önemli arkeolojik bulguların elde edilmesini sağlayan Yenikapı kazıları
iyi ki yapılmıştır.. Bunun için kimsenin suçlanmasını gerektirecek bir durum
yoktur. Bu konuda Başbakan ya yanlış bilgilendirilmekte veya kendisi bilinçli
olarak kamuoyunu yanıltmaktadır.”
***
Bu mektuba noktayı ben koyayım:
Yenikapı
kazıları çoktaaan bitti, müzelere girdi, ama Marmaray Projesinin Gebze ve
Halkalı ayakları henüz yeni yapılıyor..
Başbakan uyutuluyor mu?
Yoksa millet mi uyutuluyor
Tüneli Yapacak Kimse Yok mu Ülkemizde?
Son bir soru ile bitirelim: Acaba şu tünel işini ülkemizde
gerçekleştirecek kimse yok muydu?
Hani dünya çapında inşaat şirketlerimiz falan var ya!
Yoksa, bir teknolojik inşaat
şirketleri indeksi yapılsa dünyada, bizimkiler yine sonda mı yer alırlar?
Yani bizler hala işlerin hamaliyesini mi yapıyoruz?
Bir Japon mühendislik-inşaat şirketi
bir iş alıyor, 3-4 milyar lirayı birden götürüyor ya..
Biz de soralım dedik!
--- 3 Kasım 2013 / Bilim ve Siyaset – Cumhuriyet
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder