RTE ile Gülen
arasında dershaneler konusu yeni değil. Bir yıldır arada sırada gündeme
geliyor. Yeni olan Erdoğan’ın yasal düzenleme için resmen adım atması (RTE,
bunu bir şekilde “kızlı-erkekli” evler için de yapar!) Cemaat, yasanın
çıkmasını önlemek için resmen elindeki bütün kozları seferber etmiş durumda!
CHP dahil!
Medyada bir
sürü hikaye dinliyoruz: Dershaneler berbat eğitim sisteminin bir sonucu
(doğru), kapatılırsa yeraltında oluşur (kısmen doğru, veya tamamen yanlış,
yeraltında kurumsal dershane oluşamaz, sadece bireysel!), hür teşebbüs
engellenemez (gırgır!); buraları kaliteli insan yetiştiriyor (çoook
şüpheli!)...
Peki RTE neden
dershane kapatmakta ısrarlı? Yani buraları kapatmakla ne kaybedecek, ne
kazanacak? Temel soru budur..
***
Can damarı:
Dershaneler, Cemaate genç ve yetenekli çocukları devşirme yerleridir; insan
kaynağıdır yani! Onyıllardır böyle! Üstelik 4.5.sınıftan itibaren! Kavga hiç
sıradan değil.. Yetenekli gençler kim için çalışacak kavgası bu.. “Altın nesil” adı altında Cemaat
üyelerine mi katılacaklar, yoksa Tayyip Erdoğan’ın İmam hatip ordusuna mı?!
İmam hatipliler
ile Cemaatçi gençler uzun zamandır birbirlerine karşılar.. RTE, İmam Hatip
okulları için bu nedenle “yıldız gibi
parlayacaklar” dedi ve İmam Hatip okullarını cilalamaya girişti!
Dershane konusu
sanırım ilk kez 7 Şubat 2012’de Cemaatin Tayyip Erdoğan’a karşı MİT darbe
teşebbüsü sonrası gündeme geldi..
Dünkü yazımda
da belirttiğim gibi, Başbakan baktı ki devletin önemli noktaları cemaatin “altın nesil”leriyle dolu! Kimisini de,
Ordu ve diğer muhaliflerin Ergenekon ve Balyoz adı altındaki davalarla
defterlerini dürmek için, bizzat kendileri baş köşelere görevlere getirmişler..
Cemaat onyıllardır
devlete adam koyuyor.. “Kılcal damarlarına kadar sızacaksınız..”
talimatını herkes bilir. Dershanelerden devşirdikleri öğrencileri, hukuk,
siyaset, idari.. devlette gelmeleri gereken yerlere yönelik öğrenimlere
yönlendirdiler.. emniyette eyargıda, iç işlerinde.. neresi önemliyse oraya veya
nerede boşluk varsa oraya.. Tabii Ordu... Zor olsa da, özellikle assubay
kategorisinde..
Hiç yabana
atmayın, assubaylar ordunun belkemiğidir. Bir emekli general anlattı: “Bir assubay töreninde bir baktım, oğullarını
seyre gelenlerin oturduğu tribünler türban tarlası gibiydi!” Şüphesiz,
assubayların büyük çoğunluğunu hiç kastetmiyorum! Ayrıca mağduriyetlerini de
biliyorum!
***
Başbakan,
Cemaatin en önemli insan kaynağına el attı! Canhıraç feryatların nedeni de bu..
Dershanelerin
önemli bir kesimi Cemaatin kontrolünde. Soruyorum, çoğunluğu diyorlar. Ama sıradanlık cemaate göre değil! Onlar için
can alıcı büyüklük, yetenekli çocukların önemli bir kesimini kendierine
çekebilecek hacimdir. Dershanelerde eğitimi yüksek düzeyde tuttular. Oraya
gidenlerin nasıl üniversiteleri kazandığının propagandasını iyi yaptılar.
Deneme sınavlarında bazı sorularla ÖSYM sorularının denk gelmesi de cazibe
merkezi oldu! ÖSYM ile bu dershaneler arasında kurulan köprü hiç mi düşünülmez!
Aman aman,
ailelerin kapıları mı çalınmaz..”Çocuğunuzu
verin onu çok iyi yetiştirelim, burs verelim, yurt verelim..” En yakınımda
5 olay biliyorum! Ama doğrusu dediklerini yapıyorlar, ama çocukların önemli bir
kısmı da cemaatin adamı olup
çıkıyor! Yurtlarda kalmanın bedeli, toplantılara ayinlere okumalara katılma
zorunluluğu.. ablalar abiler... Bunlar bilinen şeyler..
***
Peki, bu kavga
değer mi yani.. her iki kesim de İslami donanımlı gençliğe önem vermiyor mu?
Belirtmiştim: Apayrı tarihsel gövdeler Cemaat ve AKP.. tarikatları da farklı..
Şöyle düşünün: ANAP ile Doğru Yol birbirinden çok farklı partiler miydi? Süleyman Demirel ile Turgut Özal neden birbirini yiyip
durdu?
Recep Tayyip
Erdoğan ve partisi, artık bundan sonra Türkiye’yi hep kendileri yönetecek düşünde ve planında... İnsan yarattığı “efsane” bir iktidarı, hem de sandıkta
kendisi “alın teri” dökmüşken.. “milli irade” karşılığı hiç olmayan Cemaate
neden kaptırsın, Tayyibistan Cumhuriyeti” düşünü neden sıraksın!?
1) Recep Bey, emeğini, hakkını cemaate yedirmez !?!
2) Uzun vadeli
“bu devlet- ülke kendisine ait” sandığı için de, cemaati güdükleştirecek ve
kendi insanını yetiştirecek adımları atmaya karar verdi..
Devam mı tamam
mı.. Daha çok şey var..
Fikrimi
kestirmeden söyleyeyim: dershaneler
kapatılsın. İlk aşama olarak parasız dershaneler açsın!
--- 19 Kasım 2013 Salı / Bilim ve Siyaset / Cumhuriyet
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder