Yerel seçimlere
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ağır bombalarını, yarın eski diyeceğimiz bakanlarını cepheye sürdü. Neredeyse hiç bir bakan
belediye başkanlığı yapmak istememesine rağmen... Bakanlardan bazıları
Başbakana direnemedi ve kabul etti, bazıları ise siyaseti bırakmayı göze aldı..
Örneğin Zafer Çağlayan, Ekonomi
Bakanı, siyaseti bırakabileceğini söyledi... Babacan, hakeza... Ve başkaları.
Fatma Şahin,
Binali Yıldırım. Sadullah Ergin, son ana kadar direnmelerine rağmen, sonunda
belediye başkanlığına soyundular.
Olayın üç yönüne değineceğim.
***
İlki, parti
tüzüğünün, dördüncü dönem milletvekilliğine adaylığı yasaklıyor olması.. Bütün
baskılara rağmen, başbakan geri adım atmadı. Kimse de Başbakana şunu sormadı:
“Siz de bir yerden belediye başkanlığına
adaylığınızı koymaz mısınız”!?
Aslında
Başbakan tüzüğü değiştirme baskılarına direnip arkadaşlarını belediyelere
gönderirken şunu diyordu: “Ben de milletvekilliğine
adaylığımı koymayacağım”...
Eğer önümüzdeki
Cumhurbaşkanlığı seçimlerine kadar çok önemli bir değişim yaşanmazsa, RTE
Cumhurbaşkanı adayı.. Tabii bazılarına belediye başkanlığı adaylığı, RTE’ye de
Çankaya adaylığı...
Genel
seçimlerin de öne alınma, Cumhurbakanlığı seçimlerinden hemen sonra, 2014
sonuna doğru veya 2015 başlarında yapılma olasılığı da var.
İkincisi:
Siyasal durumda değişiklikler olur ve RTE yeniden başbakanlığa soyunursa, en
yakın arkadaşlarını harcamış olacak. Yoluna, partisine sonradan kattığı Numan Kurtulmuş gibilerle devam edecek.
Harcanmış olanlar o zaman, Kayahan’ın “Sana sevdanın yolları / Bana kurşunlar” şarkısını çağırır dururlar artık!
Başbakan,
böylece, AKP’nin kuruluşunda beraber yola çıktığı arkadaşlarının önemli bir
kısmından ayrılmış olacak. Çekirdek kadrodan Gül, Arınç ve bir kaç kişi daha kalacak. Arınç, siyaseti noktalama
yol ayrımında.
Üçüncüsü,
Başbakan, kadrosunu değiştirirken, eski arkadaşlarının bakan ağırlığını yerel
seçimlerde seçmen üzerinde bir baskıya ve oya dönüştürme düşüncesinde. Bir
taşla iki kuş vurmak istiyor. Yerel seçmene, vay canına Bakan başkanlık edecek, dedirtme peşinde.. Seçmende bir
yenilik duygusu yaratmak istiyor!
Gül - Erdoğan
Aslında
Başbakan’ın adamları Gül’ü de partiden yolcu etmek için, Birleşmiş Milletler
Genel Sekreterliği vb gibi (dünyayı idare ediyorlar ya!) makamlar icad etmişler
ve Gül’ü dışarıya göndermeye kalkışmışlardı! Ama Gül direndi, siyasetteki
gücünü korudu, Başbakanlığa ve Parti Başkanlığına aday olduğunu, dolaylı yollarla
vurguladı.
Gelinen
noktada, aralarında bir kesin anlaşma olduğunu hiç sanmıyorum, ama “sorunu kardeşçe çözeriz”, gibi yüzeysel
sözlerle farklı konumlarını ötelediklerini düşünüyorum.
Olmaz olmaz demeyin,
siyaset herşeye açıktır: Aralarında, RTE-
F.Gülen çatışması gibi bir olayın patlama olasılığı/ potansiyeli vardır.
Bu
olasılık veya potansiyelin kinetik bir enerjiye dönüşmesi,
a)
RTE’nin tutumuna ve Gül’e ne kadar yol vereceğine,
b)
İçerideki siyasi gelişmelerin RTE’yi ne kadar zorlayacağına ve zayıflatacağına,
c)
İç ve dış olayların, güçlerin, gelişmelerin, bir süredir oluşan ABD (+Avrupa!) -Cemaat-Gül-CHP eksenini
ne kadar ön plana çıkartacağına bağlıdır.
Siyasi
gelişmelere göre, Gül-Erdoğan geriliminin sıcaklığını koruyacağını varsaymalıyız.
***
Recep
Tayyip Erdoğan, seçimlere giriyor. En önemli verdiği “sandık”, kendisine ne söyleyecek?
Yerel seçimler şu
açıdan önemli: RTE’nin gücü küçük bir testten geçecek!
Burada, ağır bakan abilere ablalara rağmen bir kırılma, yeni dönem siyasetini,
yukarıda belirttiğimiz çizgiler doğrultusunda belirleyecek..
2009
yerel seçimleri sonuçları (%) şöyleydi:
AKP:
40,11
CHP:
28.11
MHP:
14.66
DTP:
5,04
SP: 4,75
Diğer:
7,26
AKP, 2009 yerel
seçimlerindeki yüzde 40,11 oyunu, 2007 genel seçimlerinde elde ettiği yüzde 46,66 oy oranının yüksek rüzgarıyla elde
etmişti.
2011 genel
seçimlerinde yüzde 49’u aşan oy aldığına göre, bunun rüzgarıyla da, aslında
önümüzdeki Mart’ta yapılacak yerel seçimlerde, yüzde 40.11’i çok aşacak bir oy alması gerekir!
Önümüzdeki
yerel seçimlerde uğrayacağı kayıplar
ise, Recep Tayyip Erdoğan ile sandık arasındaki ilişki konusunda bize bir fikir
verecektir.
Bu çerçeveden,
CHP’nin yerel seçimler politikasına da bakacağız..
--- 16 Aralık 2013, Pazartesi/ Bilim ve Siyaset – Cumhuriyet
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder