Yakın geleceği kestirme/görme konusunda ileri
sürülen bu tür değerlendirmelerin bir riski var. Beklentiler tam
gerçekleşmeyebilir. Yazar da bunu göze alır, almazsa, geleceğe bakamaz.
Nihayetinde burada yaptıklarımız, bir yol haritası tasarlamaktır. Ama bunu
yaparken her zaman belirli denklemler kurarsınız. Bu eldeki verileri
değerlendirerek, denklem içinde oyun oynarsınız..
Bugünkü oyunun adı, RTE’nin varabileceği tepe noktasından artık aşağı doğru bakmaya
başladığıdır. Artık bulunduğu yerden daha yukarıya çıkamaz gibi. Süreci
hızlandıracak çok olağanüstü olaylar olmazsa, RTE en çok bulunduğu yerde
kalabilir. Yukarıya çıkamaz, aşağı doğru yönelme olasılığı ise daha büyüktür..
RTE’nin son hareketlerinden yola çıkarak, denklemi kuralım mı? Aslında daha önce
varsaydıklarımıza güncelleme yapacağız.
1) RTE- Davutoğlu’nun Suriye politikası
çöktü. Buna “Obama Hızalaması”
diyebiliriz! Bu politikanın sürdürülebilir ve ülke yararına olmadığını iki
yıldır bu köşede yazdık. Hayat bizi doğruladı... Suriye politikası, ülkeyi de
kargaşalığa sürükledi. Reyhanlı’da 52
cinayet hiç kuşkusuz RTE-Davutoğlu’nun, AKP’nin hükümetin sırtındadır.
Yakalarını ve paçalarını bundan sıyıramazlar, mutlaka bir (siyasi) bedel ödeyeceklerdir. Muhalefetin bu konuyu
paldır küldür değil, dantel gibi örmesi gerekir.
2) RTE, Beyaz Saray’a Numan Kurtulmuş’u götürdü.. Bu şu
demek: Başbakan adayım Kurtulmuş. Ben
Çankaya’ya çıkarsam, Başkan veya düz Cumhurbaşkanı olarak, Numan Beyi Başbakan
yapacağım. Numan bey yasal veya yasadışı, bana bağlı olarak hükümeti kuracak.
Çankaya’dan ülkeyi yöneteceğim...
Bu denklemde gördüğünüz gibi Gül yok. Torun da bakamaz, çünkü yok..
Bakan da ol(a)maz, ancak Başbakan olabilir. Ama RTE Numan denklemi ile Gül’ü siliyor. Zaten sildiğini yazdık
hep..
3) Bu denklem gerçekleşebilir mi? Tabii, a) Cumhurbaşkanlığı seçimini kazanması
şart, b) sonra da genel seçimleri..
Ama
zorlukları büyük:
a) AKP çelik çekirdekte
adam mı kalmadı da Numan Beyi tepeye çıkartıyor.. Bunu söyleyen çok sayıda
AKP’li var!
b) Tüzükteki 3 dönem
koşulu ile 70 milletvekili tasfiye oluyor, AKP’nin yönetici kadrosu dahil..
Bunlar tepkili.. Nasıl bir sus payı dağıtacak ki onlar da siyasi kariyerlerinin
kaybına ses çıkarmasınlar? İşe bakın ki, bu madde sadece RTE’nin siyasi kariyerini etkilemiyor!
c) Numan bey emanet kişi rolünde Başbakanlık yaparsa,
Çankaya-Hükümet yönetimi fazla yürümez. Düz Cumhurbaşkanı olarak, RTE’nin en
büyük handikapı, hükümeti yönetecek yasal bir pozisyonu olmamasıdır. Aşağı
yuvarlanış için yeterli bir neden..
d)
Gül siyaseti bırak(a)maz. AKP içinde Gül ile siyasete soyunacak çok kimse var.
Gül dışlanırsa, örgütlü siyaset yapar. Kimse Gül’ü suçlayamaz. Ya AKP
parçalanır ya da RTE Çankaya’da yalnız kalır..
4) RTE-(Başkanlık) Anayasası? Mutlaka
yoklayacaktır. Ama geçeceğinden yoğun şüpheleri var, bu nedenle alttan alıp
olmasa da olur diyor.. İnançta büyük sarsılma.. Direttiği nokta, Partili
Cumhurbaşkanı.. Yani AKP’nin başı olacak ve oradan yola çıkarak hükümeti
kuracak... Partili Cumhurbaşkanı da anayasa değişikliği gerektirir.. Yine
Referandum’a! Gül’e Parti Başkanlığını/Başbakanlığı bırakmazsa, AKP içinde bir
bölünme kaçınılmaz olur. Bunun referanduma etkisi de.. Dikkat edin, Gül ülke sorunları üzerine siyaset yapma
yoğunluğunu giderek arttırıyor..
5) Anayasa
değişikliğinin Referandum’da reddedilme olasılığı güçlüdür. Eğer reddedilirse, RTE’nin başaşağı gitmesi tescillenmiş
demektir.. Bu süreç sonunda koltuklarını bile kaybedebilir. Hele seçimlerde
%40’lara doğru geri çekilme olursa...
6) RTE Cemaatin desteğine muhtaçtır. “RTE Gülen’e giderse karizmayı çizdirir,
bükemediği eli öpmüş olur, ama bir bakanını Gülen’e gönderir” dedim üç yazı
önce. Gülen’e daha önce de yollanan Bülent
Arınç bu işi üstlendi... Cemaatin %3-5 oy varsa, bu çok önemli RTE için.
Cemaatin saldırılarına ses çıkarmaz, Cemaat defterini dürmeye kalksa bile,
kardeşim-mardeşim diye idare eder. Yeter ki desteği sürsün bu 3 seçimde,
sonrası allahkerim.. Bürokrasiyi
bilenler izlesin, Cemaate önemli bazı tavizler (koltuklar, örneğin MİT bölge
başkanlığı vb) verecektir! Ama geçici uzlaşmalar olsa bile, aralarındaki
savaşı hiç bir şey durduramaz.
7) Cemaatin desteği
bile Referandum’da RTE’nin çakılmasını önleyemeyebilir. Ben referandumun reddi
konusunda umutluyum.. Hem de çok.
8) Tabii, APO ile
anlaşması var. Buna anayasal bir çerçeve çizmek zorunda. Bunu nasıl yapacak?
Referandum bu açıdan da kıyasıya geçecek. Burada Kürt meselesinden çok, RTE’nin
diktatöryal pozisyonu ve özgürlükler birinci planda olacaktır. Kürt Meselesi’nin
de en büyük handikapıdır bu..
RTE’nin Başbakanlıkta kalması, tüzük
değişikliği, Gül’e yeniden Çankaya gibi olasılıklar da var.. ama şimdilik bu
kadar..
-- 21 Mayıs 2013 / Bilim ve Siyaset – Orhan Bursalı
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder