CBT Gündem
1449, 26 Aralık 2014
Biliyorum,
Türkiye’nin içinde bulunduğu bu siyasi ve toplumsal koşullar içinde mutlu
yıllar dileğinde bulunmak mümkün mü, diye düşünüyorsunuz. Ben de öyle..
Ama dergimiz bu mutsuzluğu yarmak, karanlığı parçalamak ve geleceğge bir kakı
aralamak için çıkıyor! Ve bir yıl boyunca, 52 hafta ve 52 sayı bu görevini
yerine getirmek için çıktı. Binlerce haber, yazı, yorum, karikatür, bulmaca,
yenilik, buluş ve aydınlatıcı makale, bilim tarihi yazısı, gelecek öngörüleri
vb sizlere sunduk.. Fotoğraf incelediniz, yazıları sevdiniz veya eleştirdiniz..
Bu derginin ufkunuzu açtığı, genişlettiği umudunu taşıyoruz..
Cumhuriyet
Bilim ve Teknoloji, bu sayıdan sonra 1450.sayıya ayak bastı. 28 yılı devirdi
devirecek. Bizim çocuğumuzdu, şimdi ise öğretmenimiz oldu! Dergiye can katan,
destek veren, başta Doğan Kuban hoca olmak üzere bütün yazarlarımıza,
tartışanlarımıza, okuyarak yazarak katkıda bulunan okurlarımıza yürekten
teşekkür ederiz.
CBT’nin
okunurluğunu daha da arttırarak, yayarak bu amaca hizmet etmenizi diliyoruz. Bu
dönemde yapılacak en iyi işlerden birinin Cumhuriyet Bilim ve Teknoloji
dergisinin satışının, yayınlandığı cuma günleri bir kaç kat artmasına yardımcı
olmaktır, diye düşünüyoruz.
Bunu
becerirsek, hacmini ve kalitesini daha da arttırma olanağına sahip oluruz..
Herkesin yeni
yılda da umutlarını yitirmemesi, aksine geliştirmesi ve büyütmesi
dileklerimizle.. Başka çaremiz mi var?!
Sevgiyle
kalın.. Sağlıklı nice yıllar..
***
“Atatürk Küçük Deccaldır..” diyenlerin kökleri
nereye uzanır?
Epeydik
bilgisayarımda duruyordu haberi.. Dokunma
o şeye, bırak kendi yazdıkları, konuştukları ile kalsın diyordum.. Tam çöpe
atacaktım ki, dayanamadım, buyrun iki haftadır burada sergilediğim yalancılara
bir reddiyeciyi daha ekleyeyim.. Osmanlının son döneminin arabistancı
artıklarının sürdürücüsü olanlar, içlerinde biriktirdikleri tarihsel kinleri
kusuyorlar. Umarım, yarattıkları bu denizin içinde kalırlar..
Adı Prof. Ahmet Akgündüz. Rotterdam’da bir İslam
Üniversitesi varmış, onun da rektörüymüş üstüne üstlük! İmam hatip lisesi,
islami İlimler fakültesi, Osmanlı tarihi araştırmacısı.. Bunlar yeter mi? Neye
diye soracaksınız, Atatürk için küçük deccal demesine!
Adam hem Saidi Nursici
hem de Erdoğancı. Nursi’nin Arapça alfabenin “frenk” alfabesine dönüştürüldüğü
zaman “Deccal’ı intizar ediniz”, bçimindeki sözlerine yorum yaparak “Evet o işi yapan ise küçük deccallardır ki,
büyük Deccal’ın ileri karakoludur.”
Akgündüz adındaki kişi, Said-i Nursi'nin
“işaretlerine göre” Kemalizim sonunun geldiğini söyler.. Ne zaman? 10 Kasım
2014’te! Atatürk’ün ölüm gününde.
Ayrıca kendileri yolsuzluğa da alkış tutanlardandır. Bakın de diyorlar:
"Eski hükümetler, milletin malının % 80'ini
yiyorlar ve kalan % 20 ise yol parasına bile yetmiyordu. Tayyip Beyin
hükümetleri ve bürokratları ise, % 20'ini yediler; ancak % 80'ini millete
harcadılar,” diyerek, hem yolsuzluğu itiraf etmekte hem de övgüt düzmektedir.”
Şimdi bilgisayaramı bundan arındırabilirim.
Çöp kutusuna değil, benimkinde bir de özel lağım kutusu var..
***
Ege
üniversitesi’nde 2010 yılından itibaren 2 yılda bir üniversiteler arası ARGE
günleri yapılıyor. O gün projeler sergileniyor, paneller ve konuşmalar
yapılıyor. 11-12 Aralık 2014’da üçüncüsü gerçekleşti. Üniversite patentleri yarışma sonucuna göre, 147 patentli proje
başvurusundan, Ege Üniversitesi’nden Prof. Kevser Özgen Özer ile Dr. Sakine
Tuncay Tanrıverdi’nin “tırnak mantarının tropical tedavisi için formülasyon”
projesi birinciliği almış. İkinci proje: ODTÜ Teknokent’ten Dr. Said Emre
Alper, Prof. Dr. Tayfun Akın ve Mustafa Mert Torunbalcı’nın “Pl mertebesinde ve
dikey iletim hatları içeren hermetic paketleme yöntemi”; Üçüncü ise Sabancı Üniversitesi’nden
Ender Kazan, Ahmet Onat ve Sandor Markon’un “Magnet movable liear motor” projesi..
Bu projeler yapılmış ve patentleri alınmış..
Bir de Ege
Üniversitesi yılın buluşçuları ödülleri de 5 araştırmacı arasında bölüşüldü.
Etkinliğin amacı
şöyle açıklanıyor:
..araştırmacılara
Sınai Mülkiyet Hakları konularında farkındalık sağlayarak patent başvurusu
yapmaya teşvik etmek… üniversitelerde üretilen patentlerin
girişimcilere/yatırımcılara tanıtılması ile bir ticarileştirme ortamı
hazırlanarak sektöre yeni yatırım olanaklarının sunulması... üniversiteler ile
toplumun farklı kesimlerini bir araya getirerek geleceğe dönük stratejik
ortaklıklar için zemin hazırlamak..
***
Umutlu ve
sağlıklı yeni bir yıl dileklerimizi yineleyerek..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder