Öne Çıkan Yayın 20 Mart 2012 yazım

Erdoğan’a Askeri Darbe?

Yoo hayır bu kez, başka bir “fantezi”i üzerinde düşünmeye çağırıyorum: Cemaat, denetlemeye başladığı TSK’yı, Erdoğan’a karşı kulla...

20 Nisan 2012 Cuma

Mersin İçin Tamamen Rüzgar ve Güneş


AKLININ ERDİĞİ YERE KADAR (2)

Mersin’in Tüm Enerji İhtiyacını Petrol Dışı Kaynaklardan Sağlama Ulusal Projesi
Petrol 1940'larda Lüks Maddedir, Orta Doğu O Güne Hazırlanıyor!


Geçen haftaki Gündem’de Arkeoloji’den hareketle, “Aklının-beyninin erdiği, elverdiği yere kadar gidersin” demiştim. Baha Kuban’ın “Danimarka 2050’de yüzde yüzde yenilenebilir enerji kullanacak” projesine de gönderme yapmıştım.
Ülkelerin yukarıya doğru sıçramasının, kalıplarını kırarak büyük dönüşümleri gerçekleştirmesinin, özgürlüklerinin, bağımsızlıklarının, refahlarının teminatı, sahip oldukları siyasi beyinleridir öncelikle. Bu beyinlerin ve yetişkin insan güçlerinin, ülke çapında öngördükleri büyük projeler sayesinde, ülkeler ileriye yönelik büyük atılımlar yapabilir.
Danimarka “ısı, enerji, sanayi, ulaşım, elektrik” ihtiyacının yüzde yüzünü güneş ve rüzgar gibi yenilenebilir enerji kaknaklarından sağlamayı kararlaştırdı. Kendisine 38 yıllık da zaman tanıdı!..

PETROL LÜKS MAL
Neden 2050” derseniz, petrolün kaynak olarak iyice tükeneceği ve bir kaç kat pahalanacağı öngörü yıllarıdır.
Petrol 30 yıl sonra çok lüks bir mala dönüşecektir..
2030- 2040’lardan sonra petrolü ülke enerjisinde ana girdi olarak kullanan ülkelerin yanacağını söyleyebiliriz! Ya petrolü pahalılığından dolayı kullanamayacaklar ya da batacaklar! Dünya o zamana kadar enerji dönüşümünü gerçekleştirememişse, vay uygarlığın haline!
Burada yazayım: Orta Doğu petrol ülkeleri bütünüyle işgal edilir! Kuyulara el konur, hiç biri petrolü istediği fiyattan satamaz, ancak dünya ekonomilerinin izin vereceği, kaldırabileceği fiyattan satılır! Yok ülkelerin bağımsızlığıymış, yok emperyalist işgalmiş.. Kimse bunları takmaz (sanki bugün takan var!) 
Bugün Ortadoğu üzerinde seyrettiğimiz Suriye ve İran’ı yıkmaya yönelik “savaş” hazırlıkları ve her türlü faaliyetin amacı, bölge üzerinde uzun vadeli siyasi denetimi kurmaktır. ABD ve AB ülkeleri kendi şirketlerini bölgede yoğunlaştırarak, denetim ve hak iddialarını orta ve uzun vadeli olarak da yayıyor ve siyasi amaçlarına hazırlık yapıyorlar. Hem ticaret hem de geleceğe yatırım..
ULUSAL PROJE
Danimarka yarına hazırlanıyor. Bu büyük bir ulusal projedir!
Ulusal proje bir konuya kilitlenmedir! Yoksa, TÜBİTAK’ın, DPT’nin ve de üniversite araştırma fonlarının genellikle yaptığı gibi, “onu da desteklerim bunu da” projelerine para saçması gibi değil.
Ulusal Proje, önemli “sorun çözme” paketidir veya düşüncesidir! Bu açıdan kapsamlıdır, hacimlidir, çok ortaklıdır, eşgüdümlüdür ve mutlak siyasi desteklidir! Yani Danimarka’nın projesi gibidir!
Bu bakışınız yoksa, hiç bir sorununuzu çözemezsiniz! Biraz ondan biraz bundan da olsun, dediğiniz sürece... sürünürsünüz..
Dünyanın en gelişmiş rüzgar türbini teknolojilerini üreten Vestas ve NEG Micon Danimarka şirketidir.. Baha Kuban: Enerjisinin yüzde 25’ini Danimarka rüzgardan sağlıyor. 2050 Enerji Stratejisi belgesi,  toplam enerji ihtiyacının yüzde 35’ini 2020’de, yüzde 100’ünü 2050’de sağlayacak ve toplam enerji gereksiniminin yüzde 50’sini rüzgardan temin edecek. Ülke şimdi buna göre yeniden yapılanıyor!
Bir üniversitede yemekli bir toplantıda, örneğin Mersin’in bütün elektrik enerjisinin güneşten (veya tüm yenilenebilir kaynaklardan) sağlanmasına yönelik (arabalar dahil!) bir projenin geliştirilmesini söylemiştim.. Masadakiler dinledi, ama kimse yapılabilir demedi, çünkü yapılabilir bulmadı.. Türkiye’nin neredeyse tümü böyle düşünür. Nasıl olacak, arabalar ne olacak falan filan.. Yapılamaz üzerine bir düşünce sistemi, bugünün esir aldığı, yarını ise düşleyemeyen bir düşünce sistemi egemen ülkemizde..
Mersin Makine Mühendisleri Odası’ndaki arkadaşların da güneş enerjisinin yaygınlamasına büyük emek verdiklerini biliyorum. Orada bir konferansta kendilerine de bu düşüncemi açmış ve bütün Mersin çapında tüm enerji ihtiyacının yenilenebilir kaynaklardan sağlanmasını öngören bir proje üzerinde çalışmalar yapılsa ne iyi olur, demiştim!
Böyle bir proje, gerçekten bunu kabul eden bu düşü kuran paydaş insanların bir araya gelmesiye gerçekleşir.. Petrol ve doğal gaz dışarı! Yenilenebilir Enerji içeri!
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün, böyle büyük ulusal projelere yoğunlaşmalıdır..
Örneğin Mersin’de oluşturulacak çözümler bütün Türkiye’ye ışık tutar!
Ortaya çıkacak sorunların çözümü için bütün ülke kafa yorar!
Bu sorun tarşılır mı dersiniz ülkemizde?
***
Gelecek Cuma yeniden buluşmak umuduyla..
CBT Gündem, 1309, 20 Nisan 2012

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder