Evet, HDP’lilerin (Garo Paylan) Meclis’te
okudukları ve ama bir sopa yemedikleri kalan, Başbakanken R. T. Erdoğan’ın şu
sözleri, bugün süren “iç savaşı” ve olan bitenleri anlamak için kilit
değerdedir. Söylendiği zamanki tarihsel bağlamında ele alınmadı bu sözler. Oysa
çok değerlidir! Önce ne demişti bakalım:
“Dünyada
gelişmiş ülkelere bakarsanız, bunların hiç birinde eyalet korkusu diye bir şey
yok. Tam aksine, eyalet yapılanmaları o güçlü ülkelerde çok daha süratle
kalkınmayı getiriyor. Bu güçlenme alametidir. Gelin bizim tarihimize,
Osmanlı’ya baktığımız zaman Lazistan eyaleti, Kürdistan eyaleti var. Güçlü
Türkiye asla eyalet sisteminden korkmamalıdır. Siz eyalet sisteminde de üniter
yapıyı muhafaza edebilirsiniz. Belediye başkanlarını seçiyoruz da, valileri niye
halk seçmesin?”
Bu sözleri ne zaman söyledi? 30 Mart 2013’te.
“Başkanlığı
destekleriz”
O sıralarda neler oluyordu? Hemen arşive,
yazılarıma gidip bakıyorum: Hükümet, MİT aracılığıyla İmralı’da Öcalan ile
görüşüyor, sonunda varılan anlaşmayı Öcalan kendisini ziyarete gelen BDP
milletvekillerine açıklıyordu. Onlar da notlarını tutuyorlar, ve sonunda bu
notlar İmralı Zabıtları- Tutanakları başlığıyla Milliyet’e düşüyor.
Türkiye’ye sarsan bir durum. RTE önce bu şoktan
ürküyor gibi, kızıyor, Milliyet’i dağıtıyor, ama belli ki bu tutanakların
sızmasına izin vermişler, daha not tutulması sırasında.. sızacağını bilmez mi
MİT!
Ne diyordu orada Öcalan:
"Biz Tayyip (Erdoğan) Bey’in başkanlığını
destekleriz. Biz AKP ile bu temelde bir başkanlık ittifakına girebiliriz..
Tek taraflı çekilme olmayacak. Çekilme parlamento kararı ile olacak, TBMM
onaylayacak.. Kürtler kendi kendilerini yönetecektir. Şu anda yasa dayatırsak
büyük alerji yaratır. İleride olabilir.”
Plan şuydu: Anlaşma yapılacak,
savaş sona erecek, Kürtler kendilerini yönetecek, Türkiye Orta Doğu’ya doğru
büyüyecek, özellikle ve öncelikle Suriye Kürt bölgesi Türkiye’ye katılacak. Bir
federatif yapı oluşacak. Kürdistan eyaleti ile Türkiye bütünleşecek, Kürt
meselesi de böyle çözülecek, büyüyerek..
O sıralarda sorunun böyle çözüleceğine büyük
alkışlar kopartıyordu bazı yazarlarımız. Öyle ya sorun Türkiye büyüyerek
çözülecek..
Bu da, RTE’nin mutlak isteği olan Başkanlık Rejimine Kürtlerin desteğiyle
gerçekleşecekti. Eh, eyalet sistemine de Başkanlık yakışırdı! Arka fonda da “Analar ağlamasın” korosu Türkiye’ye
sarmıştı!
Demirtaş
“AKP ile yakınlaştık”
Selahattin Demirtaş, Başkanlık Rejimi
için o sırada “yakınlaştığımız parti AKP’dir.. Referandum seçeneğine olumlu bakıyoruz..”
diyordu.. hey unuttunuz mu bunları, topu topu 3 yıl olmadı daha.. RTE o zaman
“Türk vatandaşlığını” da anayasadan çıkartacaktı.
Tabii Şubat ayı boyunca yazıların çoğu, olacakları
önceden haber veriyordu. Tutanak öncesi, Şubat’taki yazılarıma bakıyorum: “RTE’nin
Kürtlerle dansı; (http://orhanbursali.blogspot.com.tr/2013/02/koro-lutfen-rtenin-apo-ile-dans.html). 26 Şubat: “Kürt yasağı
kondu, Kürt yasağı kalktı”. 21 Şubat: “Biji Başkan RTE”. 12 Şubat: “Çözüm için
padişahlık”. 11 Şubat “Modern Sultanlık dönemi”. 22 Ocak: “Türk-Kürt
Federasyonu”.
4 Mart 2013: “Bu millet bunu yutmaz” http://orhanbursali.blogspot.com.tr/2013/03/bu-millet-bunu-yutmaz.html ; 14 Mart “Çözüm süreci
mi?” Ve 23 Mart ve sonrası için de: “Yeni durumun şifreleri, 1,2,3”.
Türk Kürt
Federasyonu, Büyüyen Türkiye
Şimdi en tepede yaptığım alıntıda, 2013’de RTE
Kürtlerle Başkanlık Anayasası üzerinde bir uzlaşma sağlamıştı. O zamanki
Başbakan da ülkeyi Lazistan ve Kürdistan eyaletlerine ayırıyor, eyalet sistemi
getiriyor ve kendisini de mesela diyelim ki “Birleşik Türkiye”nin Başkanı
yapıyordu.
Düşlerin sonu yok, ama tek gerçek AKP iktidarının,
RTE’nin Kürt Meselesini her zaman bir politika,
oy, başkanlık aracı olarak kullandığıdır.
O zaman bu “federasyon” olmadı. “Barış süreci”, “analar
ağlamasın” palavraları bitirildi. Araya “savaş
süreci” sokuldu.
Elbette önümüzdeki süreçte yeniden “analar ağlamasın” gündeme gelir,
beklesinler hele!
3 yıl önceki Eyalet Sistemi konuşmasını bugün
gündeme getirirseniz, tabii ki dayak yersiniz
10 Ocak 2016 Pazar / Bilim ve Siyaset, Cumhuriyet
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder