obursali@cumhuriyet.com.tr
Avrupa bir büyük ‘savaş kurbanı’ olur mu?
Hem Ukrayna hem Avrupa trajedisi yaşıyoruz.
Şüphesiz, Rusya’nın Ukrayna’yı işgaline hem Rusya’nın hem Batı’nın çıkar politikaları yol açmış olsa da işgal işgaldir. Avrupa’nın / NATO ve ABD’nin derin ve adeta ebedi düşmanlığının ve modern çar Putin’in “Ukrayna, Rusya demektir” biçimindeki tarihsel bakışının da rol oynadığı ve NATO’dan gelen “güvenlik tehdidi”ni de gerekçe gösterdiği olayda, hem Ukrayna hem de “Avrupa trajedisi” yaşıyor dünya.
Avrupa’dan Rusya’ya tarihsel üç büyük saldırı olmuştur. “Rus düşmanlığı” çok köklüdür, tıpkı bizdeki gibi! Kurtuluş Savaşımıza çok büyük yardımları olmasına rağmen, İkinci Dünya Savaşı’ndan hemen sonraki olaylar ve NATO üyeliği, Amerikan güdümünde milli olmayan bir NATO ordusu ve iktidar yapısı, Rus düşmanlığını kökleştirmiştir.
NATO döneminde biz Rusya ile hiçbir önemli sorun yaşamadık ama NATO ve Avrupa ile derin sorunlar yaşadık, yaşıyoruz. Kıbrıs ambargosunu düşünün. NATO ülkesi olarak Türkiye’yi koruyamayacaklarını bile söylemişti Amerikalılar.
Ukrayna evet işgal edildi, kabul edilebilir değil ama konunun çok katmanlı olduğunu ve büyük fotoğraftan bakılması gerektiğini görmezsek “taraftar” oluruz.
REFAH ÇEKİM MERKEZİ OLDU
Katmanlardan birisi ve bence en önemlisi Avrupa’nın Rusya ile bir “kesin barış” kapısını açmamış olmasıdır; tersine, Batı’nın “refahına” ve zenginlik cazibe merkezi olmasına dayanan, sürekli Rusya sınırına doğru etki genişlemesi politikasını başarıyla uygulamıştır. İsteyen buna “alt oyma” da diyebilir. “Zenginlik/refah” olmasaydı, Doğu Avrupa dahil tüm Doğu’dan “Batı’ya büyük göç” mü olacaktı?
Kaldı ki Batı’nın bu refahı, şüphesiz bilimde, eğitimde, teknolojide büyük yaratıcılıklarının yanı sıra, yoksul ülkeler üzerindeki eşit olmayan ticari ilişkilere, büyük finansman gücüne, birikimine ve buradan elde ettiği muazzam kazançlara ve tüm bunlara dayanan büyük sömürüye dayanıyor.
Düşünün, ABD’nin dolaşımdaki doları, milli gelirini ikiye katlar. Muazzam bir açığı vardır. Ama rezerv para olması, Amerikan dolar imparatorluğunu haksız yere ayakta tutar. (Kripto paralar keşke doların yerine geçse ve bu imparatorluğu yıksa, fakat kripto paralarla oynayarak milleti üten ve trilyonlar kazananlar, yine daha çok Amerikalı dolar milyarderleri!)
TRUMP VE BIDEN, KAÇAN FIRSAT
Şüphesiz ki Avrupa’da barışın önündeki engel, Rusya’yı baş düşman gören ABD ve güdümündeki NATO.
Avrupalılar da bu politikanın esirleridir.
Trump zamanında bir umut ışığı parlamıştı Avrupa’da.
Trump, tüccar adam olarak, Avrupalıların jandarmalığını artık üstlenmeyeceklerini deklare etmişti. “Amerikan (aşırı) milliyetçiliğinin” adamı oldu, iş sahaları ABD’nin elinden dışarıya kaçmıştı ve hepsini ülkeye geri çağırıyordu. Avrupalılara “Pamuk eller cebe, artırın askeri harcamalarınızı bakalım” demişti.
Avrupa Ordusu fikri bu nedenle ortaya çıkmış, AB’de ciddi olarak organizasyonu gündeme gelmiş, Fransa NATO öldü demiş ve Merkel’in en önemli ortaklarından biri Rusya/ Putin olmuştu.
ABD’nin yeniden Avrupa’ya dönüşü Biden ile oldu. “Demokrat” Biden, tam bir Soğuk Savaş Amerikan emperyalizminin adamı.
Biz her ne kadar Trump’a aşırı muhafazakârlığı, yalancılığı, bilim ve gerçekleri eğip bükmesi gibi nedenlerle karşı çıktıysak da Biden, sözde “demokratlığı” ile ABD hegemonyacılığının aslında daha büyük bir güç olarak geri dönmesinin güçlü bir aleti olarak dünya sahnesine girdi.
Dünyaya iyi bir efendi arayanlar, Biden “demokratlığı”nı kendilerine ve vicdanlarına siper edebilirler! Nitekim olan da bu!
***
Şimdilik kaydıyla şu uzak ve spekülatif öngörümü paylaşayım: Avrupalılar, eninde sonunda Biden/Pentagon tarafından bir büyük savaşın içine atılacaklar. Çünkü kaderlerini kendi ellerine alacak büyük düşünce ve liderlerden yoksunlar...
TARİHTE BİR İLK
Yazıya Ukrayna-Rusya yakın ilişkilerini anlatmak için başlamıştım, ama beceremedim!
Savaş açısından iki söz etmek gerekirse, Putin etkileri ağır olacak yaptırımlarla karşı karşıya. Avrupa ve ABD, savaşa, büyük paralarla, büyük silah yardımlarıyla, Rusya’yı dünyadan ekonomik olarak tecrit edip zor durumda bırakan önlemlerle katılıyor.
Tarihte de bu bir ilk...
Rusya, Doğu’dan kendisini ayakta tutacak ekonomik ilişkilerden ne kadar yararlanabilecek, henüz bilmiyoruz
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder