Cumhuriyet 25 Kasım Pazar, 2018, Bilim ve Siyaset
Metin Sitti adını İngilizce bir dergide bir haberin
içinde keşfetmiştik. Bir çeşitli kertenkele olan geko’ların bir çırpıda ayaklarıyla
düz duvarda, camda, tavanda nasıl yürüdükleri üzerine çalışmalardan yola
çıkarak, geko ayağındaki tüyleri taklit eden bir polimer üretmişti.
O yazıyı buldum, yıl 2002, Cumhuriyet Bilim ve Teknoloji
dergisinde yayınlamışız. Dergi New Scientist. Her şeyde olduğu gibi önce işin
temel bilimini yapacaksın ve nasıl oluyor sorusuna yanıt vereceksin, sonra da
benzerini taklit edeceksin.
İktidarın kulaklarına gitsin diye yazıyorum bunu. Çünkü
iktidardakiler, bakanlık vb. bilim dünyasına “bize para getirecek teknoloji
üretin” diye yaklaşıyor. Onlar için bilim demek teknoloji üretimi
demek. Teknoloji temel bilim
çalışmalarıyla gündeme gelir. Nasıl oluyor- nasıl işliyor,
sorusuna yanıt bulmadan’a yanıt bulmadan, hiç bir şey üretemezsiniz. Bilinen
bilgilerden teknoloji üretebilmek için bile bilimin davranış yasalarını bilmek zorundasınız.
Geko kertenkelenin ayaklarındaki olağanüstü kavrama yeteneği
ayak tüylerinden kaynaklanıyordu. “Bu tüylerin uçları öylesine yapışkan ki,
gekolar tek parmaklarından tavana asılı durabiliyorlar”. Bilim tartıştı, bu
yapışkanlığın nedeni güçlü bir kimyasal mıydı, yoksa başka bir şey mi?
Acaba nasıl yürüyor?
Sıkı durun: Kaliforniya
Üniversitesi’nden Ron Fearing ve arkadaşları bu yapışkanlığın gerçekte
moleküller arasındaki Van dr Waals güçleri adı verilen çekim gücünden
kaynaklandığını ortaya koydular. Metin
Sitti bu ekibin içindeki mühendis kökenli bilimciydi ve gekoların tutunma
özelliklerini polimer
tabanlı bir dizi tüy üreterek taklit etti. Ama bu tüyler bir insanı tavanda asılı
tutmaya yeterli değildi ama, Bunlar henüz bir insanı tavanda asılı tutmaya
yeterli güçte olmasalar da, Metin Sitti, Setex markalı bir yapıştırıcının
üreticisi oldu. Piyasa daha pek çok ürünü var.
Metin Sitti’yi böylece 2002’den beri izlemeye aldık.
Boğaziçi Üni’den mezundu. Kendisiyle haberleştik.
Sık sık haber oldu bize. En son bir kaç ay önce de Herkese Bilim Teknoloji dergimizin kapağındaydı! Mini robotlarıyla Max
Planck Enstitüsü’nde çok önemli bir direktörlüğe getirildi. Şunu yapacaksın
bunu yapacaksın diye bir dayatma yok kendisine. Diyor ki. Bizden istenen yüksek kaliteli araştırma ve makaleler. Üç yılda bir ne
ürettiklerimize, neler yaptıklarımıza bakacaklar, bir başarım değerlendirmesi..
Tabii Max Planck öyle sıradan bilimcileri çağırmıyor. Konusunda en yetkinleri davet ediyor. En yetkinlerin de zaten direktif
falan almaya ihtiyaçları yok. Projeleri, vizyonları olan insanlar..
Metin Sitti’nin vizyonu çok büyük, mini robotlar konusunda. Bu bile başlı başına bir meydan okumadır. Bir kaç ay önce midede hareket
eden bir robot ile gündeme gelmişti.
Papa: Gel gösteri yap!
Metin Sitti, Koç
Üniversitesi Rahmi Koç Bilim Madalyasını kazandı geçen gün. Sohbet ettik.
İlginç bir olay anlattı: Papa davet etmiş Vatikan’a! Nedeni de
Sitti’nin ürettiği su üzerinde yürüyen
robotun bir gösterisini yapmak için! Gidememiş veya gitmemiş! Robot, suyun
yüzey gerilimi etkisiyle su üzerinde kalıp yürüyebiliyor. “Yüzey gerilimi” bir
fiziksel olay, güç. Bilim bu fiziği tanımlarken, mühendis
de bu bilgiyi kullanarak, su üzerinde gezen robot yapıyor!
Gekolardan esinlenerek duvara tırmanan robot da yaptılar.
“Hayvanat Bahçem”
Ödül gecesinde
çalışmalarını anlatırken gösterdiği bir slaytta şu yazılıydı: Benim Hayvanat Bahçem.. Başta Geko
kertenkelesi duruyordu ve diğerleri! Canlılardan öğreniyor, onların üstün
yeteneklerini çeşitli amaçlar için taklit eden çalışmalar yapıyordu. Su
üzerinde yürüyen robot da onlardan biriydi! Tabii burada suyun “güçlerini”
bilmeniz gerekiyor üzerinde robot yürütmek için! Hayvanların insanlara kıyasla
çok üstün yetenekleri var ve bunları taklit edebilirsiniz.
Şimdi üzerinde
yoğunlaştıkları kılcal damarlar ve beyin damarları içinde dolaşacak, teşhise
yardımcı olacak, ilaç taşıyarak sorun da çözecek saç telinden daha ince
robotlar.
Tedavi edici
özelliklerine gelince, bu mini robotların üzerine ilaç nano parçacıkları
koyuyorlar ve hedefe yönlendiriyorlar. Mesela doğrudan kanser hücrelerine.
Bütün bedene kanser ilacı verip harap bir bedene yol açmaktansa, doğrudan
tümöre, kanser hücrelerine bulunduğu yerlerde ilaçla müdahale edilecek.
Bu mini robotlar
elektro manyetik olarak dışarıdan istendiği gibi yönetilebiliyor.
Madalyası helal olsun!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder