27 Şubat Salı, 2018 / Bilim ve Siyaset, Cumhuriyet
Cumhurbaşkanı’nın Suriye’deki harekat için “yakında
fethedeceğiz” sözleriyle neyi kastettiğini sonraya bırakalım. Sadece, iki
haftadır belirttiğim, “Suriye’nin bölünmesi’ üzerine kuşkularımı doğrulayacak
gelişmeler yaşayacağız sanki diyeyim şimdilik.. Ve yazıma bu kez “yerli ve milli” söylemindeki büyük
tutarsızlıklarla devam edeyim..
Sıradan bir habere bakın: “Türkiye (TCDD), 10 adet yüksek
hızı tren siparişi verdi, tutarı 340 milyon Avro..” Nereden alacağı önemli değil. Söyleyeyim,
Kore’den, İspanya’dan, Almanya’dan.
Türkiye’de kentlerde metro sistemlerinin, ağlarının
hızla gelişeceği (doğru) bir politika olarak ortaya çıkınca, yazıp çizdik:
“Binlerce vagon, çekici satın alınacak, hepsi yüksek
teknolojiyle donatılı olacak.. hele yüksek hızlı trenlere sıra gelince...Ve
bütün bunlara milyarlarca, on milyarlarca dolar ödenecek.. İktidarın ilk
yapması gereken iş, bu alanda yetişkin tüm yetenekleri, güçleri bir araya
getirmek ve ülkemizde bu üretim faaliyetinin hızla hayata geçirmek...Yok mu
bunlar? Var.
Türkiye’de
vagon sanayi çok eski. Tıpkı uçak sanayimizin İspanya’dan bile çok eski olduğu
gibi. Fakat uçağı 1950’de tatil ettik. Vagon sanayi kör topal, en alt düzeyde
etkinliklerle sürdü. Bugün Tüvasaş
adıyla vagon üretimi vb yapıyor ve teslim ediyor. Hatta Bulgaristan’a,
Pakistan’a vagon ihraç bile ediyorlar. Sağ olsunlar. İktidar öncesi milli
şirketimiz! Hani bunlardan önce çivi çakılmamıştı ya ülkemize!
Yetiş İspanya, Güney Kore!
Fakat çağdaş yüksek teknolojinin çok çok gerisinde
kaldıkları için, örneğin Güney Kore vb gibi yüksek teknolojiye egemen ülke
şirketleriyle işbirliği halinde üretim yapıyor. Bugün İstanbul’da kullanıyoruz
pek çoğunu.
İspanya’dan söz ettim. Bu ülke yüksek teknolojide
metro vagonu vb ve uçak üretiminde Türkiye’ye sollayarak, bize her ikisini de
satan bir ülke. Metrolarda onları da kullanıyoruz.
Son verilen 340 milyon Avroluk 10 yüksek hızlı tren
siparişine dönelim.
Bu konuya mesela en az 10 yıl önceden yoğunlaşılsaydı,
bugün ülke yüksek hızlı tren üretir hale gelecekti.
Yapılacak belliydi: Türkiye ve dünyadan bu konunun
güçlerini bir araya getireceksin, parayı bastıracaksın, hedef koyacaksın, zaman
vereceksin.
Bugün nasıl yerli oto diye tutturdun ve “5 Babayiğit”i bir araya getirdin devlet
gücüyle, aynen öyle. Gelmediler mi, Devletin engin deneyimi var, 1960’da Devrim arabasını olanaksızlıklar içinde
üretmiş bir ülke. Hele günümüzde ülkemizin yetenekleri bu kadar artmışken ve
dünyada da parayı bastırıp getirteceğin kalifiye mühendisler vb varken, haydi
haydi yaparsın. Bir de vagon sanayiin oradayken.
“Bizden ancak ara eleman olur” iktidarda
olunca
Ama bu iktidar yapmadı. Çünkü üretici değil,
alım-satımcı, tüccar bir kafa iktidardaydı. Ekonomiyi “yüksek teknolojileştirelim” diye bir bakışı, derdi hiç yoktu.
Türkiye insanından ancak “ara eleman
olur” bakışı iktidardaydı!
Dış alım kârlı bir işti. Alırken arada komisyoncuların
vardı. Satın alma sırasında yüzbinler, milyonlar kasaya giriyordu. Hollanda’dan metrobüsleri alırken, hey
belediye, kaç 10 milyon el değiştir? Hiç utanmadınız mı, bunları ülkemizde
üretmek varken, taa Hollanda’dan satın almaya? Yanıtım hayır, ticaret
utanılacak bir şey mi?!
Böyle olunca yüksek hızlı trene de 340 milyon Avro
daha ödersin.
Başbakanlık “Yerlileştirme
Yüksek Kurulu” oluşturmuş, geçen ocak ayında yayınladığı genelgeyle. Amaç
‘sanayimizin ithalata olan bağımlılığını azaltacak, rekabet gücünü arttıracak
programların hayata geçirilmesi..”
Bir şe çıkmaz buradan, söyleyeyim. Çeşit çeşit yetki
ve sorumlulukta ve farklı kurumlardan oluşan bu tür yapılar, boş toplantılar
yaparlar sadece. (inşallah tersi olur).
Tüccar iktidar, 16 yıl boyunca boşa harcadığı veya
dıyarıdan satın almalarla bol para kazandığı dönemden sonra, şimdi, deniz
bitti, borç dağ gibi, işsizlik diz boyu, biz üretmek zorundayız artık, noktasına mı geldi.
Bunu yapmaları da zor zaten, çünkü tüccar kafayla
yapamazlar.
Siz bir güneş
ülkesini bile doğal gaza vb mahkum ettiniz.. çıkarlarınız uğruna..
Savunma Sanayi mi? Bunu onlar gerçekleştirmedi ki!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder