Öne Çıkan Yayın 20 Mart 2012 yazım

Erdoğan’a Askeri Darbe?

Yoo hayır bu kez, başka bir “fantezi”i üzerinde düşünmeye çağırıyorum: Cemaat, denetlemeye başladığı TSK’yı, Erdoğan’a karşı kulla...

4 Mayıs 2015 Pazartesi

Ermeni Milliyetçiliğinin Serüveni: Soykırım Dayatması


Zor bir konu, hiç üzerinde yazmak istemezdim, çünkü acıları deşiyor. Ama “soykırım işbirlikçileri” burada herkesin başına bu kabulü kaktıkça, ve gündemi soykırım doldurdukça, eh yabani kalamıyorsun, mecbursun.. Papa’nın soykırımı şarapa banmış kutsal ekmeğe dönüştürmesinden girmiştim konuya, şimdi bizim işbirlikçiler kuyruğa girip bir kilisede, ağızlarını açmalılar ve bu dolmayı da yutmalılar... Kutsal dogmalar bunu gerektirir.. Şimdi bir kitapla sürdüreceğim.
“Tarihi okumak”ta iki yöntem var: “Tek olay”a odaklanırsın. İkincisi ise olaya süreçleri içinden bakarsın. Benim tarih okumam genellikle ikinci türdür. Ermeni meselesine “soykırım” gözlüğüyle bakanlar, tarihe “tekil olaylar”la bakar ve “hah işte! Evreka!” diye sıçrar. Tehcir’i bile “soykırım” görenler var. Bu “kendi kafalarında” bulup çıkarttıkları mıdır, yoksa başkalarının yaptıkları mamayı mı yemekteler, kendileri bilir.


Neyse yazı bitecek ve Dr. Mehmet Perinçek’in “Ermeni Milliyetçiliğinin Serüveni” kitabı da güme gidecek. M. Perinçek, Rus arşivlerini tarayan bir bilimci. Bu arşivlere girmeden Ermeni Meselesi’ni anlamak zor. Ama bizim “soykırımcı işbirlikçiler”in diyebilirler ki “Olay Anadolu’da geçiyor, Rusya’da değil!” Onları kaleme doladığıma bakmayın, eğlencesi işin, yazı sizlere!
Perinçek, Ermeni milliyetçi hareketine odaklanıyor bu kitabında. Durup dururken bu tehcir de nereden çıktı, dememek için. 1850’lerden itibaren Ermeni milliyetçiliği gelişiyor. Ayrı devlet istiyorlar. Ermeni milliyetçiliğinin “teorisyeni” G. Artsruni üstelik ırkçı temellerini atıyor. “Doğu Sorunu” olarak, Türklerin (hatta Kürtlerin) Anadolu’dan kovulması ve medeni, uygar, ari ırk Ermenistan’ın kurulmasını istiyor. Neler diyor neler! Kime diyor bunları? Salt Ermenilere değil, Batılılara: Gelin buraları temizleyin, Avrupa’nın uzantısı bizleri egemen kılın!
Taşnak Partisi, Osmanlılarda en hızlı çete, cinayet, baskın herşey var. Doğu Sorunu Türklerin defedilmesi sorunu! Bağımsızlık sırası Ermenilere gelmiştir, özgürlük için ayaklanın der.. Adına pul bile bastırır Ermenistan. İkinci Dünya Savaşı en uygun ortam. Osmanlıyı bölüşme sorunu. Ermeniler bu bölüşüm için kendilerini ortaya koyuyorlar; her bir emperyalist gücün portföyünde Ermeni’lerle ittifak, onları kendi amaçları için kullanmak var. Çok net ve açık.
Rus ordularıyla birlikte Doğu’nun, Van-Diyarbakır’a kadar Ermenilerle işgali.. İstanbul’da, Anadolu’da ermeni çetelerinin saldırıları.. Osmanlı, böyle koşullarda tehcir kararı alıyor.
Perinçek, süreci çok yönlü ve yeni belge ve bilgilerle anlatıyor. Bilmediğimiz tonla olay.

Medeni ol soykırımı tanı
Mesele, “Medeni ol ve soykırımı tanı” ile açıklanabilecek gibi değil... Veya medeni olsaydın da her milliyete “bağımsızlık verirken Ermenilere” de verseydin lafıgüzafla da geçiştirilecek gibi değil. Osmanlı vermedi, parçalayarak ve sökerek aldılar. Balkanlardan da Türkleri öldüre öldüre attılar. Birinci Dünya Savaşı ve öncesinin vahşi doğasında, etnisitelerin birbirini yediği zamanlar.
Bizim soykırımcı yazarların tek kulağı duyar, tek gözleri görür. İşbirlikçiliğin dayatmalarını kabul etmenin “medenilik” olduğunu vaaz ederler. Arkalarındaki adamları da, Türkiye’nin Ermeni meselesinde yalnız kaldığını manşetlerden alayı vala ile ilan eder ve Türkiye’nin artık soykırımı kabul etmesinden başka çaresi kalmadığını sevinçle duyurur. “Soykırımı kabul etmenin”, ilericilik, aydıncılık, üstelik sosyalistlik olduğu mavrasını mı zokasını yutturacaklar, kendileri de böylece parlayacak, vitrine konacaklar!
Bazıları sonraki adımı attı bile: Evet milyarlarca doları ödeyeceksin, noktasındalar. İşbirlikçilerimizden “evet topraksa topraklarını da vereceksin” diyen oldu mu henüz bilmiyorum, ama o noktadalar. Diyarbakır, Van gibi “ermeni eyaletlerini” versek, Kürtler ne der? Artık aralarında anlaşsınlar.. HDP de “soykırımı” tanıdığına göre!
Ermeni Diyasporası’nın 65 yıllık boyunca adım adım inşa ettiği, en son Papa Hazretlerinin de desteğiyle Hristiyan dininin dolması/dogması haline getirdiği “Soykırım”, bir dayatmadır. 1915 acısına yol açan olaylara, Osmanlı İmparatorluğunu bölüşmek sürecinde destek veren, yol açan, neden olan emperyalistler, bugün kalkmış Türkiye’ye soykırımcısın diyor.
Diyaspora, Mustafa Kemal ve Kurtuluş Savaşı’nı bile soykırımın parçası sayıyor. Meseleyi genişlettiler, Türkiye’nin varlığını hedef aldılar.
Kurtuluş Savaşı zaferine duyulan intikamcılığın da bu dışavurumuna, sadece hadi len denecek durumda yaşıyoruz.
Soykırım işbirlikçileri, tıpkı yetmez ama evet gibi, bunun da altında ağır olarak kalacaklardır.

--3 Mayıs 2015 Pazar / Bilim ve Siyaset – Cumhuriyet

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder