Öne Çıkan Yayın 20 Mart 2012 yazım

Erdoğan’a Askeri Darbe?

Yoo hayır bu kez, başka bir “fantezi”i üzerinde düşünmeye çağırıyorum: Cemaat, denetlemeye başladığı TSK’yı, Erdoğan’a karşı kulla...

29 Ekim 2013 Salı

Belediye Başkanlığı, CHP ve Sarıgül

Mustafa Sarıgül hakkında çok şöy söyleniyor. Bilemem.. CHP’den ihraç edilmesine yol açan raporun yasal bir geçerliliği olmamış.. Baykal’ın Sarıgül’ü tasfiye amacıyla hazırlattığı belli.. Sarıgül’ün, CHP Başkanlığına adaylığını koyduğu Kongre’deki “operasyonel” tutumu ve konuşma biçimi bir siyasetçiye yakışmazdı.. O zaman dedim ki “olgun bir siyasetçi olması için Sarıgül’ün belli ki daha 5-10 yıl ekmek yemesi, yüksek sıcaklıktaki fırınlarda pişmesi gerekir...”
Sarıgül en tepeye oynayan hırslı bir politikacı. Diyorlar ki İstanbul belediye başkanlığı onun için bir basamak, amacı CHP Başkanlığını ele geçirmek.. Bütün hırslı politikacılar için geçerli bu.. CHP içinde Genel Başkanlığa kaç aday var? Çoğu, Kılıçdaroğlu’nun çevresinde konumlanmış değil mi?
Ama burada önemli olan, menfaate dayalı parti içi büyük bir hizip örgütlenmesine dayanarak parti liderliğine soyunmamak. Böyle durumda bir hizip lideri olursun, parti lideri değil..
Parti lideri, çıplaktır! Evet belki sözcüğün çağrıştırdığı haliyle, don gömlek kalacak şekilde çıplaktır!
Kastım tabii ki a) tam saydamlığıdır, b) partisi onu doğallıkla bir lider olarak kabullenir, kulise hizipçiliğe menfaat dağıtmaya zerre kadar ihtiyacı yoktur!
CHP, delege avı ve yönetim menfaati vaadleri ile partide güç toplama geleneğini aşamadığı sürece, bir halk partisi konumuna yükselmesi zor. Demokrasi ile bunun ilgisi yokur. Tam tersine, böyle bir süreç hep partiyi batırır hem de CHP üyeleri ve halk arasında güvenirliğini yitirir..
Barış Yarkadaş’ın internet gazetesi GerçekGündem’de bir dizi olayla ve isimle örülmüş yazısını ilgiyle okudum. Şimdilik bu kadarını diyeyim.. Sarıgül’ün CHP ilkeleri ve programı konusunda fikirleri, düşünceleri ne kadar nettir, tabi bu konuda da CHP tabanında bir tatmin edilmemişlik olduğunu da görüyorum.
Şimdi gelelim bu yazıya otururken planladığım ana fikre.... 
***
CHP genel seçimleri kazanırsa Başbakan adayı belli midir? Evet, uzun süre önce. Soru: Peki CHP’nin İstanbul Belediye Başkanlığı adayı neden neden belli olmaz?
Hayır, taii ki belirleyecektir de, demek istediğim şu: CHP, taa önceki belediye seçimlerinden hemen sonra, İstanbul Belediye Başkanlığı adayını belirleyip açıklamalıydı. Çünkü İstanbul bütün Türkiye için belirleyicidir.
O halde AKP iktidarının fil ayağını İstanbul’da kesmek ve İstanbul rüzgarını arkaya alarak iktidara yürümek de birinci derece önemlidir; bu durum ise çok özel politikaların hemen yürürlüğe sokulmasını şart koşar...
İtirazı olan var mı?
4 yıl önceden İstanbul Büyükşehir adayını ortaya atsaydı parti ve 4 yıl boyunca İstanbul’da iktidar olacakmış gibi çok özel politikalar uygulasaydı ne olurdu?
Adayın tanınırlığı farkındalığı tepe noktaya çıkartılırdı..
Aday’ın istanbul programı, planı, yapacakları çevresinde olağanüstü fikirler geliştirilirdi..
Bu amaçla adayın çevresinde çok iyi bir bilimsel, uzman, gönüllü kadro oluşturulurdu..
Aday’ın girmediği sokak bırakılmazdı.. dahası ev ev bile dolaşırdı.. Kentin bilmediği sorunları kalmazdı...
***
İstanbul’da iktidara yürümeyi, CHP, birinci derecede önemli proje olarak görmedi, veya bunu akıl etmedi..
Bugün gelinen nokta şudur: CHP İstanbul’u ele geçirecek potansiyelde kendi adayını yaratamadığı için, buna tek seçenek olarak ortada Sarıgül kalmış gibidir.
Sarıgül ya bunu başaracaktır ya da efsanesi sona erecektir.
Afedersiniz, bir aday falan tuttuğum yok. Sadece analizin gösterdiği duruma işaret ediyorum. Önceki gece eşimin onlarca kuzeniyle yemeğine katıldım. Siyaseti konuştuğumuz çevreyle şu ortak fikir belirdi:
Eğer mesele İstanbul’da AKP iktidarını devirmekse, bunu kim yapabilecekse o yapsın..
CHP kendi seçeneğini yaratamamış, hem Sarıgül hem de CHP açısından karşılıklı tek bir mecburiyet seçeneği ortada duruyor.
Şimdilik öyle görüyorum..

---28 Ekim 2013 / Bilim ve Siyaset – Cumhuriyet

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder