Öne Çıkan Yayın 20 Mart 2012 yazım

Erdoğan’a Askeri Darbe?

Yoo hayır bu kez, başka bir “fantezi”i üzerinde düşünmeye çağırıyorum: Cemaat, denetlemeye başladığı TSK’yı, Erdoğan’a karşı kulla...

17 Aralık 2014 Çarşamba

Bu Dava Genişler Büyür, Medyaya da El Konur


14 Aralık’ta başlayan bu operasyon, diyelim ki 1-2 ay önceden hazırdı... Sadece, Meclis’ten yeni yasanın çıkması bekleniyordu. Fuatavni denen zat son anda duyum alabilmiş! Bu demektir ki, duyum “alt kadro”dan sızmış, oysa operasyon “üst kadro”da bekleme halindeydi. AKP yazarı A. Selvi boşuna yazıp durmasın: F. Avni’nin operasyonu daha önce duyurması, devlet içinde hâlâ ne kadar büyük bir güç olduklarını gösteriyor, diye. Selvi, devlet içinde bir heyula yaratmayı sürdürüyor. Tabii bu heyula gerekli.  Kısa kronoloji:
***
15 Ekim 2014: Hakim ve savcılara zam teklifini içeren yasa önerisine gece yarısı yeni maddeler eklendi ve anayasal düzene karşı işlenen suçlarda değişiklikler yapıldı. “Somut delile dayalı kuvvetli şüphe” yerine, “makul şüphe” yeterli görüldü. 
Ayrıca devlet güvenliğine karşı suçlarda mallara paralara şirketlere el koyma maddesinin kapsamı genişletildi, avukatlara dava dosyasını görme sınırlaması getirildi. Daha önce sulh ceza hakimlikleri konmuştu. Bu hakimliklere de iktidara yakın adamların atandığı medyada yer aldı.
10 Aralık 2014: Dink’in katili Ogün Samast: "Bugüne dek ölüm korkusuyla söylemedim. Cinayetin arkasında Ramazan Akyürek ve Ali Fuat Yılmazer var" dedi. Ramazan Akyürek Cemaat’e yakın bilinen dönemin Trabzon emniyet müdürü, yine Cemaate yakın Ali Fuat Yılmazer dönemin İstanbul emniyet istihbarat şube müdürüydü.
12 Aralık 2014: “Makul şüphe” ve “mal varlıklarına el koyma”yı da içeren tasarı Meclis’te yasalaştı.
12 Aralık 2014: RTE, TOBB üyelerine konuştu: Gülen Cemaati için, “Eğitimden, hizmetten, himmetten bahseden yapının faili meçhul cinayetlere bile bulaştığını bugünlerde görüyoruzDaha şaşırtıcı şeyler de görecek, duyacaksınız... Güneyde sevdikleri ülke yönetimi bunları maşa olarak kullandı” (İsrail’i kastediyor.)
14 Aralık 2014: Cemaat medyasına ve Emniyetteki güçlerine operasyon düzenlendi. 31 kişi.. Gerekçe: Devletin egemenliğini ele geçirmek amacıyla örgüt kurma.. Peki olay ne: Cemaat, 2009’da bir başka bir dini Cemaat olan Tahşiyeciler’i tutuklamak ve mahkum etmek için uyduruk delillere başvurmuş.. Bu, orada kalmaz.
***
Yargıdaki düzenlemenin Meclis’ten çıkacağı belli. Önce katil Ogün Samast konuşturuluyor, Cemaat’in Emniyet’teki en güçlü iki adamı hakkında. Katil sustu sustu, Cemaate karşı operasyona az kala, konuşturuldu. Kim o? En altta bir çocuk-tetikçi. Ben, cinayeti işlemeden önce, isim olarak bile bu iki emniyetçiyi tanıdığından şüpheliyim!
Belli ki konuşturulmuş. Çünkü Cemaate bir terör ve cinayet suçunun da yıkılması gerekiyor. Hrand Dink davası en büyük aday. RTE’ye Ogün Samast’ın ifadesini kullanmak için malzeme.. Belli ki Cematin başına bu cinayet çorabı örülecek. Cemaatin emniyetteki özellikle bu iki tepe adamının ve diğerlerinin, Dink cinayetinde azmettirici rolü var mı, bilmiyoruz, kanıtlanmış bir durum yok.
Ama meslektaşımız Nedim Şener, emniyet güçlerinin Dink cinayetinin koşar adım geldiğini görmelerine rağmen, önleyici adımlar atmadıklarını, savsadıklarını hatta engelleyici tutum bile aldıklarını söylüyor. “Hrand Dink’in arkadaşları” isimli bir grup entel mentel, bu emniyet güçlerini “Ergenekoncu güçler” olarak nitelendirme aymazlığını bile göstermiş ve Devlet içindeki, AKP-Cemaatçi yapıyı gözlerden saklamaya çalışmıştı. Nedim Şener, bu kitabından ve iddialarından dolayı hapsi boylamıştı!
RTE ve adamlarının böyle bir “cinayet ilişkisine” şiddetle ihtiyacı olduğu açık. Belki gerçekler daha net ortaya çıkacak. Tabii, yargılamayı izleyecek olan gerçek gazetecilerin soruşturmacı gözüyle.. Ergenekon, Balyoz ve Oda TV davalarını nesnel olarak izlediğimiz gibi, bu davayı da nesnel olarak izleyeceğiz.
Çünkü adalet, hukuk ve yasalara uygunluk, hepimizin, bu ülkenin baş meselesi..
***
RTE’nin açıklamaları ve suçlamalar, Cemaat medyasına ve emniyet güçlerine karşı düzenlenen operasyonun hangi zeminde süreceğini gösteriyor.
Bu dava 31 kişinin sorgulanmasıyla bitmez. Genişler..
Bu dava, dallanıp budaklanacak. Çünkü bir yıldır RTE iktidarı bunu hazırlıyor.
Cemaat güçleri de, Ergenekon davasına terör suçu bulaştırmak için, Osmanım adında bir uyduruk itirafçı yaratarak Danıştay Cinayetini utanmaz ve rezilce Ergenekon davasına bağlamışlardı.. Şimdi de başlarına bir Hrand Dink cinayeti örülüyor. Bu kez Ogün Samat bulundu.. İzleyecek ve göreceğiz..
***
Peki medya bu davanın neresinde? Dünkü yazıma bakın. İktidar Cemaat medyasını susturmayı kafaya koydu. Bunu medyadan iki kişi tutuklayarak yapamaz. Ama Cemlaat medyasını örgütün parçası olarak gösterir..
Yeni yasa gereğince, “taşınmazlara hak ve alacaklara el konulması” da gündeme gelir.
Medyanın tümüne el konur, iktidarın adamları atanır (şu sırada boşta olanlar var!), orayı havuz medyasına dönüştürürler...
İktidar havuz medyası oluşturmada büyük deneyime sahiptir!
Bu yönüyle de bu dava bir medya özgürlüğü davasına dönüşür..

--16 Aralık 2014 Salı  / Bilim ve Siyaset- Cumhuriyet

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder