Öne Çıkan Yayın 20 Mart 2012 yazım

Erdoğan’a Askeri Darbe?

Yoo hayır bu kez, başka bir “fantezi”i üzerinde düşünmeye çağırıyorum: Cemaat, denetlemeye başladığı TSK’yı, Erdoğan’a karşı kulla...

18 Ocak 2022 Salı

Sadece tek aşı, Alman milli gelirini 0.5 büyüttü: İşte bilimin gücü

 obursali@cumhuriyet.com.tr

Sadece tek aşı, Alman milli gelirini 0.5 büyüttü: İşte bilimin gücü

17 Ocak 2022 Pazartesi


Tek başına bir aşının yarattığı büyük değer, Alman ekonomisindeki 2.3’lük büyümede 0.5’lik katkı yaptı. Türk asıllı Alman araştırmacılar Uğur Şahin ve Özlem Türeci’nin BioNTech şirketi, dünyada büyük bir aşı devrimini başlatmıştı, bunu biliyoruz. Şimdi şirketin bir yıl içinde 16-17 milyar Avro kâr elde ettiğini öğreniyoruz.

Alman ekonomisine büyük bir ivme kazandırdı aşı.

2021 yılında Alman Gayri Safi Yurtiçi Hasılası (GSYİH) yüzde 2.7 büyüdü. Bu büyümeye mRNA aşısının payı veya katkısı 0.5 gibi muazzam bir oran. BioNTech etkisi olmadan büyüme yüzde 2.2’de kalırdı. Yetkililer, tek bir Alman şirketinin şimdiye kadar büyümeye bu kadar güçlü katkı sağladığını hiç hatırlamadıklarını söylüyor. BioNTech, GSYİH’deki artışa da beşte bir oranında katkı sağladı. Federal İstatistik Dairesi yetkilisi Michael Kuhn“Etki dikkat çekici nitelikte” diyor. 

İŞTE BİLİMİN GÜCÜ

Bilgi, bilim, araştırma büyük bir güçtür. 

Bir bilim ve araştırma ülkesi iseniz, yaptığınız yatırımlar topluma ekonomiye ülkeye, görünür veya görünmez büyük katkılarla geri döner. 

Bazen de işte böyle milli gelirinizi bir çırpıda 0.5 artırıcı etki yaratır!

Sadece tek bir aşıdan bahsetmiyoruz. Dev ilaç şirketlerinin, makine üreticilerinin, dijital dünya üreticilerinin, durmadan yapılan ve ekonomiye girdi olan yeni buluşların, bir Google’ın, bir Facebook’un, bir Apple ve daha binlercesinin kendi ülkelerine kazandırdıklarının hesabını oturup birileri yapar mı?

YA ARAŞTIRACAKSINIZ YA DA KÖLESİNİZ

20 yılıdır ülkeyi yönetin ve sonunda iflas noktasına getiren bir iktidarın özellikle üniversite, bilim, yetkinlik politikalarının ülkeye ve geleceğine neler kaybettirmekte olduğunun da hesabını birileri yapmalı. 

Zenginlik, otoyol, tünel, köprü yapmak değildir. Bunlar üretici güçler değil tüketici güçlerdir. Bir de iktidarda kalmanın göz boyayıcı güçleri! 

Bu alanlara yapılan yatırımın yüzde 25’ini bilimin, teknolojinin, ekonominin değiştirici, dönüştürücü güçlerine harcasaydınız, bugün Türkiye başka bir güç olurdu 20 yılda.  

AKP bu açıdan ülkenin kayıp zaman tarihini oluşturuyor.

Hem bilim insanları için tersine beyin göçü çağrısı yapacaksınız hem de üniversiteleri yeteneksiz kısır yöneticilerinize teslim edeceksiniz ve bilim güçlerimizi dağıtacaksınız. Yarattığınız ülke atmosferi ve koşulları, bu ülkede yeteneklerin gelecek arayışlarının dibine darı ekti.

TERK EDEN EDENE

En başarılı, yetenekli gençlerin çok önemli bir kesimi Türkiye’yi terk ederek gelişmiş-zengin ülkelerin refah ve zenginliklerini daha da artırmaya koşuyor.

Zengin ülkelerin büyük yetenekli işgücü açıkları var. Aralarında büyük bir rekabet var, yetenekleri ve kalifiye elemanları çekmek için bizim gibi ülkelerden.

İnsanlarımız, gençlerimiz büyük şirketlerin-programların elemanları, yöneticileri, uygulayıcıları olma serüvenlerine katkıda bulunmaya koşuyor.

Genç bilim insanlarımız, Avrupa’nın ve ABD’nin yetkin bilim insanı ihtiyaçlarını karşılayacak “genç beyinler deposu” olarak hizmet edecekler.

Google mesela, Avrupa’dan 30 bin dijital eleman/uzman almaya başlıyor. Büyük bir yetişmiş elektronik, bilgisayar, yazılımcı, algoritmacı, matematikçi, fizikçi, mekatronikçi, biyoteknolog, moleküler araştırmacı, beyin-beden çipleri elemanları... açığı var. Çünkü geleceğin dünyasından tüm üretimler tamamen dijital üretim üzerinde kuruluyor. Dijital 4.0, Sanayi 4.0, Toplum 5.0 gibi kavramların içeriklerinden bahsediyorum aynı zamanda.

Bazı kayıtlara göre, Avrupa’nın 1 milyon dijital gence ihtiyacı var, yetkin beyinlere, yetkin işgücüne. Büyük bir açık var gelişmiş ülkelerde. Zengin oldukları için de beyin akışı bu dünyaya doğru...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder