Öne Çıkan Yayın 20 Mart 2012 yazım

Erdoğan’a Askeri Darbe?

Yoo hayır bu kez, başka bir “fantezi”i üzerinde düşünmeye çağırıyorum: Cemaat, denetlemeye başladığı TSK’yı, Erdoğan’a karşı kulla...

24 Şubat 2012 Cuma

Bir Ara Sonuç / Darbe Girişiminin İlk Bilançosu


Yazılacak daha epey başlık var, ama şimdi bir ara sonuç çıkartalım.
1)             Erdoğan ve arkadaşları, epey bir süredir rahatsız oldukları “iktidar içinde iktidar” yapısını, öncelikle emniyette epey tasfiye ettiler. Özel yetkili mahkemelerde de, savcılıkta olduğu gibi, tasfiyeyi / dağıtmayı görebiliriz. Bu fırsatı Erdoğan’a yaratan tabii ki Cemaatin kendisidir. Cemaatin bu gücünün ve cesaretinin kaynakları ise ayrı bir konudur, ama yazılmalıdır..
2)             İktidar içinde iktidar” başlığını biraz açarsak: Cemaat bir “alt iktidar” yapısı oluşturmuştu. Bu cemaat yapısı, Erdoğan’dan farklı politik açılımlara, hedeflere sahiptir. Erdoğan, bir süredir; şimdilik özel yetkili mahkemelerde ve savcılıkta ve onlarla ilişkili emniyette gördüğümüz bu yapının, hükümet politikalarına uygun hareket etmemesinin rahatsızlığı içindeydi. Başbuğ ve Hurşit Tolon tutuklanmaları, bunun örnekleridir. Bu yapı en sonunda ciddi bir politik çatışmaya ve Erdoğan ile adamlarını hedef almaya yönelince, ipler koptu ve karşı operasyon gerçekleştirildi.
3)             Başbakan, siyasi yönetimi, böylece iki başlı olmaktan kurtardı ve tekleştirdi. Bu “tekleştirme”, Erdoğan’ın (otoriter) yönetim biçimine/anlayışına ve kişisel doğasına uygundur. Mesaj ve sonuç şudur: Cemaat, ancak, başbakanın emri, çizdiği çerçeve ve politikaları içinde varolabilir.
***
4)             Erdoğan bunu yapmasaydı, Cemaatin iktidarda/yönetimde politik kimliği, giderek daha baskın hale gelebilecekti. İkinci Şike Yasası’nda Cemaat en büyük politik iktidar atılımını yapmış, Bakanlar Kurulu dahil milletvekillerinin önemli bir kısmını safına çekmişti. Erdoğan duruma el koydu.
5)             Şike Yasası’nda Erdoğan son anda bu yasa çıkacak talimatıyla, yakın çalışma arkadaşları içinde oluşan yarığı giderdi, grubunu derleyip toparladı. Medya, ve siyaset değerlendiriciler, bu olayın önemini ve Cemaatin MİT öncesi en büyük siyasi saldırısı/ “darbe girişimi” olduğunu göremedi! Ama asıl toparlama, MİT olayıyla gerçekleşti. Çalışma arkadaşları ve milletvekilleri öğrendiler ki, bu partide ve iktidarda tek insan/lider bulunuyor! Cemaatten olmayıp da cemaate doğru ciddi yalpalama gösterenler, kuşkuları olmasın, bunun siyasi bedelini ödeyecek…
6)             Başbakan şüphesiz ki Cemaati destekçileri olarak tutacaktır. Bir yandan operasyonla iktidarlarını tasfiye ederken, diğer yandan başlarını okşayarak biz etle tırnak gibiyiz mesajı vermektedir. Cemaat, Erdoğanın iktidarına/politikalarına hizmet etmelidir, tersi değil.
7)             Cemaatin ise şimdilik başka bir “siyasi seçeneği” yoktur. Cemaat hasar tespitiyle meşgul. Şimdilik yazılarla bir “hizmet camiası” üzerine yazıyorlar. Gülen Hareketi, siyasi bir çağrışım da yaptığı için, bu sloganlarını terkediyor ve Gülen Gönüllüler Camiası’na geçiyorlar!
8)             İktidar, özel yetkili mahkemeleri yeniden düzenleyebilir. Erdoğan’ın aklı başında siyaset düşünürleri/adamları, bunların “demokratikleşmesini” dahası kaldırılmasını tartışıyor. Bu operasyon, Silivri yargılamalarında da olumlu sonuçlar verebilir. Ergenekon’un “Odatv” sözde uzantısı davası hızla sonlanacaktır.
***
9)             Kavga bitti mi? Bunu söyleyemeyiz, biliyorsunuz ki Aralık’tan beri yazdığım gibi, 2014 süreciyle ilişkilidir bu çatışma. Başbakan, 2014’e yönelik temizlik yaptı. Ama Cemaatin arkasında ABD gibi bir güç olduğunu unutmayalım.
10)         Cemaat lideri Gülen’in dile getirdiği başka bir yön var: “Yanlarında kimseyi istemiyorlar, tek başlarına iktidar olmak istiyorlar ki, hortumlamalarının şahitleri ve karşı çıkanları olmasın..
11)         Cemaat bunca yıldır devlette, iktidarda; mutlaka Erdoğan ve arkadaşları hakkında biriktirdikleri dosyalar vardır. Ama bakmayın siz Gülen’in bu tür ahlâki saldırısına, en sonunda, iktidarla böylesine bir çatışmayı sürdürmek istemeyecektir. Çünkü iyice temizlenme tehlikesi vardır. Seçimlerde Erdoğan’ı olumsuz etkileme güçlerinin abartıldığı kadar olmadığını sanıyorum. Cemaat, iktidarlarla çatışmamıştır hayatında! Bu genel stratejileridir. Çatışırsa daha büyük kayıplara uğrar. Bugün yaşadığımız ise, tarihi bir güç denemisidir!
12)         Bir başka sonuç: Erdoğan’a karşı Cemaat+ liberal aydın vb cephesinin billurlaşması. Taraf, bunun merkezi. Cemaat Erdoğan’a ağırlıklı olarak oradan vuracak. Artık Erdoğan’a taraftar dedil de karşı olmak prim getirecek!
13)         Peki sonuç iyi mi oldu kötü mü? Bu ayrı bir tartışma konusu. Cemaat adamlarının, Erdoğan’la birlikte, Türkiye’nin üzerinden buldozer gibi geçtiğini anımsayalım. Ergenekon kazanı yaratıldı. Balyoz operasyonu, başlı başına büyük bir sanal yaratıdır! Odatv ve diğerleri! Basın!!!
Cumhuriyet Halk Partisi Kurultayını izleyeceğim için bu konuya ara veriyorum; bir çatışmadan başka bir çatışmanın içine!!!
--23 Şubat 2012 / Bilim ve Siyaset- Cumhuriyet

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder