Öne Çıkan Yayın 20 Mart 2012 yazım

Erdoğan’a Askeri Darbe?

Yoo hayır bu kez, başka bir “fantezi”i üzerinde düşünmeye çağırıyorum: Cemaat, denetlemeye başladığı TSK’yı, Erdoğan’a karşı kulla...

20 Nisan 2014 Pazar

Ulu Camii’nin İhtişamı: Hürrem Şah bir Michelancelo'dur




CBT, Gündem, 11 Nisan 2014, Sayı 1412

Emekli İlköğretim Müfettişi Mustafa Baykan, Doğan Kuban Hocanın dergimizde yayımlanan Divriği Ulucami yazılarından etkilenerek, ver elini Divriği demiş.. Ve çektiği fotoğraflardan birini göndermiş. Yukarıda ayrıntı görüyorsunuz.. Ulucami’ye henüz gitmedim, ama sergisini (Cennetin Kapıları) ve fotoğraflarını çok seyrettim, Hoca’nın “Divriği Mucizesi” kitabını da biliyorum...
Mustafa Beyin yukarıdaki fotoğrafına yeniden ayrıntılarıyla bakıyorum. Tek kelime ile muhteşem bir taş oymacılığı var, hayran bırakan.. böyle bir taş oymacılığı sanatı icra edilebilir mi bir daha, bilmiyorum.
Birden diyorum ki, karşımda aslında dünyanın en büyük heykeltraşı ve eseri duruyor.. Tabii dünyanın en büyüğü demek öznel bir duygunun dışavurumu.. Ama belki de nesnel bir saptama.. Yaratıcısı, Mimar Hürrem Şah! Doğan Kuban onun için bu topraklarda Mimar Sinan’ın yanısıra yetişmiş en büyük mimar diyor. Ama sadece mimar değil, onun ötesinde heykeltraş, yontucu.. Yanındaki ustalarıyla, muazzam bir eser ortaya çıkarmış...
Taş oymacılığı-işçiliği mi diyeceğiz... Birden, sanki küçümsüyor gibi olmuyor muyuz.. Örneğin Michelancelo’ya heykeltraş- yontucu diyoruz. Karşımızda İslam – Selçuklu sanatının Michelancelo’su duruyor.. Dünyanın gelmiş geçmiş en büyük heykeltraşları düzeyinde bir yetenek. Belki de hepsinden üstün.. Çünkü santimetrekarelik alanlarda çalışarak muazzam motifler ortaya çıkartıyor. Doğan Hoca’yı arıyorum, diyor ki, Hürrem Şah’ın bir üstünlüğü de, yaptığı bütün bu motifleri kendisinin yaratması. Doğa’da karşılıkları yok. Oysa, Michelancelo’nun heykellerinin karşılıkları var..
Yani Hürrem Şah, sanatçı yaratıcılığı ve düşüyle çalışıyor.. Hayal ettiğini icra ediyor..
***
Yukarıda motiflerini seyrettiğiniz kapı, örneğin doğanın bütün etkilerine açık. Soğuğuna, sıcağına, rüzgarına, tozuna toprağına... Bırakın bu motifleri, dünyanın en büyük yapıları bile doğa karşısında zaman içinde yokolmaya mahkumdur. Nitekim Ulu Camii kapıları da eriyip gidiyor. Şöyle bir tarama yaptım, 2005 yılındaki bir haber, Sivas Valisi o zamanki, demiş ki, “ihaleye çıkarak camiinin restorasyonunu gerçekleştireceğiz..” Haberde okuyorum: “UNESCO’nun 1985’te Dünya Mimari Mirası’na dahil ettiği Divriği Ulu Camii ve Darüşşifası’na en ölümcül darbeyi, Vakıflar Genel Müdürlüğü’nün 60’lı yıllarda yaptırdığı restorasyon vurdu. Şimdi Ulu Cami için yeni ve kritik bir dönem başladı.”..
Hükümet elimizden ne gelirse yapacağız, falan derken, taa o zaman Doğan Hoca, “ihaleyi derhal durdurun” diye demeç veriyordu! “Ellemeyin, üstünü örtün.”
Bugün de durum farklı değil. Cumhurbaşkanlığı herşeyin kontrol altında olduğunu ileri sürerken, şimdiki Vali de Camii’nin örtülemeyeceğini söyleyip duruyor. 
Devlet kafasında değişen hiç bir şey yok..
Dergimizde yayınlamıştık. Yapılacak iş, Camii’ye bir korunması gereken eser, müze muamelesi yapılması ve öncelikle bir cam kafes içine alınması.. Doğanın etkilerine mümkün olduğunca kapatılması.. Camiinin ibadet fonksiyonlarını engelleyecek hiçbir şey yok.. Ama kimler bu “restoratörler” ki biz yaparız ederiz koruruz diyor..
Hürrem Şah’ı tanımayız, Divriği Uu Camii’yi çocuklarımız öğrenmez bilmez, ama Michelancelo’yu biliriz. Davuk heykeli gelir boy gösterir kentlerimizde.. Selçuklu'yu da bilmeyiz pek.. Çünkü bizimkiler Osmanlıcıdır, Selçuklulardan da hoşlanmazlar..

TWİTTER YASAĞI

Prof. Dr. Zeki Aslan, Emekli Öğr. Üyesi:
“Twitter yasağından sonra You Tube yasağını konuşur olduk. Bu yasağın hükümetin yolsuzluklarını gizlemek için konduğunu herkes biliyor. Ancak bu yasağın bilim dışılığı ve eğitime olumsuz etkisinden söz edilmiyor nedense: İlk öğretimden üniversiteye kadar, her kademede animasyonlar ve videolardan yararlanılmaktadır. Ne yazık ki ülkemizde üretilen bilimsel animasyon ve videoların sayısı çok azdır. Bu nedenle okullarımızda kullanılan birçok animasyon ve videoya You Tube aracılığı ile ulaşılmaktadır çünkü bilimde ileri ülke eğitim kurumları hazırladıkları animasyon ve videoları You Tube’a koymakta ve herkese açmaktadırlar. Bu konuda en çarpıcı örnekleri Gök Bilimlerinde görüyoruz. Bu yaz, okulların tatil olduğundan yararlanarak ilk ve orta öğretim öğretmenleri için düzenlediğimiz Yaz Okulları için hazırladığım ve hazırlamakta olduğum dersler için aradığım animasyon ve videoları You Tube’da buldum ancak ulaşamadım."
 ***

Geecek Cuma’ya kadar, hoşçakalın..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder