Öne Çıkan Yayın 20 Mart 2012 yazım

Erdoğan’a Askeri Darbe?

Yoo hayır bu kez, başka bir “fantezi”i üzerinde düşünmeye çağırıyorum: Cemaat, denetlemeye başladığı TSK’yı, Erdoğan’a karşı kulla...

2 Aralık 2014 Salı

Satmayan Gazeteler ve Operasyon'un Perde Arkası: AKP’liler Gazete Okumuyor mu?

“İkimiz de yukarıdan atandık, bu nedenle birbirimize üstünlük taslamayalım, eşit durumdayız.”

Medya üzerine bugün de devam, ama konumuz iktidar medyası.. Güncel konu, Star ve Akşam gazetelerinin –epeydir yeni– sahibi Ethem Sancak’ın, gazetelerinin baş yöneticileri 3 kişinin işine son vermesi. Biraz “kapının önüne konma” biçiminde olmuş.. Diğer gazetelere serpilmiş yandan kalemler epey kıyamet koparıyor..
Bazı yandaş kamemler meseleyi “işsiz kalan gazeteci” derekesine indirmiş.. Niye onlara sahip çıkılmıyormuş.. Merak ettim, hükümet gazetelerinden yıllardır yazar-gazeteci temizliği yapılırken neredeydi.. İşlerine son verilen kişiler, gazetelerinde liberal denebilecek, hükümete yakın olsa da, ama doğrudan iktidar şakşakçılığı yapmayan köşe yazarlarını bile temizlediler. Tek ses tek nefes... AKP –sanki– iktidarda bir “komünist parti” ve bu gazeteler de partinin tek sesli “pravda”ları..
Star ve Akşam’ı yıllardır yöneten üç kişinin, gazetelerini birinci sayfadan son sayfaya ve yazarlarına kadar, iktidarın vurucu gücü haline getirmedeki başarıları gerçekten göz yaşartıcı düzeydeydi. Hemen her gelişmeyi veya her eleştiriyi, tam tersini gösterecek kadar yüksek bir beceri düzeyine sahiptiler.

YANDAŞ GAZETELERE TOPLUM ALIMLAR
Peki de, yaptıkları gazetelerin satışı ne kadar sorusuna gelince, problem başlıyor.
Ertuğrul Özkök’un yazısından öğrendiğime göre, Star Gazetesi’nin bayide tek tek gazete satışı 16 bin civarında.. Diğerleri de öyle. Oysa bu gazeteler, iktidarın şakşakçıları.. Günlük hayatları hükümet övmekle, muhalefete saldırmakla geçiyor..
Peki bayilerde 100 binin üzerinde görülen satış rakamlarının hikmeti nedir?
Onlar, toplu alımlar.. Kimler alıyor diye sormayın.. Mesela AKP belediyelerinin, iktidara bağlı kurumların vb. başlıca işlerinden biri, yandaş gazetelerin toplu alımı.. İki yıl kadar önce bir pazar bir gezi için Kağıthane Belediyesine gitmiştik. Aaa baktık balya balya bu gazeteler.. Efendim pazar olduğu için belediye kapalı, dağıtımları yapılamamış, öyle duruyorlar. Ertesi günü çöpü boylayacaklar..
Yani özetle bu arkadaşlar okurca alınmayan, satılmayan gazete yapıyorlar.. Ama afra tafraları yerinde..

AKP’LE SEÇME: “GERÇEKLERİ BİLMEK BİZİM DE HAKKIMIZ
Burada çok ilginç bir durum ortaya çıkıyor. Yahu bu iktidar destekleyen milyonlarca kişi, hiç bir gazete okumaz? Yoksa onlar için en iyi gazete, Erdoğan’a, Davutoğlu’na, AKP’ye, Hükümet’e, iktidara toz kondurmayan gazete değil mi? Yoksa iktidara oy veren milyonlar şöyle mi düşünüyor: Tamam AKP’ye oy veriyoruz ama bizim de gerçekleri bilmek hakkımız var! Veya, iktidara oy veriyoruz. Bir de gazetelerine para verip de mi okuyacağız...
 AKP’li seçmen yığınları, büyük çoğunluğu, ya hiç gazete okumuyor ya da okuyacaksa Hürriyet, Milliyet, Habertürk okuyor.. tabii bir de, AKP’nin en önemli havuz gazetesi Sabah. Merak ettiğim, bu gazetenin de okurlarının büyük çoğunluğu AKP’ye mi oy veriyor, hatırı sayılar ölçüde okuru, alışkanlıkla okumayı sürdürüyor mu? Bir de şu: Sabah’ın AKP cenahından toplum alımları ne kadar?
***
Dünkü yazımda, iktidarın basın üzerinde uyguladığı sansürün 15 yöntemini yazmıştım.. Bunlardan biri de, ihale ve iş verdiği iş adamlarını, yandaş gazetelerin hayatlarını sürdürmeyi sağlamakla görevlendirmesi.. Star Medya Grubu (Gazete ve TV’leri ile) kaç kez el değiştirdi.. Sırayla iş adamları medya grubuna ortak oldu, bir-iki yol sonra görevi bir başka yandaş iş adamına devretti.. Şu sırada uçaktayım, isimleri araştırıp yazamayacağım...
Ethem Sancak bir kaç yıl önce bu görevini yerine getirmiş, gerekli harcamaları yapmış ve hisseleri bir başka yandaş iş adamına devretmişti.. Şimdi ikinci kez bu yükün altına girdi ve Star-Akşam grubunu satın aldı.
Şöyle diyeyim: Satışlara baktı ki yerlerde sürünüyor, toplum satın alımlarla gazeteler ayakta duruyor duramıyor.. Harcamalar almış başını gitmiş. Bir ay önce hepsini konuyu görüşmek için Sapanca’ya topladı, gazetelerin durumunu iyileştirmek için bir arama konferansı düzenledi.. İki-üç gün kapandılar.. Kararlar aldılar (kesin bilgi!). Tabii gazetelerin yöneticileri bundan hiç memnun kalmadı (kesin bilgi).

ÇOK SATANLARI DA YANDAŞ YAPIP BATIRMAK
Şimdi bir soru yöneltiyorum, içeriden bir haber: Bu gazetelerin en önemli yöneticisi, Ethem Sancak’a şöyle dedi mi demedi mi: İkimiz de yukarıdan atandık (RTE’ce..), bu nedenle birbirimize üstünlük taslamayalım, eşit durumdayız.”
Sancak da, satışlara baktı, hesaplara ve bu sözlere bakıp “kapı önüne koyma” işlemini mi yaptı..
Bir de, bu gazetelerde yazan bazılarının “günaha, paraya bulaştık, battık..” itirafları var. Sancak toplum alım gazetelerinin patronu sıfatını kendine yediremiyor mu? Bu işi bu kez “askerlik yapmak için’ üstlenmedim, mi diyor?
Sahi bu gazeteler niye satışta başarısızlar?
RTE’nin, okurun para vererek satın aldığı çok satışlı gazetelere olan durmak bilmeyen saldırılarının ardında şu gerçek yatıyor demiştim bir yazımda: Hedefi onları da yandaş yaparak batırmak..
RTE için en iyi gazete, satılmayan, okunmayan, ama iktidarı öven gazetedir..
Öyle değil mi?!

--1 Aralık 2014 Pazartesi / Bilim ve Siyaset - Cumhuriyet

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder