Öne Çıkan Yayın 20 Mart 2012 yazım

Erdoğan’a Askeri Darbe?

Yoo hayır bu kez, başka bir “fantezi”i üzerinde düşünmeye çağırıyorum: Cemaat, denetlemeye başladığı TSK’yı, Erdoğan’a karşı kulla...

19 Kasım 2013 Salı

Büyük Kapışmanın Anatomisi -2

RTE ile Gülen arasında dershaneler konusu yeni değil. Bir yıldır arada sırada gündeme geliyor. Yeni olan Erdoğan’ın yasal düzenleme için resmen adım atması (RTE, bunu bir şekilde “kızlı-erkekli” evler için de yapar!) Cemaat, yasanın çıkmasını önlemek için resmen elindeki bütün kozları seferber etmiş durumda! CHP dahil!
Medyada bir sürü hikaye dinliyoruz: Dershaneler berbat eğitim sisteminin bir sonucu (doğru), kapatılırsa yeraltında oluşur (kısmen doğru, veya tamamen yanlış, yeraltında kurumsal dershane oluşamaz, sadece bireysel!), hür teşebbüs engellenemez (gırgır!); buraları kaliteli insan yetiştiriyor (çoook şüpheli!)...
Peki RTE neden dershane kapatmakta ısrarlı? Yani buraları kapatmakla ne kaybedecek, ne kazanacak? Temel soru budur..
***
Can damarı: Dershaneler, Cemaate genç ve yetenekli çocukları devşirme yerleridir; insan kaynağıdır yani! Onyıllardır böyle! Üstelik 4.5.sınıftan itibaren! Kavga hiç sıradan değil.. Yetenekli gençler kim için çalışacak kavgası bu.. “Altın nesil” adı altında Cemaat üyelerine mi katılacaklar, yoksa Tayyip Erdoğan’ın İmam hatip ordusuna mı?!
İmam hatipliler ile Cemaatçi gençler uzun zamandır birbirlerine karşılar.. RTE, İmam Hatip okulları için bu nedenle “yıldız gibi parlayacaklar” dedi ve İmam Hatip okullarını cilalamaya girişti!
Dershane konusu sanırım ilk kez 7 Şubat 2012’de Cemaatin Tayyip Erdoğan’a karşı MİT darbe teşebbüsü sonrası gündeme geldi..
Dünkü yazımda da belirttiğim gibi, Başbakan baktı ki devletin önemli noktaları cemaatin “altın nesil”leriyle dolu! Kimisini de, Ordu ve diğer muhaliflerin Ergenekon ve Balyoz adı altındaki davalarla defterlerini dürmek için, bizzat kendileri baş köşelere görevlere getirmişler..
Cemaat onyıllardır devlete adam koyuyor.. “Kılcal damarlarına kadar sızacaksınız..” talimatını herkes bilir. Dershanelerden devşirdikleri öğrencileri, hukuk, siyaset, idari.. devlette gelmeleri gereken yerlere yönelik öğrenimlere yönlendirdiler.. emniyette eyargıda, iç işlerinde.. neresi önemliyse oraya veya nerede boşluk varsa oraya.. Tabii Ordu... Zor olsa da, özellikle assubay kategorisinde..
Hiç yabana atmayın, assubaylar ordunun belkemiğidir. Bir emekli general anlattı: “Bir assubay töreninde bir baktım, oğullarını seyre gelenlerin oturduğu tribünler türban tarlası gibiydi!” Şüphesiz, assubayların büyük çoğunluğunu hiç kastetmiyorum! Ayrıca mağduriyetlerini de biliyorum!
***
Başbakan, Cemaatin en önemli insan kaynağına el attı! Canhıraç feryatların nedeni de bu..
Dershanelerin önemli bir kesimi Cemaatin kontrolünde. Soruyorum, çoğunluğu diyorlar. Ama sıradanlık cemaate göre değil! Onlar için can alıcı büyüklük, yetenekli çocukların önemli bir kesimini kendierine çekebilecek hacimdir. Dershanelerde eğitimi yüksek düzeyde tuttular. Oraya gidenlerin nasıl üniversiteleri kazandığının propagandasını iyi yaptılar. Deneme sınavlarında bazı sorularla ÖSYM sorularının denk gelmesi de cazibe merkezi oldu! ÖSYM ile bu dershaneler arasında kurulan köprü hiç mi düşünülmez!
Aman aman, ailelerin kapıları mı çalınmaz..”Çocuğunuzu verin onu çok iyi yetiştirelim, burs verelim, yurt verelim..” En yakınımda 5 olay biliyorum! Ama doğrusu dediklerini yapıyorlar, ama çocukların önemli bir kısmı da  cemaatin adamı olup çıkıyor! Yurtlarda kalmanın bedeli, toplantılara ayinlere okumalara katılma zorunluluğu.. ablalar abiler... Bunlar bilinen şeyler..
***
Peki, bu kavga değer mi yani.. her iki kesim de İslami donanımlı gençliğe önem vermiyor mu? Belirtmiştim: Apayrı tarihsel gövdeler Cemaat ve AKP.. tarikatları da farklı.. Şöyle düşünün: ANAP ile Doğru Yol birbirinden çok farklı partiler miydi? Süleyman Demirel ile Turgut Özal neden birbirini yiyip durdu?
Recep Tayyip Erdoğan ve partisi, artık bundan sonra Türkiye’yi hep kendileri yönetecek düşünde ve planında... İnsan yarattığı “efsane” bir iktidarı, hem de sandıkta kendisi “alın teri” dökmüşken.. “milli irade” karşılığı hiç olmayan Cemaate neden kaptırsın, Tayyibistan Cumhuriyeti” düşünü neden sıraksın!? 
1) Recep Bey, emeğini, hakkını cemaate yedirmez !?!
2) Uzun vadeli “bu devlet- ülke kendisine ait” sandığı için de, cemaati güdükleştirecek ve kendi insanını yetiştirecek adımları atmaya karar verdi..
Devam mı tamam mı.. Daha çok şey var..
Fikrimi kestirmeden söyleyeyim: dershaneler kapatılsın. İlk aşama olarak parasız dershaneler açsın!

---19 Kasım 2013 Salı / Bilim ve Siyaset / Cumhuriyet

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder