Öne Çıkan Yayın 20 Mart 2012 yazım

Erdoğan’a Askeri Darbe?

Yoo hayır bu kez, başka bir “fantezi”i üzerinde düşünmeye çağırıyorum: Cemaat, denetlemeye başladığı TSK’yı, Erdoğan’a karşı kulla...

16 Temmuz 2013 Salı

Yargıtay’da Adalet Olacak mı? Ve Cambazı Bırak Kitabı


Bugün dünyanın insanlık açısından en hain ve düşman; siyasi iktidar açısından en intikamcı ve iktidarı kötüye kullanıcı; hukuk açısından en utanç verici ve bir mahkeme kararı açısından en adaletsiz, kasıtlı, haksız, asla kabul edilemez ve isyan edilesi davalarından biri olan Balyoz Davası Yargıtay’da görülmeye başlıyor.
Bunları, davanın özünü; delil denen kepazelikleri; savcının ipe sapa gelmez iddianamesi ve benzeri esas hakkındaki mütalaasını; mahkemenin yargılama süresince savcı ve polis iddialarının yazıcısı ve savunucu gibi tutumu ile yargılanan 365 insanın masumluğunu ortaya seren herşeyi reddedişini.. bildiğim gördüğüm okuduğum için sayıp döküyorum... Davada ileri sürülen iddialardan bir veya bir kaçı doğru olsa, dururum... Sonuçta, darbe girişimi görsem derim ki: eeee darbeye kalktınız başaramadınız, şimdi buna katlanacaksınız..
RTE- FG iktidarı, ortaklaşa bu siyasi sahtekarlığı tezgahladı.. Nedenini sormayın, iktidarlarının meşruluğunu giderek yitireceği durumlarda, karşılarında bir de “muhalif ordu” görmek istemediler. Çünkü iktidar, iktidarda bulundukları sürece yaptıkları herşeyi meşru gören, hak ve hukukları olduğunu sanan, demokrasiyi sandığa indirgeyen, herşeyi yapabileceklerine inanan bir ekip..
Bu arkaik, diktatoryal iktidar, sadece Ordu’yu değil, karşılarında güç odağı olarak gördüğü herşeyi darmadağın etmeye yeminli.. medya... iş adamları.. sivil toplum örgütleri.. sendikalar.. GEZİ PARKI!!!! evet Gezi Parkı.. En son örneği TMMOB!!!
Demokrasinin d’sinin yanlarından geçmediği bir iktidar var karşımızda... 
Şimdi düşünün, RTE’nin “savcı” rolünü üstlendiğini resmen açıkladığı bir davanın iler tutar ne yanı kalır ki.. 
Hiç bir zaman unutmayalım: Balyoz (Tabii ki Ergenekon ve Odatv de) RTE/FG ortak iktidarının ürünüdür.. 
Balbay ve diğerlerinin canına kıymaya kalkışanlardan, kimse, Cemaati ayırmaya kalkmasın bu insanlık dışı olaydan. Minik sahtekarlıklar ve ayak oyunlarıyla, iktidarı FG’den ayırmasın.. Aramızdan birileri hiç hataya düşmesin.. Bunun da hesabını sorarlar..

***

Cambazı Bırak... Balyoz'a Bak

Elimde epey bir süredir “Cambazı Bırak, Balyoz’a Bak” kitabı var (Nergiz Yayınları). Gezi patlak verince yazamadım. Şimdi zamanı! Balyoz sanığı emekli Oramiral Özden Örnek’in “belgeseli”. Balyoz davasını en iyi anlatan, her sözünü belgeleyen emek ve beyin ürünü kitaplar arasında özgün yerini aldı.
Özden Örnek diyor ki, “kitap, 365 kişinin davasının kitabıdır. Bu kitap gerçekten TSK’na indirilen Balyoz ’un hikâyesidir. Bu kitap “muhafazakâr demokrat” düşüncenin istediklerini yapabilmek için önündeki engellerden birini yok etme olayının arkasındaki entrikaların sadece bir özetidir...” Çok doğru!
Örnek, Balyoz Davasının hazırlıklarının izini, taaa 1999 yılına kadar sürüyor. Bu benim için de yeni! O tarihte Gülen cemaatinin desteklediği Aksiyon dergisinde yayınlanan “Hain Eller İşbaşında” makalesinin, ilk işaret olduğunu anlatıyor. Tabii, aynı dergide, o zamanlar Bavulcu Baransu’nun da çalıştığı notunu düşerek! Bu bölümde, mahkemenin hiç bir zaman çağırıp dinlemediği, Tekirdağ cezaevinde tutuklu Orhan Aykut’un komployu açıklayan ifadesi de var.
Örnek, doğru bir saptamayla diyor ki, medya olmasaydı, Balyoz davası bir darbe girişimi olarak millete yutturulamazdı! Evet, düzgün bir medya olsaydı, bunun hazırlanmış bir komplo/ tezgah olduğu çok çabuk ortaya çıkardı! Tabii, Balyoz’un hazırlanması ve sürdürülmesi için, siyasetin emniyet ve yargı üzerinde de tam kontrolü şarttı... Örnek, buna da işaret ediyor ve Balyoz’un daha iddianame bile hazırlanmadan medyaya nasıl ve hangi başlıklarla (camiyi bombalayacaklardı gibi) servis edildiğinin öyküsünü anlatıyor..
Sonuç çıkartıyor Örnek: Sanıkların hiç biri böyle bir “darbe” fiilinden haberi yok.. Hiç bir tanığın sanıklar hakkında beyanı yok.. 36 bilirkişi tüm sahtekarlığı ortaya koydu.. 1957 tane sahtekarlık, çelişki vb belgelendi.. sanıkların tanık dinleme isteklerinin hiç biri kabul edilmedi.. sanıklar lehine çok önemli belgeler ise saklandı.. En kritik deliller kaybedildi.. (sayfa 500)..
Eylem yok, örgüt yok, iştirak yok, hukuki delil yok, adil yargılama yok, darbeyi önlemek diye bir eylem de yok..” Ne var peki?
Sadece bir komplo!
Ve 364 insan suçsuz yere 20 yıla varan cezalar aldı..
Şimdi, Yargıtay’da adalet var mı yok mu göreceğiz, bekliyoruz...
---15 Temmuz 2913 Pazartesi / Bilim ve Siyaset – Cumhuriyet

1 yorum:

  1. Tümü suçsuz... AKP yıkılacak...

    Semih Çetin ve Ali Türkşen’in kitaplarıyla birlikte Cambazı Bırak... Balyoz'a Bak muhteşem eserler…

    YanıtlaSil