Öne Çıkan Yayın 20 Mart 2012 yazım

Erdoğan’a Askeri Darbe?

Yoo hayır bu kez, başka bir “fantezi”i üzerinde düşünmeye çağırıyorum: Cemaat, denetlemeye başladığı TSK’yı, Erdoğan’a karşı kulla...

25 Mart 2015 Çarşamba

Üniversite, Sandık, Seçim, Hukuk, Saygı..

CBT Gündem, sayı 1461, 20 Mart  2015 

İstanbul Üniversitesi’nde, eski rektör Yunus Söylet’in makamından adeta kaçarak AKP’den milletvekilliğine soyunması ile, seçimler yapıldı. Hem de YÖK’ün baskın anlamına gelebilecek alelacele kararıyla. Sanki YÖK, muhalefete örgütlenme ve toparlanma zamanı vermemek gibi bir düşünceyle hareket etmiş gibi.
Yunus Söylet’in yardımcılarından, Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü’nden Mahmut Ak, YÖK’çe getirildiği Rektör Vekili olarak seçimlere katıldı. Belli ki YÖK ve hükümetin tercihi olarak... Zaten Cumhurbaşkanlığı makamı, hiç birini tanımadığını farzetsek bile, iki adaydan birinin imam hatip mezun olduğunu gördüğü an, tercihini ondan yana yapacağı açıktır. AKP iktidarının tercihi yıllarca böyle oldu.
Önceki rektörlük seçiminde de aday olan Raşit Tükel ve arkadaşları sürenin çok kısa olmasına rağmen hızlı davrandılar ve gerçekten başarılı bir sonuç elde ettiler. Bu kez oylarda öyle büyük bölünme olmadı, Akademia Tükel’in çevresinde toplandı ve 1202 oy ile (Mahmut Ak 908) sandıktan çıkan rektör adayı oldu!
***
Biliyorsunuz, 6 aday aldıkları oy sayılarıyla YÖK’e bildiriliyor.
YÖK bunlardan üçünü kendi tercihinee göre sıralayarak Cumhurbaşkanlığına bildiriyor.
Bu sıralamayı yaparken, kim en çok oyu almış kim en az oy almış pek dikkate almıyor. Kafasına göre, siyasi ve ideolojik tercihlerine, tabii en önemlisi listeyi göndereceği makamın isteğine göre bir sıralama yapıyor. En alttakini en üste çıkartabiliyor. En çok oyu alanı ikinci üçüncü sıraya koyabiliyor. Ama genellikle Cumhurbakanına, ilk sıradakini atayabileceği, “anlaşmalı”  temiz bir liste gönderiyor.
Temiz dedik de, aslında hak hukuk ve sandık bakımından, böyle hazırlanmış bir listeye temiz demek yakışmaz, kirli bir liste demek daha uygun düşer.
Rektör atama yasası ne yazık ki böyle hazırlanmış. Ulan demiş hazırlayanlar, ya en çok oyu alan rektör adayı bizim adamımız değilse, bizi desteklemiyorsa, üniversitelerdeki o kötü adamlar kafalarına göre bir isme en çok oyu verirlerse ne ederiz… Biz mutlaka kendi seçeceğimiz birisini rektör atamalıyız. En çok oyu almış falan filan, bırakalım bu masalı da, yasa bize istediğimizi atama yetkisi versin…
Anlıyorsunuz değil mi..
Rektör atama sürecinin, demokratik bir anlayışla, seçim yapmanın anlamı ve ruhu ile, sandıktan çıkan kişiye ve onu seçen kitleye saygıyla ilgisi yok.
Akademia’nın iradesiyle, tercihi ile, isteği ile ilgisi yok.
“Sandıktan çıkan” atanmadığı sürece, sandık bir numara.. oy, seçim numara, seçmen iradesi numara..
İşin kötü rengi, rektör atama yasasından başlıyor, YÖK’ün tercihleriyle devam ediyor, ve atamayı yapan makam ile noktalanıyor.
***
Hadi rektör seçimi yasası rezil.. O zaman YÖK bu yasaya değil, akadamik tercihlere uyma basiretini göstermeli.. Hadi diyelim YÖK uymadı, bu kez devletin en tepesindeki kişi, adil davranmalı, o diline yapıştırdığı sandıktan çıkan irade kavramının ruhuna sadık kalmalı ve kim sandıktan çıktıysa onu atamalı..
***
Böyle olacağını ummalıyız, istemeliyiz.. Bunun için diretmeli ve direnmeliyiz..
Bugüne kadar, sandıktan çıkan, ama kendi adamları olmayan kimi atadılar, sorusunu yöneltiyorsunuz. Evet bir örneği yok, ama örneği yok diye, bu durumu kanıksayamayız, kabul etmemeliyiz.. aksi tutumların hepsini reddetmeliyiz.
Oyları sandık dışı numaralar ile çaldırmayın. Sonuna kadar takipçisi olmalı atılan oyların. Eğer Tükel’i atamazlarsa, Academia ne yapacağını biliyor mu, bilmiyorum.
***
Ben bu komedi durumu değiştirmek ve üniversitenin iradesinin oylanmasını sağlamanın tek yolu olarak, rektörlük seçimlerini güçlü bir şekilde, Akademia’nın çoğunluk oylarıyla boykot etmenin en yararlı eylem biçimi olduğunu yazıp çizdim.
Akademia’nın katılmadığı bir rektörlük seçimi sonuçlarının ne kadar komik ve gülünç bir duruma düşeceğini görüyorum… Üzerinde ciddi hukuki yazıların yazılacağı ve uluslararası tartışma alanına taşınacağı bir durum. Bir hak ve hukuk mücadelesi verilmeden, bu iktidardan hiç bir şey alınamaz.
Umarım Tükel atanır..

H-DEĞERLERİNE GÖRE LİSTELER
Bilim insanlarının h yayın değerlerine göre yeni listesini bloğuma yükledim. http://orhanbursali.blogspot.com.tr sayfasında sağ aşağıda SAYFALAR segmenti altındaki iki ayrı başlıkta, h-15 ve üstü değere göre kadın bilimcilerin ve h-20 değerine göre tüm bilimcilerin listesini görebilirsiniz. Mehmet Doğan ve Mustafa Soylak’ın emekleriyle hazırlanan listeler yıl sonunda yeniden gözden geçirilecek ve yenilenecek.
***

Gelecek Cuma yeniden ve daha güzel bir dergide buluşmak umuduyla…

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder