Öne Çıkan Yayın 20 Mart 2012 yazım

Erdoğan’a Askeri Darbe?

Yoo hayır bu kez, başka bir “fantezi”i üzerinde düşünmeye çağırıyorum: Cemaat, denetlemeye başladığı TSK’yı, Erdoğan’a karşı kulla...

16 Şubat 2011 Çarşamba

Kahrolsun Muhalefet! (Balyoz’un Nedeni Üzerine-3)


Yüksek ve aşağı yargıda yapılan değişiklikler ve yargının tamamen iktidarın demir pençesi arasına sokulması ile;
*Balyoz tutuklamaları,
*son yılların en başarılı editoryal gazeteciliğinin özgün örneğinin sahibi arkadaşımız Soner Yalçın ve yöneticileri Barış Terkoğlu, Ayhan Bozkurt, Barış Pehlivan’ın gözaltına alınması ve OdaTV’nin basılması ve yayının duruldurulması,
*terör polislerinin vatandaşları yere yıkarak 15 dakika sorguya çekmesi,
*Denizli polisinin Başbakanı protesto edecekler gerekçesiyle gençleri gözaltına alması,
*ve göstericilere karşı büyük şiddet arasında bir paralellik kurmayan bir beyin, düşünen bir beyin değildir! Liboş kafa, Kuzum benim popoma değen bir şey yok henüz, rakımı içiyorum, hele onu elimden alsınlar, o zaman bakarız... diye düşünür.
Oğlum Türkiye yıkılıyor, sen ise rakının derdindesin!
Biri oradan diyor ki, kimin yaşam tarzına karıştık!...
Diğeri, iyi polis gösterisi içinde olanı da, yıldırım hızına gerekçe gösteriyor: Adaletin tecellisi için... İşin özünü baypas ediyor:
Adaletin gerçekleşmesi için, adaletin bütünüyle iktidarın demir pençesi altına girmesi gerekiyor demek ki!
En iyi adalet, iktidarın pençesindeki adalettir!
Yeni yasa yargıca da güvence veriyorlar: Korkma, yürü, vereceğin bütün kararların arkasında ben varım ve devlet var, sana hiç bir şey olmaz..
Bu, faşist düzen hazırlığının, faşist düzenin yargıçlara siyasi teminatıdır, yargıçların vicdanlarını boşlatmaktır. Diktatörlük düzeninin hukuk düzeni hazır..
Bir aptal soruyor: Bu ülkede hiç mi iyi bir şey yok!
Evet, bu ülkede hukuk yoksa, hukuk iktidarın pençesi altına alındıysa, hiç iyi bir şey yoktur! Zerresi yoktur!...
***
OdaTV neden basıldı? Çünkü, sahtekarlıkları ortaya çıkartan bir muhalefet odağı idi! Son yayını, “Ergenekon”da yargılanan Yarbay Mustafa Dönmez’in evinin yakınındaki “Zır Vadisi” baskını olayı ve orada “bulunan” silahlarla ilgili video görüntüleriydi. Kazıda “ele geçen” Türkiye’de olmayan bir silah kıyamet koparmıştı, suikast silahı diye.. Anlaşıldı ki, baskından iki gün önce polisler bu silahla ilgili Amerikalılardan eğitim almışlar! Baskın yerinde 5 tane Amerikalı istihbaratçı var! Kazı yerine silahlar en çok iki gün önce konmuş!
Dönmez’in Ordu’da cematçileri faş eden bir isim olduğunu öğreniyoruz! Komplo ile intikam alınıyor!
Ordunun kuyusu kazılalı çok olmuş da Genel Kurmayın haberi yok!
Ne demiştik hep? Bu aynı zamanda bir Amerikan operasyonudur!
Pensilvanya ve iktidar ile birlikte, Ordu’nun başına bir Pensilvanyalıyı veya Başimamı oturtmak amaçlıdır!
***
Ayrıca Genel Kurmay’dan dünkü sorulara bir yanıt bekliyoruz!
Balyoz davası ile ilgili bir araştırma yaptınız mı? Yaptınızsa ne sonuca vardınız? Kamuoyunun vicdanının tatmini için, davanın biteceği 10 yıl sonrasını mı bekleyeceğiz?
Dün, tıpkı birinci Balyoz’da olduğu gibi, yapılan tutuklamaları haklı göstermek amacıyla, yine yandaş gazeteye “flaş haberler” pompalandı! Bir adamlarını itirafçı olarak “faş etmek” zorunda kaldıkları anlaşılıyor.
Bu kez, “Balyoz”un, Ankara’ya Genel Kurmaya tırmandırıldığını görüyoruz..
Balyoz için kullandıkları gazeteci kılığındaki “alet”, sıranın genel kurmay başkanlarının tutuklanmsına geldiğini haber veriyor!
***
OdaTV, bütün muhalefetin susturulmaya çalışıldığının yeni bir belgesidir.
Kaç yıldır “medya üzerinde” çalışıyorlar?
Kılıçdaroğlu, Pazar günü çok açık seçik konuştu: Bu yargı düzenini kurduktan sonra, önce bizi alacaklar, sonra da siz gazetecileri..
Hayır, önce gazeteciler gidecek..
Sizin alınışınızı ise haber verecek kimse kalmayacak!
Gazetecilik için iki yol gösteriyorlar: Ya susacaksınız.. Ya susacaksınız!
Kahrolsun Muhalefet!
-15 Şubat 2011, bilim ve siyaset, Cumhuriyet

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder