Nihat
Ergün,
eski Sanayi ve Teknoloji Bakanı, Erdoğan’ın Anayasa’yı askıya/ beklemeye
odasına almasına, “Türkiye’nin yönetim
sistemi fiilen değişmiştir” sözlerine, “bu
toplum tarafından kabul görmez, çok tartışma yaratır, çok kırılmalara
kutuplaşmalara yol açar” diye karşı çıktı.
RTE gerçekten yönetim sistemini fiilen
değiştirmiş durumda. Başbakanlık koltuğunu da adeta gasp etti. Bugünkü
konumlarını RTE’severliklerine maddi manevi borçlu olanlar, “bu normaldir, zaten demişti seçilmeden önce, ben alışıldık Cumhurbaşkanı
olmayacağım diye; halk tarafından seçildi, yapacak bir şey
yok, bunu kabul edeceksiniz” diyorlar.
Peki Anayasa? Ona da yanıtları var: “Bunu da Anayasayı Erdoğan’a göre
değiştirmeyenler düşünsün..”
Ama hızla işin sonuna geliyoruz, şunun şurasında
12 gün var.
***
Davutoğlu, uçakta Arınç’a ellerindeki son anket
sonuçlarını göstererek gaz vermiş, “276’yı
buluyoruz” demiş. Arınç da bunu ilan ediyor. Acaba seçim sonuçları Arınç’ı
yalanladığında ne diyecek? “Ben
Davutoğlu’nun yalancısıydım” mı?
AKP tek başına iktidar olamıyor. Yüzde
40’ın altına inme olasılığı var. Sonar
“yüzde 40.5” diyor AKP için. Her ne kadar, ciddi
araştırmalarıyla tanınan Andy-Ar yüzde
42,6 oy oranı bulmuş olsa da, yanılma paylarını dikkate alacak olursak, diyelim
Andy-Ar yüksek, Sonar da düşük bularak yanıldılar. AKP’nin oyu 41 civarındadır
ve milletvekilliği sayısı üç aşağı-üç yukarı oynar.
Seçim sonuçları Sonar’ın bulgularına yakın
gerçekleşirse, AKP’nin 40’ın altına inme olasılığı gündemdedir.
Uzun
kollar budanacak gibi
Bu seçim sonuçları, RTE’nin,
Cumhurbakanlığı yetkileri dışına taşan çok sayıda kolunu kanadını kırar.
RTE, bir koalisyona gidilmesi durumunda,
yetkilerinin zaten sınırlanmış olacağını gördüğü ve bildiği için seçim
tekrarını zorladı. Bu seçimler aslında, RTE için yapılıyor; sonuçları
itibariyle de, bir koalisyon kurulacak ve RTE istemediği sonuçla karşılaşacak.
Fakat RTE, koalisyon durumunda bile, ülke
ve hükümet için “sorun olmayı” sürdürebilir. En azından bir süre daha. En büyük
tehlike, RTE’nin devlet kurumlarını bölmesidir. RTE’ye bağlı - hükümete bağlı
kurumların ortaya çıkması gibi.
Mesela MİT kime bağlanacak? Yasalar MİT
başbakanlığa bağlıdır der. Çünkü hükümet ülkenin en büyük icracı
kurumudur. Ama MİT fiilen KaçakSaray’a bağlı gibi. Örtülü ödeneği paylaşarak,
fiilen ülke yönetimini idare ediyor. Bir koalisyon bunu değiştirir.
Cumhurbaşkanı pek çok alanda imza
yetkisini, istemediği kararlarda kullanmak istemeyecek.
RTE’nin tek adam yetkileri, yarattığı
fiili durumdan ileri geliyor, devlet ve kurumlarıyla birlikte sivil hayatta da
bir boyun eğme durumu yaratıyor. Sınırlandığı anda, müdahaleleri de, karşılık
bulmakta zorlanacak, budanacak ve herkes biraz normallik kazanacak. Bu tüm Türkiye için bir umuttur.
AKP dahil.
AKP
Nasıl Kurtulur?
Nihat Ergün, AKP içindeki rahatsızlıkları
dışa vuran insanlardan biri, epeydir,. Yazdığı kitapta da.
Yazılarını dürüstlükle kaleme alan Levent Gültekin, İslamcı kanadın içinden
gelip de rezaletleri görünce isyan eden ve bayrak açan yazardır. Bugün TV’de
şöyle diyordu:
“Benim Tayyip Bey'e söylemekten utandığım sözleri
yeminle söylüyorum AKP'de Genel Başkan Yardımcısı düzeyinde bir yönetici bana
söyledi. 'Sen Tayyip Bey'in yanlış yaptığını zannediyorsun. Tayyip Bey ülkeyi
bölmeye çalışıyor, siz farkında değilsiniz. Ben kurtulmaya çalışıyorum' dedi.”
AKP, RTE’nin vasiliğinden kurtulacağı
döneme hazırlanıyor. Bu dönem seçim sonrasıdır. Çok şey olacak. Mesele gelip “AKP nasıl kurtulur”a dayanacak ve bir
iki denemeden sonra kurtarıcı bulunacak.
Orada bir adam var sadece.. Ama AKP’de
binlerce adam var, gelecekleri siyasi kariyerleri kurtulmayı bekleyecek.
Siyaset böyle bir şey.
19 Ekim 2005 Pazartesi / Bilim ve Siyaset – Cumhuriyet
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder