Öne Çıkan Yayın 20 Mart 2012 yazım

Erdoğan’a Askeri Darbe?

Yoo hayır bu kez, başka bir “fantezi”i üzerinde düşünmeye çağırıyorum: Cemaat, denetlemeye başladığı TSK’yı, Erdoğan’a karşı kulla...

28 Nisan 2014 Pazartesi

“Muhalefet Yok ki” Politikası

AKP’lilerin durmadan beyin yıkadıkları bir söylem var: İktidar karşısında muhalefet yok ki! Adam gibi muhalefet olmasını biz de istiyoruz, ama nerdeeee! Bu CHP’den adam olmaz... Hangisinin ciddi bir projesi var... Procesi olmayan partiye bu millet oy vermez kardeşim..
Kasıtlısından gerçekten bunu inanarak söyleyene kadar, papagan gibi beyin yıkıyorlar televizyonlardan tutun gazete köşelerine, millete atılan nutuklara kadar.. Adama bakıyorum, bir iktidar beyinsizi, ama nerede projesi muhalefetin diyor..
Aslında muhalefet saflarında da bundan son derece etkilenenler var. Buna göre CHP hiç bir şey yapmıyor, ortaya koymuyor, bu nedenle de milletten yüz bulamıyor.. CHP bi sokağa dökülse, millet peşinden yürüyecek ama ortada parti de yok lider de..
Peki bu söylemin amacı ve doğruluk payı ne? Gerçekten de CHP örneğin hergün bir proje halkın önüne koysa, halk da bunu beğense, önümüzdeki genel seçimlerde seçilip iktidara gelebilir mi?
Ben “parti politikacısı” değilim, koşulların eğrisi doğrusu neyse anlamaya ve yazmaya çalışırım. Köşenin de adı “bilim ve siyaset”.. Yukarıdaki suya tirit laflar sinirime dokunuyor artık..

“KARŞIMIZDA KİMSE DURAMAZ”
Muhalefet ve projeleri yok ki millet oy versin”in içine bakınca, leş gibi iktidar propagandası kokusu geliyor. Milleti de buna inandırıyorlar: Kardeşim iş yapıyorlar, muhalefet de laf yapıyor- işi engellemeye çalışıyor..
Yoo hayır, bu yazdıklarımdan, CHP ve MHP gerekeni mükemmel yapıyor düşüncesini taşıdığım sonucu çıkmasın.. İktidarın yaydığı propaganda başka, muhalefetin gereğini yapıp yapamadığı başka..
Bu suçlamayı yapan yandaşlar, AKP’nin “ne büyük parti” olduğunu, onun karşısında hiç bir ciddi partinin tutunamayacağını, hiçbirinin de zaten bir iş yapma potansiyeli ve niyeti bulunmadığını yayıyor.. Yani, muhalefeti durmadan itibarsızlaştırma! En tepedeki zat da zaten bu aşağılama politikasını, Kılıçdaroğlu için günde beş posta, SSK müdürü- memuru, CHP müdürü hitabıyla sürdürüyor...
Muhalefette boşluk var, keşke ciddi bir muhalefet olsa, diyen yandaşlara artık ben de, “neden bir de muhalefet partisi kurmuyorsunuz, bunu da en iyi siz yaparsınız” diyorum.. Dahası: iktidarın pek çok projesi o kadar ülkeyi batırıyor ki, bunlara karşı muhalefet etmek ve iyisini göstermek bile başlı başına bir muhalefet biçimidir..

CHP ÜÇÜNCÜ KÖPRÜYÜ ÖNERSEYDİ..
Gelelim muhalefete...  2011 seçimlerinde CHP’nin gerçekten bir “yapmak istedikleri listesi” vardı. Proje demiyorum, çünkü iktidarın ağzında bu sözcük, kusturacak biçime geldi.
CHP’nin Aile Sigortası, özgün ve iyi hazırlanmıştı.. Ama “procen nerede” diyen kötüleme papağanları da bu kez “parayı nereden bulacaksın, kaynağını açıkla” diye ötmeye başladı. Yine CHP’nin emekliler için intibak yasası önerisini seçimlerden sonra AKP uyguladı.. Emeklilik maaşıma da bu sayede 300 lira zam geldi! Teşekkür CHP!
2011 seçimlerine CHP herhalde hayatının programı ile girdi! Ama aldığı oy %25,9 oldu.. Daha iyi anlatabilseydi, diyelim ki 1 puan daha fazla alabilirdi! Peki CHP diyelim ki AKP yerine, üçüncü köprü, kanal, Marmaray gibi projeleri geliştirse ve halka sunsaydı.. Acaba iktidar olabilir miydi?! Hadi biri bana bunun için “evet” desin!
CHP’ye esas olara  sokak muhalefeti”ni önerenler var. Evet, çok iyi hazırlanmış, tematik büyük gösteriler tabii ki yapılabilir. Ama ne kadar ve nereye kadar.. Her türlü gösterinin zamanı, yükselişi, düşüşü var. Sanki işler normal gidiyor gibi görünen zamanlarda, sokağa dökeceğiniz yüzbinleri bulamayabilirsiniz. Bizim için hiç bir şey normal gitmiyor olan, büyük bir çoğunluk için henüz normal gibi gidiyor olabilir..

YEREL SEÇİMLERE ELEŞTİRİ
CHP’yi yerel seçimler üzerinden eleştirmeliyiz. Genel seçim havasında geçse de, adı üzerinde, insanlar belediye başkanı seçiyor! CHP’nin, ortaya dökülen rüşvet ve yolsuzluk davasından yararlanmaya yönelik Kılıçdaroğlu politikasını eleştirmenin fazla bir anlamı yok..
Ama yerel yönü unutuldu.. Kılıçdaroğlu bunu yaparken, adayların kampanyalarını yerel sorunlara, halkla bire bir ilişkilere odaklanması, ve bunun da çok güçlü bir kampanya olarak yürütülmesi doğru olurdu. Yer yer yapıldı..
Ama uzaktan görüldüğü kadar, adayları-meclis üyelerini belirleme oyunları, son ana kadar açıklanmayan adaylar, garantili seçim yerlerinde büyük numaralar da, CHP’yi bana göre resmen geriletti.. Klasik bir CHP manzarası! Açıklasanıza en az bir yıl önceden adaylarınızı, ve onun çevresinde alabildiğine örgütlenmeyi.. İzmir’in hesabını birileri verir mi, vermez mi..
Seçim öncesi en çok üzerinde durulan “bütün sandıklar kontrol altında, sandıklarda duracakların hepsinin isimleri belli, kuş uçmayacak” açıklamaları da önemli ölçüde palavra çıktı.
Yerel seçim sonuçları, başarısızlıktır..
AKP’nin de 2 milyon seçmen kaybı önemli bir başarısızlık ve önemli bir duyarlığın göstergesidir..
Ama iktidarda olmanın ve ülke koşullarının dinamikleri, seçimlere en iyi hazırlanan muhalefeti bile iktidar yapmaz, yapmayabilir..
Bunu da yazacağım..

---28 Nisan 2014 Pazartesi / Bilim ve Siyaset – Cumhuriyet

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder