Öne Çıkan Yayın 20 Mart 2012 yazım

Erdoğan’a Askeri Darbe?

Yoo hayır bu kez, başka bir “fantezi”i üzerinde düşünmeye çağırıyorum: Cemaat, denetlemeye başladığı TSK’yı, Erdoğan’a karşı kulla...

21 Eylül 2016 Çarşamba

Türkiye’de büyüyen, gelişen ana bir şeyler var, ama ne? (Teknoloji, ekonomi, cami)

Camiler göğü deler, yüksek teknoloji yerlerde sürüklenirken..

Ne diyor iktidar sahipleri sık sık: Avrupanın zengin büyükleri yılda yüzde bir veya sıfır büyüme ile yetiniyorlar, biz ise yüzde 3-4 büyüyoruz
Ülkenin gelişmesini, zenginleşmesini, refahın artmasını kim istemez?
Ama iktidar sahipleri bunu beceremedikleri zaman da kendilerinden beklenen doğru şeyler söylemektir. Mesela, “yüzde -3-4 büyüyoruz ama adam başına milli gelirimiz artmıyor, hatta düşüyor..” demelisiniz. Ekonomi geriliyor! İnşaat ile gidebileceğiniz sınırlara 4-5 yıl önce vardınız, oradan bir zenginlik-büyüme yaratmaya çalışıyorsunuz, ama boşuna kürek çekiyorsunuz. Aşağıda son 6 yıllık iktidar fotoğrafı var, Kişi Başı Milli Gelir ve Gayri Safi Yurtiçi Hasıla (*)

YIL   KBMG        GSYH
2010 10.079  $     735.8 milyar $
2011  10.469 $      773.9 milyar $
2012  10.504 $      786.2 milyar $
2013  10.782 $      821.9 milyar $
2014  10.404 $      800.1 milyar $
2015  9.261 $       719.9 milyar $
Yüzde 3-5 büyüyorsunuz ama kişi başı milli gelir yoksullaşıyor (Siz hala 5 çocuk yapın diye öğütleyin)
Hesap kitap ve sonuç şu: Türkiye bugün 400 milyar dolar borçlu olarak bugünkü büyüklüğe ulaştı. Türkiye bir ‘yoksulluk tuzağı’nda. Bunu nasıl aşacaksınız?
Mesela, neden Türkiye’nin aşağıdaki tablosundan bahsetmiyorsunuz ve Türkiye’nin refah artıının ancak bu tablonun geliştirilmesine bağlı olduğunu söylemiyor ve bir kurtuluş mücadelesine çağrı yapmıyorsunuz? (Bilimi, eğitimin ilk kademesinden itibaren geliştirmek zorunda olduğunuz için mi?)

İmalat Sanayi İhracatının Teknolojik Dağılımı (%):

Türkiye          G.Kore           Meksika         İsrail   ABD
Yüksek Teknoloji        3.2                   31.0                 31.8                 29.8     33.9
Orta Yüksek Tek.       30.6                 33.0                 42.6                 26.5     37.2
Orta-Düşük Tek.        38.1                 30.6                 13.4                 10.3     14.8
Düşük Tek.                 28.1                 5.4                   12.2                 33.3     14.1
Kaynak: OECD veri tabanı. Türkiye için veriler 2008 diğer ülkeler için 2009 yılına ait. Fakat Türkiye için değişen bir durum olmadığına inanın.

Tablo, büyük değer üretemeyen, ileri-yüksek teknolojik bir yapıya hiç sahip olmayan, düşük teknolojilerle idare etmeye çalışan bir ekonomi yapısı ve iktidarın da bu durumu değiştirecek bir politika izlemediğini gösteriyor.
Ama, Büyük Türkiye propagandasından geçilmiyor. Yukarıdaki tablo, büyük mü küçük mü olduğumuzu gösteriyor.

Büyüyen cami sayısı ve nüfus
Ama büyüyen başka bir şey var (nüfusun yanısıra): “10 yılda 8.985 minare göğü yükseldi.” Hürriyet bu başlığı övünerek mi atmış yoksa, cami sayısı ile uzaya gidiyoruz mu demek istemiş, bilemedim!
Diyanet açıklamış. Onların derdi, başka bir şey olabilir mi? Gelişemeyen bir Türkiye’de kendi varlıklarının büyüyeceğini mi düşünüyorlar?
Biz yüksek teknoloji üretimi neden artmıyor diye soruşturuyoruz, bunun nedenini bir başka haberde daha görüyoruz: Işık Kansu, geçen günkü yazısında Eğitim-İş’in araştırmasına yer vermişti: 2012-2013’te 1099 olan İmam Hatip ortaokullarının sayısı bu yıl iki kat artarak 1900’u aşmış. Milletin okullarını zorla imam hatipleştirme politikasıyla, ülkeyi daha çok Ortadoğulaştırıyorlar.

İnsan eksik doğan canlı
Türk Toplumu zamanın ve dünyanın neresinde?” başlıklı yazıyı okurken (**) ilginç bir söz buluyorum: “İnsan eksik doğan bir canlıdır: Bu eksikliğini eğitimle tamamlar” –Van Bolk-.
Acaba, temel sorunumuz sakın bu eğitimin çağdaylık ve eksikilğinden kaynaklanıyor olmasın? Tabii iktidardakileri de kastediyorum.. Yazının sahibi Halil İbrahim Ülker sorular sorarak ve “hayatı basitleştirmişiz” diyerek, “yeterince eğitilmemiş insanların bu küre üzerinde yaşayabilmeleri ciddi şekilde zorlaşmaktadır” diyor.
Bu saptamayı şöyle genişletelim: çağdaş, doğaya ve insana dost üretim ve teknolojilere geçemeyen ülkelerin varolma, bağımsız ve özgür olma şansları hiç oymayacaktır. İmam Hatip okulları, dini eğitim ve göğü delen cami inşaatlarıyla gideceğiniz bir yer yoktur.
Ne yapacağız?

DIŞ POLİTİKA NOTU: ABD, Suriye’yi vurdu. Hata yaptıklarını söylediklerine mi inanacağız? Bu Suriye’ye parçalama niyetlerinin (CİA başkanı açıklaması) dışa vurumu ve mesajıdır. Anımsatayım: Bizim gemilerimizi de Eğe’de vurmuşlardı, tabii kaza ile
---
 (*) Raif Bakova, Herkese Bilim Teknoloji, sayı 25, 16 Eylül 2016
“Neden hepsinin birer “Tarık Akan Okulu” yok.”
 (**) Herkese Bİlim Teknoloji, sayı 25..
20 Eylül 2016 Salı / Bilim ve Siyaset – Cumhuriyet


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder