Öne Çıkan Yayın 20 Mart 2012 yazım

Erdoğan’a Askeri Darbe?

Yoo hayır bu kez, başka bir “fantezi”i üzerinde düşünmeye çağırıyorum: Cemaat, denetlemeye başladığı TSK’yı, Erdoğan’a karşı kulla...

8 Ağustos 2024 Perşembe

Millet oyunu geri alır mı? Veya radikal dönüşüm mü?

 Orhan Bursalı

Orhan Bursalıobursali@cumhuriyet.com.trSon Yazısı / Tüm Yazıları

Millet oyunu geri alır mı? Veya radikal dönüşüm mü?

22 Nisan

Ekranlarda ve tartışmalarda bir konu var, pek de siyasetin ve milletin davranış biçiminin ruhuna uygun olmayan: AKP’ye oy veren seçmenler, aslında AKP’ye tamamen sırtlarını dönmediler, kendisini toparlasın diye sadece bir uyarı işareti verdiler. İlk seçimde geri dönme olasılıkları var. Bunlar arasında sandığa gitmeyen AKP seçmeni var, CHP’ye de oy verenler var ama seçime katılmamayı tercih edenler çoğunlukta.

AKP’liler hele bu yorumu çok seviyor! Çünkü yedikleri büyük haltlara rağmen milletin kendilerinden asla vazgeçmeyeceklerine ve saltanatlarını sürdüreceklerine kesin inanıyorlar. Öyle mi?

20 YILLIK YÖNETİME NOKTA

Bir kez yolculuğa çıkan ve başka partilerde soluk alan seçmenin oyu genellikle geri dönmez, artık bir yolculuğa çıkmış sayılır. Buna deneysel yolculuk da diyebilirsiniz. Seçmen AKP’yi çok denemiştir, beş yıldır hayatı daha kötüye gitmiştir, onların adam olmayacağını özellikle son bir yıl içinde görmüştür ve oyunun rengini değiştirmiştir.

Ayrıca bu iktidarın omuzlarına yıktığı ağır yükün daha iki yıl süreceğini görmektedir, belki de hiçbir umudu kalmamıştır. 20 yıllık AKP macerası bence noktalandı görünüyor.

Millet CHP’ye yöneldiyse bunun sonuçlarını almayı bekler.

Dört yıl boyunca iyi ve kesintisiz bir parti yönetimi, yerel yönetimlerin başarısı, sadece oy veren değil vermeyen seçmenle de sıcak ve yeni bağlantılar, CHP’nin sosyal demokrat yönetiminin ne demek olduğunu pratikte gösterme becerisi, seçmeni bağlayacaktır. Daha başka bir ekonomi daha başka ve halkı gözeten bir yönetim biçimi ile tanışılmıştır ve tanışılacaktır.

Öyle umuyoruz!

SEÇMEN DAYANIŞMASI

Seçim sonuçlarının hiç tartışılmayan bir yönü daha var. Seçmenin hiçbiri birbirine bakarak oyunu değiştirmedi. Yani benzer düşünceleri gelip bir başka nehre aktı. Veya zaten oluşmakta ve akmakta olan nehirle buluştu.

Hepsi baktı ki “Ooo benim gibi düşünen milyonlar var, o halde doğru karar vermişim.”

Bu kolektif bir davranış biçimini ortaya çıkardı.

Bunun toplumsal ifadesi bir kitlesel dayanışmanın ve görüş birliğinin varlığıdır.

Bu durumun tek tek seçmende etkisi büyüktür, bir bütünsel davranışın parçası olmuştur ve seçmende kendine güven yaratmıştır: Yalnız değilim, iktidarı değiştirme iradesine ve gücüne sahibim... Kötü yönetimi cezalandırabilir ve alaşağı edebiliriz, iktidarın istediği gibi kandıracağı ve yönlendireceği köleleri değiliz. Biz Cumhuriyetiz...

Sokak röportajlarına bakıyorum, artık daha güvenli ve üst perdeden sesler duyuyorum. Burada bir kitle psikolojisinden de söz ediyorum. Sosyal psikologların alanına girdim, kusura bakmasınlar!

CİDDİ YOL AYRIMI

Ben seçmende ve ülkede radikal bir dönüşümü görme eğilimindeyim.

Ülkelerin hayatlarında çok ciddi yol ayrımları vardır.

Büyük ekonomik çöküş, kitlesel yoksulluk ve umutsuzluk da bunlardan biridir.

Bu yol ayrımında yurttaş, radikal ve yeni bir yola girmiştir.

CHP, seçmenin anlayacağı bir dille sosyal demokrat ilkeleri tek tek anlatabilmelidir: Dayanışma, namusluluk, sözünde durma, saydamlık ve halkın iyilik sağlığı ve mutluluğu için her şey.

CHP’nin AKP’yi alaşağı eden dinamiklerin hepsini tersine çevirmesi yeterlidir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder