CBT Gündem, Sayı 1474, 19 Haziran 2015
Telefonda Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Sabri Gökmen..
Geçen sayımızda, üniversitenin Sosyal Bilimler Enstitüsü’nde “Astrolojik kişilik ve örgütsel bağlılık arasındaki
ilişki” başlıklı yüksek lisans tezi üzerine yayınımız için arıyor. Tezin
yazılış amacının “insan kaynakları
departmanı çalışanlarına astroloji bilgisinin verilmesi veya astroloji eğitimi
aldırılması” olarak ilan edildiğini belirtmiş ve bilimsel bilgi yerine fal
bilgisi ile işyerlerine insan alınmasının bilimle ne ilgisi olduğunu sormuştuk.
Rektör Bey, böyle bir yüksek lisans
tezinden yayınımız nedeniyle haberdar olduğunu belirtiyor. YÖK Başkanı da
aramış kendisini. Üniversitede, Sosyal Bilimler Enstitüsü’nde yapılan tezleri
rektörlüğün denetimi gibi bir durumun söz konusu olmadığını belirtiyor.
Astrolojiye, bilim tarihinde astronominin ele alınması sırasında bir konu
başlığı olarak yer verilebileceğini söylüyor. Bize de teşekkür ediyor. Gerekeni
yapacaklar!...
***
Daha sonra da YÖK Başkanı Prof. Yekta Saraç aradı. Aydın
Üniversitesi’yle de konuştuğunu ve her iki üniversiteden bu saçmalığa son
verilmesini istediğini belirtti. Yekta Bey ile sohbetimiz vardır.
Üniversitelerde tez ve sertifika derslerini izlemediklerini, bu alanlarda özerk
olduklarını belirtti ve “müdahale etsek işte YÖK’ün merkeziyetçiliği diye eleştiriliriz..” dedi. Ben de “aman
kontrol etmeyin, bırakın üniversiteler özgürce davransın, yıldız falcılığı gibi
uç noktalarda zırvalıklar ortaya çıkıyor zaten, o zaman gereğinis yaparsınız..”
dedim.
Eğer bir bilimsel denetim olacaksa, üniversitelerde
bu işle görevli kurulların olmalı; üniversite çatısı altında verilecek dersler,
sürekli eğitim konuları, yüksek lisans ve doktora konuları salt “bilimsel mi”
açısından bakılabilir. Veya bu bölümlerde yapılabilir. Tabii bir yardımcı
doçentin yıldız falcılığına “tez babalığı” yapması, ciddi bir akademik kalite
sorununa işaret ediyor. Acaip ve görülmemiş bir hızlı üniversiteleşme ve buna
bağlı olarak çok hızlı akademik personel yetiştirme ve atama dayatması, nitelik
yerine nicelik meselesini önplana getiriyor.
Burada şüphesiz ki üniversiteyi bitirmiş
bir öğrencinin, yıldız falcılığını “bilimsel bir kategori” olarak sanması da
var. Hocasına itiraz etmemiş, hocam böyle
bir işe kalkışmayalım, dememiş... İÜ’de bilim ve teknoloji gazetecilği
üzerine seçmeli ders verdiğim yıllar önce bir dönemde öğrencilerle bu falcılık
üzerine tartışmıştım. Bunun bilimle ilgili olmadığını belirtmiş, gazetecilik
faaliyeti içinde böyle bir alana yönelmek isteyenlere itiraz etmiştim. Söylediklerime
bıyık altından gülen öğrenciler vardı!
Ülkemizde durum budur!
***
’Yeni Nesil Biyo-Yapay
Pankreas Membranı
Şimdi bir haberi
paylaşıyorum: “Diyabetten, pankreas kanserine kadar birçok
hastalığa çözüm olan biyo-yapay pankreasın karşılaştığı sorunlara çözüm, Türk
bilim insanları Nihan Nugay ile Turgut Nugay’dan geldi. Yapay
pankreasın geçirgenlik sorununu, geliştirdikleri yeni yöntemle çözdüler ve
ABD’de de patentini aldılar. Boğaziçi Üniversitesi Kimya Bölümü / Polimer
Araştırma Merkezi öğretim üyeleri olan Nugay’lar, Prof. Dr. Mükerrem
Çakmak ve Prof. Dr. Joseph Kennedy ile birlikte başlatmışlardı bu süreci.
Uyudu
Uyandı ve Dünyaya Günaydın dedi
Hiç
beklenmedik bir anda, kendisine öldü gözüyle bakılırken, hey ben
buradayım dedi. Kuyrukluyıldız üzerinden haber veriyordu Philae!
12 Kasım 2014’te uzay aracı Rosetta’nın iniş modülüydü. Philae, kuyrukluyıldız
67P/Churyumov–Gerasimenko’ya inmiş, 3 gün sonra da güneş bataryası bitmiş ve
susmuştu. Bulunduğu yer bir tepenin yamacıydı ve güneş almıyordu. Bilim
adamları yine de bekliyorlardı bir haber, Güneş ışınlarıyla mutlaka
karşılaşacaktı, 7 ay sonra müjde geldi Twitter hesabından: “Merhaba Dünya, beni
duyabiliyor musun?”
Avrupa
Uzay Ajansı ESA 10 yıllık bir uzay sehayatı sonucunda Mart 2014’te Rosetta’yı
kuyrukluyıldızla buluşturmuştu ve bu insanlık tarihinde bir kuyrukluyıldıza
yapılan ilk inişti.
Kuyrukluyıldız
üzerinde uyanan Philae bakalım başka ne haber gönderecek bizlere.. Bu olay,
insanoğlunun uzayı bir örümcek ağı gibi örmesinin yeni bir aşamasıdır.
Gelecek
Cumaya kadar hoşçakalın!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder