Öne Çıkan Yayın 20 Mart 2012 yazım

Erdoğan’a Askeri Darbe?

Yoo hayır bu kez, başka bir “fantezi”i üzerinde düşünmeye çağırıyorum: Cemaat, denetlemeye başladığı TSK’yı, Erdoğan’a karşı kulla...

5 Eylül 2013 Perşembe

Suriye: Yapılacak Tek Şey Var


İç savaşın ve ölümlerin durmasını mı istiyorsunuz? O halde yapacağınız tek şey vardır: Köktendincilerin ve muhaliflerin arkasından desteğinizi çekin. Muhalefetle (El Nusracıları değil) Esat’ı toplantıya çağırın.. Esat, dünya demokratik kamoyunun gözetimde seçimlerin yapılacağını açıklasın...
Bu işi bitirin...
Yoo hayırsa, bu en sıradan sokaktaki insanların düşündüğü bu en akli ve hakkaniyetli çözümle sizin bir ilginiz yoksa, zaten barış falan istemiyorsunuz demektir... Savaş istiyorsunuz, kan dökmek ve içmek istiyorsunuz.. İnsanların öldürülmesi aslında ve esasında hiç birinizin zerre kadar umurunda değil..
Irak’da ayda hala 1000 ölüyor.. Irak’ı bu hale kim getirmişti, pardon ama.. Irak’a hangi bahane ile saldırmıştınız? Pardon ama.. sizlere barış yanlılarının, savaş karşıtlarının okkalı bazı diyecekleri var, kulaklarıma fısıldayıp, mesaj atıp duruyorlar, ama burada yakışık almaz..

Obama, ABD’nın önceki beyaz şeflerinden farklı olmadığını gösterdi.. ha beyaz ha siyah.. Norveç, utanmadan Nobel Barış Ödülü verdi.. Obama’da utanma olsaydı, bu ödülü daha o zaman almazdı, yahu derdi ben bir dünya hegemonyacılığı kovalayan bir sistemin başındayım, şimdi bunu alırsam ayıp olur, bu sistemin yarın ne yapacağı, beni nasıl kullanacağı hiç belli olmaz!..
Dünkü konuşmasına baktım, “Nobel’i hakketmediğimi o zaman söylemiştim” demiş.. Ama cebine de koymuş, şimdi ilk sadırı emrini verdiğinde Nobel’i de Norveç’e gönderecektir, demek!
Peki Obama Senatör iken 2003’te Irak Savaşına neden karşı çıkmıştı? Muhalefette olduğu ve Başkan olmadığı için mi?
Norveçliler neden Nobel verdi? Verirsek elinin kolunu bağlarız, savaşmaz diye aptalca bir düşüncenin peşine takıldıkları için mi?
***
Kimyasal silah, tamamen bahaneniz..  Siz emperyalistler ve işbirlikçileri, bütün savaşlar için bahanelerinizin her zaman sepetinizde bol miktarda var olduğunu tarihsel olarak da güncel olarak da biliriz.
Henüz BM raporu bile açıklanmadı, kimyasal silah kullanıldıysa, bunu kimin kullandığını da  kanıtlamalısınız.. Ama, uluslararası haydutluk için size kanıt değil bahaneler gerektiğini hep biliriz.. Sizin “inanmanız” yeterlidir. İnanç konusunun, asla kanıta gerek duymadığını da dünya alem bilir..
Doğan Kuban diyor ki yarınki Cumhuriyet Bilim ve Teknoloji’deki makalesinde:
Öldürmek için bu kadar yalan söylemeyi insanlara kim öğretti?.. ‘Esad 200 Suriye’li muhalifi öldürdüyse biz de 2000 tane Suriye’liyi bombayla öldürüp onun kentlerini yıkalım,’ denebilir mi? Burada 2000 kişi öldürmek önemli değil de, gaz kullanmak mı daha önemli oluyor?.. Adamı gazla öldürmekle bomba ile parçalamak arasında nasıl bir insanca fark var? 2000 kişiyi füzeyle öldürünce bu uluslararası adalet mi olacak?..”
***
Peki Recep Tayyip Erdoğan’ın ve medyadaki ‘Amerikancı müslüman yandaşları’nın, Müslümanlarla derdi ne?
İkinci Dünya Savaşı’ndan hemen hemen sonraki bütün savaşların, Batı’nın İslam Dünyasına karşı savaşları olduğunu bilmiyor mu?
Neden, bir hristiyan ülkesinde bugün neredeyse tek savaş bulunmuyorken, yıllardır İslam ülkelerinin enselerinde boza pişiriliyor?
Ya islam ülkelerinde iktidarlar insanlar partiler parçalanarak birbirini yiyerek, vurarak öldürüyor..
Ya da Batılı emperyalistler İslam ülkeleri üzerine bomba yağdırarak müslüman halkı öldürüyor.. Üstelik parasını da petrol zengini Arap ülkelerinden alıyorlar.. Amerikan Dış İşleri Bakanı Kerry, Kongre'de soru üzerine açıklıyor: Saldırı masraflarının hepsini Suudi Arabistan ve Katar üstleneceklerini söyledi, bu öneri masada duruyor!
Batılılar, İslam ülkelerine demokrasi gelsin hak ve özgürlükler sağlansın diktatörlükler yıkılsın diye mi saldırıyor?
Sakın, kendi çıkarlarının gereği olarak gözlerine kestirdikleri ülkeleri ve rejimlere saldırarak yüzbinlerce ve milyonlarca müslümanı öbür dünyaya gönderiyor olmasınlar?
***
Ey amerikancı iktidar müslümanları!
Bugüne kadar islam dünyasındaki saldırılarda kaç müslüman öldürüldü?
Çetelesini tutmadıysanız yuh size!
4 milyon mu yoksa 10 milyon mu?
Çetele tutmaktansa, çöreklendiğiniz bu milletin hazinesi üzerinde, çakırkeyf olmak; cepleri dolduruyor, paraları han ve apartmanları yığıyor olmak, sizler için uyuşturucu bağımlıları gibi keyif verici olduğunu biliyoruz!
Kuban’a kulak verin bakın sizin vicdanlarınızı derinliklerine, eğer kaldıysa biraz, sesleniyor:
Müslümanlar son 30 yılda kimlerin öldüğünü anımsamak zorundalar: Afganlılar, Pakistanlılar, İranlılar, Iraklılar, Mısırlılar, Lübnanlılar, Filistinliler, Libyalılar, Yemenliler, Sudanlılar, Somalililer, Endonezyalılar, Malililer. Kürt ve Türkleri de unutmayın..”
***
Bay RTE, çevrenizde kafası çalışan kimse yok mu!?
Size, Suriye’de akıllı bir yol seçelim, diyecek?
Başbakan, bu ülkeyi ikiye üçe parçalamayalım, dini, laiklerin ve muhaliflerin defterini dürmek ve yok etmek için bir siyaset aracı olarak kullanmayalım.. Bunun sonucu, diğer İslam ülkelerindeki gibi, emperyalistlerin de kışkırtacağı iç savaş olur.. Tıpkı diğer ülkeler gibi bu ülkede de müslümanlar kırılır gider..
Demiyor mu, diyen mi yok, bu basit gerçeğe aklı basmayan mı kalmadı bu iktidarda, ülkede?
İşe, Suriye savaşını önleyerek başlayın!
Savaşa hayır, Yaşasın barış deyin!
Hemen! Şimdi!
--5 Eylül 2013 Perşembe / Bilim ve Siyaset – Cumhuriyet

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder