Öne Çıkan Yayın 20 Mart 2012 yazım

Erdoğan’a Askeri Darbe?

Yoo hayır bu kez, başka bir “fantezi”i üzerinde düşünmeye çağırıyorum: Cemaat, denetlemeye başladığı TSK’yı, Erdoğan’a karşı kulla...

15 Temmuz 2013 Pazartesi

Kahrolsun %10!; Gezi Direnişi Kitabı; Keskin Nişancılar mı?


Epeydir moda, kahrolsun sözü, aslında bu sözü burada kahrolsun faşizm ve dikta, diye de okuyabilirsiniz.. Neden demeyin, %10, ülkemizde meclise, demokrasiye, ülke yönetimine siyasal katılımın adı.. Daha doğrusu halka, halkın oyuna, sandığı verilen değerin adı.. %10, AKP’nin, iktidarın adı.. Kim AKP ve RTE? “Sandık/millet iradesi”ne tapanların, veya yüceltenlerin ta kendileri.. Ama asla gereğini yapmayanların da...
Bu kadar yazıp çizdik, CHP’nin seçim barajı %3’e düşsün önerisi daha yakınlarda AKP’ce reddedildi! Şimdi bir kişi, Aylin Kotil, %10 barajının kalkması için 7 Temmuzda Haydarpaşadan yola çıktı Ankara’ya doğru, tek başına.. Gezi Parkı’ndan toprak aldım onu Kuğulu Park’a serpeceğim”. Gezi Parkı Direnişçilerinden kaybettiklerimizin tişörtlerini de giyiyor.. Düzce civarlarında şimdi.. 
12 Eylül 1980 darbecilerinin anayasında yüzlerce madde değiştirildi. Dokunulmayan pek az maddesinden biridir %10 barajı. Türkiye çapında toplam oylarınız %10’u geçmezse, milletvekili dağılımında yoksunuz, yani aldığınız bütün oylar boşa gidiyor.
Diyelim ki 50 milyon seçmen var, 5 milyondan bir eksik oy aldınız, hepsi çöpe, siz de meclis dışına.. “Milletin iradesi” Meclis dışı! 
Aylin Kotil, seçim barajının kaldırılması için bir toplumsal duyarlık, farkındalık yaratabilir umuduyla uzun maratona soyundu.. Gücünü, fikrini tabii ki GeziDirenişinden alıyor. 


GEZİ DİRENİŞİ KİTABI
  

Emre Kongar ve Aytekin Küçükkaya arkadaşlarımız, “Türkiye’yi sarsan otuz gün – Gezi Direnişi”nin belgesel tadında kitabını hazırladılar. Daha çok kitap çıkacak, incelemeler yayınlanacak, ama bu onların ilki.. Bir devrimci ay’ın hem kronolojik günlüğü hem de Kongar’ın sıcağı sıcağına yaptığı bilimsel ve dikkate değer değerlendirmelerin yer aldığı bir ilk.. Şüphesiz tartışılacak, yazılacak çok yönü var GeziDirenişi’nin. Gezi Diliyle söylersek “Bu daha başlangıç”. Direniş çeşitli yönleriyle, iktidarın komplo teorileriyle ve medyada çeşitli yazarların yazılarından ve tvitlerinden alıntılar ve değerlendirmeleriyle donanmış.. Cumhuriyet Kitap’larından yayımlandı, 15 TL, bir GeziDirenişi kitaplığında yerini aldı.. ellerine sağlık diyorum..

MEŞRULUĞUNU YİTİREN İKTİDAR
Direniş hem Türkiye hem de AKP sürecinde en önemli bir dönüm noktası.. İktidarın zorba, faşist, diktatör ve tabii ki katil yüzünü bütün açıklığıyla sergilemeye başladığı bir döneme girdik.. Bütün diktatörlerin ayaklarının altından toprak kaymaya başladığı zaman, başvurdukları zulümden, tabii ki bu iktidar da geri kalmıyor. İktidarın polisi, hedef göstererek, kitlesel teröre başvurarak ve üstüne üstlük sivil sopalı katillerinin iplerini çözüp meydana salarak, demokratik direniş ve protestonun önünü kesmeye çalışıyor.
Polis içine katil nişancılar mı yerleştirildi, bu gurup bir gizli bir cinayet örgütü tarafından mı yönetiliyor? Nişancıların göstericilerin can alıcı yerlerine nişan almaları, ateş etmeleri bunu gösteriyor... RTE iktidarı öldürerek, cinayet işleyerek mi kitlesel protestoların önünü kesebileceğini sanıyor?!
GeziDirenişi’ne karşı tutumu, iktidar için iki olguyu gündeme getirdi:
İlki, yurttaşına ateş ederek, kitlesel zulüm ve terör uygulayarak ve sivil katillerini meydana salarak meşru bir iktidar olma niteliğini kaybetmek..
İkincisi, siyasal İslami nitelikli bu kişilerin iktidarda kalabilmek için her türlü zulmü ve hileyi yapmaya, her yola başvurmaya hazır olduklarını göstermeleri..
Üçüncü bir nokta da, dünyanın, bu iktidarın dışardaki efendilerinin, RTE’nin ipini çektiği gerçeğidir..
Önümüzdeki aylardan tutun, iki yıla yayılan süreç Türkiye için çok önemli olacaktır.
---14 temmuz  2913 Pazar/ Bilim ve Siyaset – Cumhuriyet

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder