Öne Çıkan Yayın 20 Mart 2012 yazım

Erdoğan’a Askeri Darbe?

Yoo hayır bu kez, başka bir “fantezi”i üzerinde düşünmeye çağırıyorum: Cemaat, denetlemeye başladığı TSK’yı, Erdoğan’a karşı kulla...

7 Haziran 2011 Salı

12 Haziran Gecesi


Bu seçimlerde anketlerde epey bir yanılma olacağını düşünüyorum.. Neye dayanarak bunu söylüyorsun, orada bilimsel bir çaba var en azından, sorusuna net bir yanıt veremem. Ama, mümkün olan en büyük olasılığı yakalama çabasında olanların yanısıra, pek çok anket şirketinin güdümlü hareket ettikleri, yaygın bir kanı. Bunların bir kısmı bugün varlar, hizmetlerini/görevlerini yerine getirdikten sonra pılı-pırtıyı toplayıp ortalıktan çekilecekler..
Ayrıca ciddi olanların da, seçimleri etkileyecek bazı özel noktaları/ konuları/ etkenleri yakalayamadıkları kanısındayım.
Benim kestirimlerim, gözleme ve daha çok da siyasal/toplumsal durumun analizine dayanıyor. Burada temel bakışı belirleyen, iktidardan bir oy kayması olup olmayacağı sorusudur. Olacaksa ne kadar..
Evet epey bir oy kopması ve başka partilere kitlesel kayma olacak...
***
İktidar partisi hem oy hem milletvekili kaybedecek: Ama ana gövdesini koruyacak, tek başına iktidar olabilecek bir çoğunluk elde edecek. Ekonomi ayakta duruyor, ama iktidarın yoksul ve işsiz kitlelerden önemli bir kesimi kaybetmesi bekleniyor. Emeklilerden de! İktidarın kendi meşrebindeki “yandaşları doyurma/zenginleştirme” politikasına eleştiriler çok yaygın... Oy rüşveti olarak değerlendirilebilecek son zamanlardaki bazı hükümet kararlarında, ilgili insanlar, kişiliklerini satın alma niyetini görecektir. Dürüst ve düzgün bir iktidar yok karşılarında..
İktidarın ana gövdesini oluşturan DYP/ANAP seçmeninden belki de yüzde 2-5’e varan kopmalar olacak. Bu kesim, liberal ve demokrat, Erdoğan’ın muktedirliğinden endişeli ve siyasal olarak da AKP’nin en azından son dört yıllık uygulamalarına karşı.. Bu oyların sahibi gibi davranan Demokrat Parti’nin varlık göstermesi beklenmiyor..
Özellikle ÖSYM’nin sınavından olumsuz etkilenen 1,7 milyon öğrenci ve ailelerinin yaşadığı derin hayal kırıklığının seçime etkisi olacak; en azından, bunlar içinde AKP’ye oy vermiş yüzde 30-40 kadar bir kesimde davranış değişmesi beklenebilir.
RT Erdoğan’ın, seçim kulvarında herkese saldıran despotluk kokan davranış ve kararları, medya ve iş dünyası üzerindeki baskıları, çevre hak ve özgürlüklerini, çevre ve doğa insanlarını ezen; telefon dinlemelerini adeta destekleyen ve bunları siyasi propaganda aracı olarak kullanan tutumları, önemli kuşku ve korku yarattı..
En azından bu konuda diyorum ki, bu millet, onların sandıkları kadar şeyyy, yani kör-sağır ve dilsiz değil.. Ordu’yu, adeta düşman gibi görerek, şu seçim kargaşasında uyduruk belgelerle iyice çökertme operasyonları da, toplumdan destek bulmayacak.. Bu tepkileri sandıkta görmeyi bekliyorum...
İktidarın kaybettiği önemli bir destek de gençlik kesiminden oldu!
Referandum’da kafakola aldığı MHP seçmeni de geri dönecek..
Şüphesiz, Kürt seçmenlerin yüzde kaçını kaybedecek?
Bütün bu kayıpların toplamı yüzde kaç olur? Bilemem. 2007 sonuçlarını dikkate alırsanız, Yüzde 40’a kadar gerileme olabilir, veya en azından yüzde 45’in altı düşünülebilir. Şüphesiz bazı görüşler, yüzde 40’ın altına uzanıyor. Bu da mümkün, belki de yüksek olasılık, bu...
***
CHP yüzde 30’a tırmanır, üstüne de çıkabilir. Yüzde 35’leri bulur, yorumlarını şüphesiz gönül ister. Umarım doğru çıkar. Kılıçdaroğlu’nun varlığı, halkla sahici ilişkisi ve partinin projeleri, söylemi... en az yüzde 7’lik bir oy getirecektir. Eski yönetimin destek yerine durmadan köstek olmasına ve Partinin bir çok örgütünün çalışıyor görünmesine rağmen.. AKP’den uzaklaşan Demirel/Özal seçmenlerinin adresi CHP’dir. Parti, projeleriyle, yoksullarla, gençlerle ve gerçek demokrat çevrelerle iyi ilişki kurdu ve bir iktidar odağı güvenini verdi.
Cumhuriyetçi Güçbirliği adaylarının gösterecekleri başarımın, hem CHP hem de MHP oyları üzerinde etkili olabileceğini söyleyebiliriz.
MHP’nin baraj derdi yoktur. Bu bakımdan herkes kendi partisine! AKP’nin MHP operasyonu çöktü! Çökmenin ötesinde, AKP’den MHP’ye yönelişi de artıracak! Ezilenlerin bir kısmı da MHP’ye yönelecek. Parti, en azından, önceki seçimlerdeki oy oranını koruyabilir.
Yine bağımsız adaylarla seçime katılan ve arkasında BDP olan Emek ve Özgürlük Bloğu’nun da 30’u aşkın milletvekili çıkarması bekleniyor. Oy farkları AKP’den gelecek.
***
2007 seçimlerinde oy oranları şöyleydi: Katılım: yüzde 85.1.
AKP      % 46.66
CHP      % 20.85
MHP      % 14.27
Bağımsız         % 5.2
DP        % 5.2
Genç P. % 3,03
Saadet    % 2.34
Diğer     % 2.21
AKP ile CHP ve MHP arasındaki oy oranının azalma miktarı, iktidar partisinin milletvekili sayısında esas belirleyici olacak. AKP 300’ün altına inebilir. AKP’nin oy oranında fazla düşme olmasa bile, seçime katılma oranında artış, muhalefete yarayacak; GP ve DP’nin oyları (yüzde 8!) muhalefeti güçlendirecek ve AKP- muhalefet oy oranı makasını azaltacak...
İktidar ortakları, iktidarda kalmak için herşeyi yapacak gözü karalıktadır. CHP ve MHP, seçim sandıklarında yapılabilecek ahlaksızlık ve namussuzluklar karşısında uyanık olabildikleri ölçüde, oylarına sahip çıkabilecekler. Oy kullanmayanların yerine oy atılmasından tutun, oyunu atmaya yardım edeyim teyzelere varıncaya kadar, dikkat etmek gerekir.
Tabii, ki en önemlisi, her sandığın sonuç tutanaklarını mutlaka alarak parti merkezlerine getirecek disiplinli iletişim sisteminin kurulmasıdır... Bunu yapamayan dizini döver ve seçimlerin ne kadar güvenlikli geçtiği veya yapılan sahtekarlıkların oranı konularında bir fikir sahibi olamaz...
Bakalım bu seçimde ne kadar kişiliği ve benliği satılmış oy çıkacak... (Belki de bu oran, bu kestirimleri doğru veya yanlış çıkartacak!...)
--7 Haziran 2011/ Bilim ve Siyaset – Cumhuriyet

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder