Öne Çıkan Yayın 20 Mart 2012 yazım

Erdoğan’a Askeri Darbe?

Yoo hayır bu kez, başka bir “fantezi”i üzerinde düşünmeye çağırıyorum: Cemaat, denetlemeye başladığı TSK’yı, Erdoğan’a karşı kulla...

9 Aralık 2013 Pazartesi

Baransu’ya Hançer.. Ve RTE

Baransu ile Başbakan durmadan da karşı karşıya geliyor.. Oslo’da İktidar/MİT- PKK görüşmeleri, 2012 MİT süreci, Şike olayı, Roboski... MGK Belgesi... Baransu dediğime bakmayın, bunu Cemaat / Gülen diye okuyun. Baransu, Cemaatin mızrağı. Uzun süre ABD’de kaldıktan sonra Türkiye’ye geldi ve Cemaat/AKP iktidarının son 5 yıl içinde özellikle Balyoz operasyonlarında baş rol üstlendi.
Baransu, tepeden tırnağa inançlı bir insan.. Baransular için, ait oldukları topluluk adına yaptıkları herşey, en büyük dini ibadet olur. Örneğin Balyoz CD’leri’nin gerçek olduğuna inanmış olabilir mi? Şüphesiz ki evet demiyeceğim! Önemli olan “hedefi” vurmak, yoketmek ve amaca ulaşmaktır. Balyoz Darbe Planı’nın ne kadar doğru ve gerçek olduğuna herkesi inandırmak gibi bir görev üstlendi. Bunu ilk zamanlar kısmen “başarıyla” da yerine getirdi.. Ama bugün, Güneş’in üzerindeki balçıkların tamamen döküldüğü zamana vardık.. Eninde sonunda ve kaçınılmaz olarak...
Böylesine dini inanç ile siyaset ve cemaat birleşince, ortaya Japonların kamikazesi çıkar, veya... Baransu, RTE’ye karşı keskindir, geri adım atmaz.. RTE de onu sık sık karşısına almak durumunda kaldı. Aslında bu Cemaat (lideri) ile RTE’nin vuruşmasıdır.
İktidar, Baransu’yu Terör Mahkemelerine teslim etti. Sonuç ne olur bilemem! Tutuklarlar mı, şimdilik sanki hayır. Olay çünkü tamamen rayından sapar ve bir gazetecilik tutuklanmasına döner!
Hey gidi hey, geldiğimiz günlere bakın, Baransu, Odatv davasından Ahmet Şık ve Nedim Şener için, “onlar cemaat hakkında yazdıkları, gazetecilik yaptıkları için değil, terör eylemleri için tutuklandılar” diye yazmıştı..  
Özel yetkili mahkemeler, ellerinde, bir samuray kılıcı veya Fransızların giyotin makinesi gibiydi ve bu oyuncakla kelleleri uçuruyorlardı!
Bu Samuray kılıcını, 2012 MİT krizinde Başbakana yönelttiklerinde ipler koptu! Mahkemeleri, kapatıldı.
Şu bir gerçek, özel yetkili mahkemelerin bazı tasarruflarından RTE de hoşnut değildi. Ancak, örneğin Hakan Fidan’a ve kendisine yönelen saldırıya karşı hemen yasal önlem alırken, Silivri’deki sahnede hukuk rezaletleri piyesinin de iyi bir seyircisi (yer yer oyuncusu) oldu!
***
Bugün bence aralarında hiç bir bağ kalmamış gibi. Birbirlerinin defterlerini dürme üzerine politika oynanıyor. Bu başından beri bir iktidar savaşıdır. Aralarında geçici ateş kes olabilir, yaralarını sarmak için veya sahip olduklarından daha fazla bir şey kaybetmemek için..
Ama aslolan, Cemaatin RTE’yi iktidardan, AKP başından indirmek için çalışacağıdır. RTE’nin de, Gülen ve Cemaatinin iktidar yürüyüşünü, devlet içindeki erkleri kullanmasını engelleyeceğidir..
İlişkilerindeki ana gerçek budur!
RTE, Cemaatin kolunu kanadını daha da kırmak için yeni büyük hamleler yapabilir. Star gazetesi yazarı Fehmi Koru’nun Cumartesi günkü, “Yanlış konuları bırakalım, vahim iddiaları tartışalım” başlıklı yazısını ben, bu yeni aşamanın önemli bir işareti gibi algıladım. Koru, ilk kez, Silivri yargılamalarına damardan giriyor ve sahte CD’lerle masum insanlara cefa çektirilmesi iddialarını Cemaate yönelterek, ciddi bir şekilde sorguluyor!
Koru, sahte CD’lerle Baransu’yu ve Cemaati tam böğründen hançerliyor:
Bunca yıldır yargılanan ve cezaevlerinde ömür tüketen isanların haklarında düzenlenmiş “sahte” belgeler yüzünden bu cefayı çekiyor olmasına asla müsamaha edilemez. Önce belgelerin gerçek mi sahte mi olduğu yeniden gözden geçirilmeli ve sahte oldukları anlaşılırsa, böyle bir densizliğe cüret edenlerin kulaklarına yapışmalıdır!”
Koru, bal gibi bu belgelerin sahte olduğunu biliyor! Bunların sahteliği kanıtlanalı yıllar oldu!
***
Peki, Baransu RTE’yi ve iktidarını bu kadar cesurca karşısına alma gücünü nereden alıyor? Bu soruyu dün twitter’da sordum: a) Ordu içinde örgütlü, b) Arkasında ABD var, yürü diye itekliyor, c) İkisi birden..
Tabi izleyicilerden çeşitli fikirler geldi:
d) ''Allah'ın da bir hesabı var ve bunlarınkiyle çakıştı'' ondan dolayı kendi tuzaklarına kendileri düştü!?.. “Allah’ta başka kimseden korkmuyor”..
e) “Buna ''ATLANTİK LABİRENTİ'' deniliyor hocam.. Hangi yoldan yürürsen yürü, Beyaz Saray'a çıkıyor.”
* “CD arşivi”
* “Ordu içinde örgütlü. ABD de Cumhuriyetçiler arkasındaydı. Obama karşılarında.  Ve TR’nin yeni bir darbeye yaklaştığı günlerden geciyoruz. Polis ve Alt duzey komuta kademesi.”
* “Geri adım attırınca kendilerine güvenleri arttı. Artık iktidara oynuyorlar, belki koalisyon.”
* “CHP de kadro açtı…”
Ve buraya yazamayacağım öneriler!!.. İnsanlar çok renkli düşünüyor!?

---9 Aralık Pazartesi, 2013 / Bilim ve Siyaset – Cumhuriyet

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder