Öne Çıkan Yayın 20 Mart 2012 yazım

Erdoğan’a Askeri Darbe?

Yoo hayır bu kez, başka bir “fantezi”i üzerinde düşünmeye çağırıyorum: Cemaat, denetlemeye başladığı TSK’yı, Erdoğan’a karşı kulla...

27 Nisan 2022 Çarşamba

Millet iradesi çalınabilir mi?

 obursali@cumhuriyet.com.tr

Millet iradesi çalınabilir mi?

25 Nisan 2022 Pazartesi


Türkiye Cumhuriyeti Meclis ile kuruldu demiştim dünkü yazımda. “Egemenlik Kayıtsız Şartsız Milletindir” sözü Meclis’te asılıdır. Bu demektir ki ülkeyi yöneten, yönetmeye talip olanların hepsi bu iradeye saygı gösterecektir, göstermesi beklenir.

Bu anayasa emridir. Diyorsunuz ki anayasayı takan mı var...

Doğrudur, anayasayı boş verseniz bile burada millet iradesi söz konusudur. Buna saygısı olmayanın hiçbir şeye saygısı olmaz. Milletin iradesi çalınır mı, çalınır; demokrasiye, millete, iradesine, yasalara, anayasalara saygısı ve itibarı olmayan, iktidar için her şey yapılır anlayışında olanlar, çalarlar.

TAYİN EDİCİ SEÇİM

2023 Haziranı’nda yapılacak seçimlerin iktidarca manipüle edilebileceği konusunda yaygın bir kanaat var. Bu kanaati doğuran nedenleri de çok yaşadık. En son seçim yasasında, il ve ilçe seçim kurullarının başkanlarının ve üyelerinin kıdem esasına göre belirlenmesi kuralı kaldırıldı, kurul başkan ve üyelerinin birinci sınıfa ayrılmış hâkimler arasından kura ile belirlenmesi kondu. Ve üstelik henüz iki yıl daha görev süreleri bulunan kıdemli kurul başkan ve üyeleri görevlerinden atılıyor, yerlerine kurayla belirlenecek yeni kurul başkan ve üyelerinin yerleştirilmesi öngörülüyor.

Birinci sınıf hâkimlerin büyük çoğunluğu bu iktidar tarafından atandı da ondan. Şimdi onlardan atanmalarının karşılığını mı bekleyecekler?

CHP bu maddenin iptali için, anayasaya aykırılık nedeniyle AYM’ye başvurdu. Aynı zamanda, cumhurbaşkanını seçim yasalarından muaf tutan maddenin de… Neden muaf? Kel alaka! İktidarda hiç utanmak yok.

DAHASI ÇOK ÇOK VAR!

Bizzat Cumhurbaşkanı, Üsküdar seçimlerinde dalavere iddiaları için “Atı alan Üsküdarı geçti” demişti.. Özellikle İstanbul seçimlerinde oynanan ayak-hukuk oyunları, Yüksek Seçim Kurulu’nun (YSK) üstelik sadece İstanbul Büyükşehir Belediyesi seçimini iptali, seçim sonuçlarını AKP’nin bir türlü kabul etmemesi…

İstanbul seçimlerinde oy torbalarının üzerinde sabahlayan milletvekilleri resmini düşünün…

İktidar elemanlarında iradeye saygının olmadığının daha çok örnekleri var.

YSK’nin tam da oy kullanma anında damgalanmamış pusulaların da kullanılabileceği gibi kararları, iktidarın beklentilerine uygun bir yargı profilinin işbaşında olacağının kesin işaretleridir. İl-ilçe kurulları ve YSK, tüm seçimlerin tek ve itirazsız karar merciidir. İktidar “sandıktan çıkamazsak, kurullardan çıkarız” şeklinde özetleyebileceğimiz bir anlayışla seçime gidiyor.

Öyle olur mu?!

HER ŞEY TACİZ ALTINDA

Dün dedik ki milletin egemenliğini tescil edecek her şey iktidar tarafından törpüleniyor, zedeleniyor, önemsizleştiriliyor. Milletin egemenliğinin gerçekleşmesini sağlayacak tüm kurallar...

Sandık güvenliği için muhalefet özel koruyucu önlemler almak zorunda.. Oy pusulaları için özel önlem almak zorunda.. iktidarın elindeki tüm devlet güçlerini seçim süreci içinde baskı araçları olarak kullanmasına karşı, muhalefet önlem almak zorunda… Seçmen listelerinin (kütüklerin) doğru yazılıp yazılmadığının kontrolü, hangi tür sahtekârlıkların kütüklerde yapılabileceğini araştırmak.. hepsi muhalefetin görevleri arasında... Çift oy kullanılma olasılığına karşı önlemlerden tutun, tüm sürecin yasalara uygunluğunu izlemeye kadar.. hepsi..

İktidar güven vermiyor.

Milletin iradesini türlü çeşitli yollardan çalabileceği ve iktidarı devretmemek için her şeyi yapabileceği kanaati çok yaygın. Bu tür kişi egemenliğine dayalı rejimlerde bu hep temel sorun.

Bunların hiçbiri normal bir iktidar, normal bir demokratik hukuk devleti içinde yaşamadığımızın göstergeleri...

Sandıktan tek adamın iradesi mi çıkacak yoksa millet iradesi mi, kuşkular yoğun.

Millete, iradesine sahip çıkma konusunda çok iş düşüyor.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder