Öne Çıkan Yayın 20 Mart 2012 yazım

Erdoğan’a Askeri Darbe?

Yoo hayır bu kez, başka bir “fantezi”i üzerinde düşünmeye çağırıyorum: Cemaat, denetlemeye başladığı TSK’yı, Erdoğan’a karşı kulla...

12 Haziran 2019 Çarşamba

Damat beyin pembe söylemlerine neden inanayım?


11 Haziran 2019 Salı / Bilim ve Siyaset–Cumhuriyet Orhan Bursalı

Bugün biraz basit ekonomi yazacağım, zaten anladığım da bu kadar!

Buradan çok net söylüyorum, 3 ay sonra eylül ve ekim ayları gibi büyük bir ihtimalle biz tekrardan tek haneli enflasyonları görmeye başlayacağız.”
Ekonominin teslim edildiği (Hazine ve Maliye Bakanı) Berat Albayrak bey, Trabzon Yomra’da halka konuşurken bunları söylüyordu.
Ekonomik krizi sürekli ve düzenli olarak “dış düşman”ın çökertme harekatı olarak anlatır. İktidarlarının ülke ekonomisini batırıcı ekonomik politikalarından, ülkeyi sanayisizleştirme politikalarından, tüketim ekonomisi ve dışarıdan transfer edilen milyarlarca doları bol kepçe harcamaktan bahsetmez.
Pirüpak bir iktidar!
Çok net söylüyormuş, şunun şurasında 3 ay var, büyük bir ihtimalle dediğine göre, yüzde 95-99, enflasyon tek haneye düşecek!
Anladığım kadar enflasyonun üzerine gökten yıldırım düşecek.
Diyelim ki enflasyon zaten tavan yaptı, seçim sonrası harcamaları son derece kıstınız... yüzde 9.9’a çektiniz.
Bunun bir başka anlamı şu olacak: Milletin alım gücü son derece zayıflayacak, zaten ücretlerde artış yok, tüketim son derece kısılacak ve fiyatlara artış nefesi kalmayacak.
Bunun ayrıntısını ekonomistler tartışsın.

Neden ihracat rekor kırdı?

Mayıs ayında ihracat aylık tarihi rekor kırdı ve yüzde 11 gibi artarak 16,8 milyar oldu.
Damat beyde tarihi sevinç! Ama ihracatın neden rekor kırdığını açıklamıyor: TL dünyanın değeri en düşük paraları arasına girince, tüm mallarımız ucuzladı rekabet gücü arttı ve dış dünyanın kalite-fiyat karşılaştırmasına göre ucuzlayan mallarımıza teveccühü arttı.
Bakana tavsiye: Tüm zamanların rekorunu kırabilirsiniz. TL’ye sırasıyla 7TL, öbür ay 8 TL sonra da 9 TL’ye düşürün, her ay tüm dünya tarihinde hiç bir ülkenin başına gelmeyen seri rekorlar kırdırırsınız ve Quinness rekorlarına sokarsınız!
Türkiye mallarına yağma hasanın böreği muamelesi. Kazanıyorlardır. Çünkü ülke ekonomisinin yüzde 70’i, düşük orta düşük teknolojik üretime dayalı.
Bu da emek yoğun ekonomi, ücretler üzerinde baskı, yoğun emek sömürüsü demek.

Cari açığı tarihe gömmek

Damat bey sevincini katlayarak sürdürüyor ve ihracat artışından bir sonuç çıkartarak, daha iddialı bir açıklama yapıyor: Cari açığı tarihe gömüyoruz!
Şimdi, okurlar diyecek ki, yahu ne su katıyorsun, damat beyin sevince ortak olacağına, Türkiye’nin ekonomik çıkmazlara girmesine seviniyor musun?!
Damat beyin bu yılın başından beri söylediği genellikle ters çıktığı için sevincine katılamıyorum ve açıklamalarında bol palavra kokusu beni müthiş rahatsız ediyor.
Bir kaç ay önce açıkladığı sadece laf içeren ekonomik programı (YEP) bu yıl 26 milyar dolar cari açık öngörüyordu. Bakan bey diyor ki şimdi: Artık cari açık yok, “Haziran’dan itibaren cari fazla vereceğimiz yeni dönem başlayacak.”

Peki cari açık neden düştü?

Çünkü ekonomik büyüme durdu, çarklar yavaşladı.
Neden?
Çünkü hem faizler el yakıyor alınıp yatırım yapılamıyor, hem de dolar çok pahalı ve ithalat çok yavaşladı, şirketler borçları döndürmekte zorlanıyor, üzerlerinde baskı artıyor.
Türkiye ekonomisi hem sermaye hem de hammadde vb girdileri bakımından ithalata dayalı. Sermaye gelmiyorsa, pahalılıktan dolayı da ithalat yapamıyorsanız, cari açığınız düşüyor.
Bakan beyin açıklamasından aslında şöyle bir çıkarsama yapabilirsiniz: Eyvah, cari fazla veren bir döneme giriyorsak, ekonomi iyice çökecek, işsizlik artacak, kriz derinleşecek demektir.
Tabii bu olmayacak (inşallah), nedeni, Bakan beyin “cari fazla vereceğimiz yeni dönem” masalı gerçekleşmeyecek.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder