Öne Çıkan Yayın 20 Mart 2012 yazım

Erdoğan’a Askeri Darbe?

Yoo hayır bu kez, başka bir “fantezi”i üzerinde düşünmeye çağırıyorum: Cemaat, denetlemeye başladığı TSK’yı, Erdoğan’a karşı kulla...

15 Nisan 2016 Cuma

“Cesedimi çiğnemeden ona bir şey yapamazsın”


Okurum Bülent Yudum, hafta içindeki tv programında, “vay bir kadına nasıl bu söylenir” diyerek yaşanan çocuk istismarı olayının vahametini toprağa gömmek peşinde koşan iktidar yandaşlarına yanıt gönderdi.
Önüne yatmak için şöyle diyor:
“Sayın Kılıçdaroğlunun söyleminin halk arasındaki karşılığı, kadın için de erkek için de ‘cesedimi çiğnemeden ona bir şey yapamazsın’dır. Bu bir koruma ifadesidir, bunun yerine cinsiyeti öne çıkartanlar, tecavüze uğrayan çocuklar ve ailelerine çok acımasızca haksızlık etmekte ve sorumluları gizlemekteler. Bunu da en çok dindar vicdanlı olduğunu iddia eden kesimden gelenler yapıyor…”
Konuyu Salı günkü yazımla kapattığımı sanıyordum, demek kapattım demekle kapanmıyor. Bir namussuz siyaset ki, her şeyi iktidarın dışına yıkmakta ustalaşmış..
Kadın Bakan’dan özür dile! Sen, siz, tümünüz, 14 yıldır iktidar sahipleri olan sizler, şan ve şöhretlerinizin ve büyük nemalarınızın uçup gitmesi korkusu içinde yaşayanlar.. iktidardan düşmemek için her türlü yalanı, iftirayı atabilecek konuma yükselenler..  Çocuklardan ve ailelerinden tüm Türkiye’den özür dileyin hele Ensar denen vakıf adına, madem onun koruyuculuğuna sarıldınız, önüne ölesiye yatarak üstelik!

Bakanınız Sarrafın önüne yatarken iyiydi

Kendi bakanlarınızdan çıkan o söze hiç ses çıkarmadınız, bakanınız  Sarraf’ın “önüne yatarken”, onu ölesiye korumaya alırken.. Şimdi ne oldu da ayranınız kabardı?!
Ve birden kadın koruyuculuğuna kesildiniz, kadınların en çok vurulup öldürüldüğü bu ülkede! Yanlış korumaya giriştiniz. Bu iş kadın koruma işi değil, çocukları saflarınızda ortaya çıkan sapıklardan korumadır. Ayrıca hangi saftan çıkarsa çıksın, kurum da sorgulanır sapık ta..
Bakanın kadın veya erkek olması mı önemli, yoksa her ikisinin de bakanlarınız olması, siyasi bir görev üstlenmiş olmaları mı?
Sapık “Sadece 5 aylık” çalışmışmış.. 2002’den beri sapık barındıran vakfınızın çocuk evlerinde adam faaliyet halinde..

Önce hırsızlarınızı ölesiye korudunuz

Kılıçdaroğlu haklı: Önce hırsızlarınızı ölesiye, “önlerine yatarak” bedenlerinizi siper ederek korudunuz.. Şimdi de, Ensar Vakfı’nın çatısı altında, yöneticilerinin de karıştığı çok sayıda çocuk istismarından yargılama olduğu ortaya çıktı. Sürü sepet..
İktidarınızın etekleri altında bulunan sürüsüne bereketlerin, cinsellikle derin problemleri var; kız ve erkek çocukları, kadınları “cinsel olarak sömürülecekler” kitlesi olarak gördükçe, Türkiye bu olaylarla çalkalanacaktır.
Çünkü din kültürünüzden aldığınız şallarla, erkek egemen iktidarınızı, erkek egemen din kültürünüzle katmerleştiriyorsunuz, pekiştiriyorsunuz ve ülke çapında bu manzarayı yaratıyorsunuz.

ÇANDAR İÇİN BİR ŞEY SÖYLEMEYECEKTİM

C. Çandar’ı T24’de Hazal Özvarış adeta sorguya çekmiş. Okudum, acıdım, bu ne zavallılık dedim. Bülent Gültekin attığı twitte ilk kez bir yazı okurken midem bulandı, diyor. Ben yine de yazmayacağım. Ama bir okurum Yasemin hanım bastırıyor, o yazacak:
Çandar özeleştiri yapıyor ancak, Erdoğan ile görüşmesi kısmında aslında bir seyi ele veriyor. Erdoğan¹a demiş ki neden İlhan Selçuk gibi birisini delil olmadan içeri aldınız? Demek ki içeri alan AKP hükümeti ve başbakanmış. Demek ki davalar siyasiymiş. Bu davaların siyasi olduğunu bildiği halde mide bulandırıcı yazılar yazmış.
“Aslında onları görmezden gelmek en güzeli, ama demokratlığı kendi tekellerine alıp bizleri sığ laikler şeklinde nitelemelerle anmaya devam ediyor hala!”

Pentagon ile paralel dönüş

Madem açtı Yasemin hanım konuyu, devam edeyim: Bir güruhun önde gelen bir temsilcisinin sefaletini okudum. Ne acıdım ne üzüldüm, sadece Gültekin gibi mide bulantısına kapıldım.
Bir de şuna dikkatinizi çekerim: Bu kişilerin “dönme”leri ile, Washington’un RTE aleyhine dönmesi zamansal olarak da tam bir paralelliktir.
Bugün ABD, RTE’nin arkasında eskisi gibi dursaydı, sanır mısınız ki bu adamlar RTE aleyhine döneceklerdi.
Eğer sanırsanız, aklınıza şaşarım.

 14 Nisan 2016 Perşembe / Bilim ve Siyaset - Cumhuriyet

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder