Öne Çıkan Yayın 20 Mart 2012 yazım

Erdoğan’a Askeri Darbe?

Yoo hayır bu kez, başka bir “fantezi”i üzerinde düşünmeye çağırıyorum: Cemaat, denetlemeye başladığı TSK’yı, Erdoğan’a karşı kulla...

22 Nisan 2020 Çarşamba

Bırakın öpüşmeyi, el sıkışma geleneğine de paydos, yerine bakın ne geliyor, Korona zamanları

Orhan Bursalı, Bilim ve Siyaset, Cumhuriyet, 21 Nisan Salı 2020

Dünyada birbirini yakından tanıyan insanların karşılaştıklarında yanak yanağa öpüşmeleri, en azından yanak yanağa dokunmaları gelenektir. İki yanak, tek yanak ve üç yanak öpüşme. Rus geleneğinde yoldaşlar arasında dudak dudağa da öpüşüldüğünü, eski dönemin Rus ve Doğu Alman liderlerinde görmüştük (Brejnef – Honecker). Bu hararetli öpüşme dünya tarihinde mümtaz yerini almış durumdadır.
Bu “olay” üzerine öğrendik ki, sosyalist ülkeler liderleri arasında ağırlıklı olarak üç kez yanaktan, ama özel ilişkili liderler arasında da dudaktan “sosyalist kardeşlik öpücüğü” olarak yaygınmış. “Kardeşlik öpüşmesi”, Wikipedia’da bir Sovyet pulu üzerinde de görülüyor. Aynı kaynakta Fidel Castro’nun, Moskova’yı ziyareti sırasında Brejnev’in dudaklarından kaçmak için uçaktan ağzında Havana purosu ile indiği ileri sürülür. Yeltsin’in de Sovyet hiyerarşisi protokolünde bir “öpüşme kararnamesi” yayınladığını okuyorum başka bir kaynakta. Kim kimi ne amaçla ve nasıl öpecek! Madde madde, çok komik! Arafat ile Humeyni’nin de dudak dudağa öpüşme resimleri var.
Her neyse, sanırım bu öpüşme ritüeline korona dünyasında artık veda edilecek.

Veba salgını ve Kral’ın emri
İngilizler dudak dudağa pek mi hiç mi neyse atık, öpüşmezler. Bunun tarihinin 1439’da ortalığı kırıp geçiren veba salgınına kadar gittiği belirtiliyor. Kral VI. Henry selamlaşmada öpüşme yasağını koymuş ve gelenek olarak sürmüş. Yerini sıkı bir el sıkışmaya bırakmış.
Biz de öpüşürüz, kucaklaşırız. Epey bir zamandır da öpüşmeye siyaset bulaştı ve belli bir kesimin kafa tokuşturması biçimine döndü! Taa o zamanlardan koronayı mı görmüşler?! Ama öpüşmelerin daha önce de her yıl çoğu insanı hasta eden ve epey de öldürücü sonuçları olan griplerin yaygınlaşmasında ve bulaşmasında önemli bir rol oynadığını belirtelim. COVİD-19 artık tüm bu yakın selamlaşmayı bitirecektir, en azından toplumun bir kesiminden.
Neden öyle diyorum? Biz kucaklaşmayı öpüşmeyi seven toplumuz, herhâlde bizden kalkmaz.

Kanada hükümetinden talimat
Peki el sıkışma ne olacak? Sağa sola tutmaktan bile çekindiğimiz bir zamanda?
Önümdeki metin, öpüşmeyi ilk bitiren millet İngilizlerin el sıkışmayı da bitirdiklerini söylüyor. Halk sağlığı kuruluşları bu konuda uyarıyor! Fakat insan insana sıcak temassız olur mu: Yatay yumruklaşma, yumruk çarpma girmiş yerine. Zaten bu yumruk çarpma epey zamandır yayılmaya ve bizde bile kullanılmaya başlanmıştı. Bunun bir başka türü de şuydu: Çak! Fakat bunlar selamlaşma yerine kullanılmıyordu, şimdi yumruk çarpma selamlaşmasına dönüşüyor!
Kanada hükümeti virüsten korunma önlemleri arasında yurttaşlarına şunu tavsiye ediyor: Birbirinizi selamlama şeklinizi değiştirin. Bir el sıkışma, bir öpücük veya birbirine sarılmak yerine, dostane bir el sallama veya dirsek çarpmasını tercih edin. Bu sizi solunum virüslerine çok daha az maruz bırakacaktır.

“Pandemi Kültürü”
Önümdeki güncel bir metinde, mesela bir yıl önce el sıkışmanın reddi, hakaret kabul edilirdi diyor. Haklı! Bizde bu reddiye nerelere varırdı, bir düşünün!
İşe araştırmacılar da girdi: Ottawa'daki Carleton Üniversitesi'nden Sheryl Hamilton ve Antropolog Neil Gerlach, insan davranış ritüellerindeki değişim hızı artıyor diyor ve “pandemi kültürü”nden bahsediyor! Bu kültür, “yüksek hastalık farkındalığı çağına” özgü; eski gelenek ve alışkanlıkların yerini yenileri alacak. Dirsekleşme veya yumruk çarpmanın pek tutacağına inanmıyor, “dostça bir gülümseme ya da başla derin selamlama”, yani temas etmeden selamlaşmaya geçeceğiz.
Bu değişimin kalıcı olması beklenir. Ne eskinin vebası ne kolerası ne diğer büyük salgınların değiştiremediği selamlaşma riteülleri, SARS virüsünden sonra adım adım değişmeye başladı. Yeni Koronanın buna son noktayı koyacağa benziyor!
COVİD 29,  sen nelere kadir olacaksın daha, göreceğiz!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder