Öne Çıkan Yayın 20 Mart 2012 yazım

Erdoğan’a Askeri Darbe?

Yoo hayır bu kez, başka bir “fantezi”i üzerinde düşünmeye çağırıyorum: Cemaat, denetlemeye başladığı TSK’yı, Erdoğan’a karşı kulla...

8 Ocak 2018 Pazartesi

O zaman şimdi mi? Gül aday olur mu?


İki yol var: Ya AKP seçmen tabanındaki kopuşun adresi olacak, ya da AKP’nin başında partiyi toparlayıcı.
Düne kadar “kardeşim...” diye anılan ve şimdi “eski Cumhurbaşkanı..” derekesine düşürülen politikacı Gül’den bahsediyoruz. İlk paragrafı okuyunca “ooo uçmuşsun” diyebilirsiniz. Ama ben de size Türkiye’de politik değişimin ivmesinin çok hızlandığını söylerim.
Evet politik ivme ve ülke dinamizmi hız kazandı.

Dinamizm geriliyor

Yaşadığımız bu olay önemlidir, bu nedenle üzerinde yeniden duruyorum: Gül’ün son KHK’daki, iktidar yanlısı milislerin muhaliflere yönelik terör eylemlerine yol açacak cümleye itirazının zamanı ile..
.. iktidar liderinin böyle bir cümleyi KHK’nın içine sokuşturmasının zamanı, bu hızlanmanın tipik işaretleridir. Buna dikkatinizi çekiyorum.
Erdoğan ayrıca OHAL’in bitirilmesi konusunda herhangi bir zaman vermedi, tersine “.. bitinceye kadar..” gibi, zamanını sadece kendilerinin belirleyeceği belirsiz geleceğe işaret etti.
Hep yazdığım gibi, bu belirsizlik en azından 2019 seçimlerinin sonrasını kapsıyor. Seçimler sonucu daha büyük belirsizlikler ve sonuçlara göre önemli krizler oluşursa, sürekli bir OHAL’e girme olasılığı var.
Neden RTE KHK’da, muhtemel milis eylemlerine bir hukuki zemin yaratma yoluna gitti?

İki neden, iki yanıt

Başlıca nedeni, iktidarın seçimleri kaybetme olasılığıdır ve bu olasılığa karşı, millet iradesi diye nitelendirecekleri baskı eylemlerine ihtiyaç duyabileceğidir. İktidarın, devletin meşru güçlerinden çok, “milletim” diyeceği sivil güçlere ihtiyacı daha fazladır. Fetö kalkışmasında Silahlı kuvvetlerin tayin edici büyük direnişini göz ardı ederek veya saymayarak, “Darbeyi millet önledi” propagandasının gereğidir milis güçlerine hukuk kazandırmak..
Meral Akşener bunu “iç savaş ortamı” diye açıkça nitelendirdi. İktidar sanıyor ki, bu eylemlere KHK ile meşruluk kazandırabilir.
Gül’ün kararnameye karşı çıkışının temel nedeni de bu tehlikedir; biraz daha açarsam: Böyle şiddete yol açacak gelişmenin kendisine de politika yapma alanını kapatacağıdır.
Gül’ün önünü açacak olan, seçimlerde RTE politikasının başarısızlığa uğramasıdır. Yerel seçimlerde büyükşehirlerin kaybı, hele hele Cumhurbaşkanlık seçimlerini RTE’nin yitirmesi, politika sahnesini renklendirecek ve çoklu olasılıkları gündeme getirecektir.

Yerel seçim sonuçlarını bekleyecek
Gül, büyük olasılıkla, yerel seçim sonuçlarını bekleyecek, sonuçlara göre tavır alacak, Cumhurbaşkanlığı seçimleri konusunda ortaya çıkabilecek seçenekleri görmek isteyecektir.
Gül, zamanın RTE ve iktidarı aleyhine işlediğinin farkındadır. Yukarıda sözünü ettiğim “ivme”lerden biri budur. (Kılıçdaroğlu’nun “erken seçim” diye hemen ortaya atılması, bu açıdan bakıldığında, erkenci bir politik girişim olarak görülmeli.)
 Bu nedenle siyaset oyunu sahnesinde sivil perdenin indirilmesi anlamına gelecek böyle bir şiddet gelişimi, Gül’ün de alanını ve önünü kapatacaktır.
Hele, Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin “Atı alan Üsküdar’ı geçti” olarak gerçekleşmesi, Gül’ü tamamen “bitirecektir”. Yani en azından 5 yıl!  Şüphesiz siyaset hiç bir zaman tükenmez. En diktatoryal dönemde bile! Zamanın ruhu neler getirir bilinmez. Fakat “politik dinamizmin” hızından dolayı, bir dizi politik seçeneği tez elden sahneye çıkartır yine.

Aday olur mu?

İlk paragraftaki seçenekler arasında sayabileceğimiz çeşitli olasılıkları bekleyecektir Abdullah Gül. Bu nedenle, KHK kararnamesine karşı çıkışı, politika açısından çok meşrudur. AKP içinde de çok taraftarı vardır.
Erdoğan, Gül’e verdiği yanıtta “kararnamede hiç muğlaktır yoktur” derken haklıdır. Kararname açık ve seçiktir ve saldırı ve terörlere meşruluk kazandırmayı amaçlamaktadır.
Zaten Gül’ün de “muğlaklık var” demesi, nezaket icabıdır, açık okunması “böyle şey olamaz, milis ve iç savaş yaratır, kaldırılmalıdır...” biçimindedir.

Ne geveliyorsun, Gül aday olur mu, dediğinizi duyar gibiyim. Yanıtı yukarıdaki analizin içinde. Yerel seçimler bekleyin. Analiz yapmazsanız, sonuç da üretemezsiniz..
7 Ocak Pazar / Bilim ve Siyaset, Cumhuriyet

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder