Öne Çıkan Yayın 20 Mart 2012 yazım

Erdoğan’a Askeri Darbe?

Yoo hayır bu kez, başka bir “fantezi”i üzerinde düşünmeye çağırıyorum: Cemaat, denetlemeye başladığı TSK’yı, Erdoğan’a karşı kulla...

14 Nisan 2015 Salı

İki Kitap: Mahrem; Potus ve Beyefendi

Yakın tarihimizin en önemli en çarpıcı olayıdır, RTE-Cemaat iktidarı. Hem yaşadıklarımız açısından hem sonuçları ve daha bitmeyen sürecin bundan sonra doğuracakları açısından. İkili iktidar yapısı çöktü, bu çöküşü adım adım Çatışmanın Anatomisi’nde büyük boyutlarıyla izledim. Şimdi iktidar tek ayaklı oldu. Cemaat büyük çatırdının altında kaldı, süreç RTE ile yeni bilinmezlere doğru yelken açmış durumda. Bilinin tek şey, tek ayak nasıl çöktüyse, topal kalan öbür ayağın da çökeceğidir.

Bu iktidar yapısının kurbanlarından Barış Terkoğlu ve Barış Pehlivan, AKP-Cemaat iktidarı altında yaşananlara bu kez ABD’nin kriptolarının peşine düşerek “içeriden” yaklaşıyorlar. Cemaat- AKP iktidar çatışmasının en erken izlerinden başlayarak “Mahrem”lerine giriyorlar. Bakıyorlar ki oooo burası tam bir “savaş alanı”..
“Sızıntı / Wikileaks’ta Ünlü Türkler” kitaplarıyla Wikileaks belgelerini arşınlayan iki Barış, şimdi iki gücün çatışması açısından sadece Wikileaks kayıtlarında değil, devletin resmi belgelerinin ve “gölge CİA” adıyla ünlenen ve bilgi ve yorum toplayan “Stratfor notları”nın içine derinden giriyor ve şimdiye kadar bilmediğimiz olayları anlatıyorlar. Amerikalıların tuttuğu kayıtlara baktığınızda, yaşanana büyük çatışmanın fotoğrafını da hayal etmeniz mümkün. Kitabın içinde bir meraklı kedi dolaşıyor, onu izleyin sizi bakın nerelere götürecek.
Fotoğrafın içinde neler akıp gidiyor, olaylar, ünlü kişilikler ve bunlar hakkında ilginç yorumlar.. Mesela Odalar Birilği Başkanı Rıfat Hisarcıklıoğlu için Ankara eski büyükelçisi EdelmanGül’ün kuklası” diyor. Yine, daha 2005’te o zaman Dış İşleri Bakanı olan Gül’ün Erdoğan’a karşı bir alternatif lider olarak inşa edilmek istendiğine işaret ediyor. Böylece, RTE’nin siyaset dışına itttiği Gül ile çatışmasının köklerinin epey eskiye dayandığını öğreniyoruz.. Daha neler.
Edelman’ın şu kripto notlarına ne dersiniz: “Siyasi yelpazenin farklı renklerinden bağlantılarımız, eğer girişim başarılı olursa, Milil Eğitim bakanı Hüseyin Çelik (sekreteriyle açıkça ilişki yaşayan),  İçişleri Bakanı Abdülkadir Aksu (ergenlik çağındaki kızları tercih eden) ve Erdoğan’ın dış politika danıymanı Ömer Çelik (Rus hayat kadınları) adli kavuşuturmaa maruz kalabilecek pek çok AKP’li yetkili arasında olabileceğini açıkça belirttiler.” Şüphesiz bunların doğruluğunu bilemeyiz, bu siyasilere atılan iftira da olabilir, ama Alerikan Dışişlerini kriptolarına böyle geçiyor olaylar.
Başka neler neler boy gösteriyor, hem Gülen’i hem AKP’yi öven ve aynı zamanda şikayet eden Şahin Alpaylar mı dersiniz, hayatı sürekli ktullanılıp atılmakla geçen bir dizi iktidar ve Cemaat destekçisi “entel” mi..
Kitabın (KırmızıKedi) sayfalarında yimdilik geziniyorum, daha çok işim var!..

POTUS VE BEYEFENDİ

Yazılarını merakla izlediğim, Hürriyet’in Washington temsilcisi Tolga Tanış’ın olaylarla ve belgeli olarak örülen Potus ve Beyefendi (2002 Gün, Türkiye-Amerika İlişkisinin İnişli, Çıkışlı hikayesi, Doğan Kitap) kitabını okumadan, AKP dönemi Türk-Amerikan ilişkileri üzerine yorum ve değerlendirme yapmak zor. Tolga Tanış, titiz haberciliğini bu kitabının her sayfasına sindirmiş.
Tolga Tanış, “diplomasi dili”nin ince, usta ve doğru bir okuru olmuş. Hangi sözcüklerin ne anlama geldiğini, kullanılmayan sözcüklerin neyi anlatmak istediğini, söylenmeyenh düşüncelerin neleri gizlediğini çözüyor.
Tabii kitapta, Türk-Amerikan ilişkilerinde bir dönüm noktası olan Irak’ta Türk subayların başına çuval geçirme olayının hem ayrıntılarını hem de daha sonraları Amerikan ve Türk subaylarınnı bir araya gelerek bu olayı aşma toplantı ve girişimlerinin öyküsünü izliyoruz. Kitaba göre Taksim Gezi Parkı olayları Erdoğan ile Obama arasında “en keskin ayrım” olmuş. Mavi Marmara, Esad-Suriye, İran ve iki ülkenin gündeminde olan hemen herşeyi, “içeriden bir bakışla” değerlendirmeye sunuyor Tolga. 
Araştırmacı titizliğine çok teşekkür edelim. 

--12 Nisan 2015 Pazar /Bilim ve Siyaset- Cumhuriyet

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder