Öne Çıkan Yayın 20 Mart 2012 yazım

Erdoğan’a Askeri Darbe?

Yoo hayır bu kez, başka bir “fantezi”i üzerinde düşünmeye çağırıyorum: Cemaat, denetlemeye başladığı TSK’yı, Erdoğan’a karşı kulla...

13 Mayıs 2020 Çarşamba

Dünya korona sonrası daha iyi olacaksa, bu silah yarışı neden? 2 trilyon Dolar

Bilim ve Siyaset, Cumhuriyet, 12 Mayıs Salı, 2020

Yeni korona virüsünün yakın gelecek için yol açtığı umut/umutsuz ikileminde, değişecek çok şeyin olacağı kesin de, ana fotoğrafta ne değişecek, merak etmemiz gereken bu.
Mesela askeri harcamalar, yani silahlanma, savunma/savaş harcamaları.
Şüphesiz başı çeken dünya üzerinde hegemonya yarışı içinde olan ülkeler. Hegemonya, emperyalist emel demek. Bu emeli ayakta tutmak, gerçekleştirmek ancak büyük askeri güçle mümkün. Bu değişmeyen bir emperyalist karakterdir. Askeri gücünüzün büyüklüğü ile dünyada borunuzu öttürebilirsiniz, milletlerin emeği üzerinden daha çok kazanç elde edebilir ve istekleriniz için bastırabilirsiniz.
SIPRI (Stockholm Uluslararası Barış Araştırmaları Enstitüsü) silahlanmanın en doğru gelişmelerinin hesaplarını tutan ve analizlerini yapan kurumdur.

Çin yükseliyor
Yeni yayınladığı 2019 küresel askeri harcamalar raporu hiç de olumlu işaretler içermiyor. Askeri harcamalar yüzde 3,6 artmış ve 1,9 trilyon dolara yükselmiş. 1988’den bu yana en yüksek düzeye ulaşmış. En son bu konuda yazdığım sırada, 1,7 trilyon dolardı toplam harcamalar.
1988’e gitmeye gerek yok, 2010 yılına göre artış yüzde 7,2.
Tabii ki ABD 5,3 artışla 732 milyar dolar harcamaya ulaşmış. Bu toplam harcamaların yüzde 38’ine denk geliyor. SIPRI’den diğer bilgileri özetliyorum..
En çok harcama yapan 5 ülke ABD, Çin, Hindistan, Rusya ve Suudi Arabistan. Bunların harcamalarının toplamı, tüm askeri harcamaların  yüzde 62’sini oluşturuyor.
Çin: Yüzde 5,1 artış, 261 milyar dolar
Hindistan, 6,8 artış, 71,1 milyar

Rusya 4. Sırada

Rusya yüzde 4,5 artırmış,  65,1 milyar dolara yükselmiş. (Dünyanın 4.cüsü ve GSYİH'sının yüzde 3,9'una askeri harcamalara ayırmış.)  
Japonya 47,6 milyar; Güney Kore 43,9 milyar
Küresel mali krizin yaşandığı 2008 ve izleyen 4-5 yıl boyunca düşen harcamlar, kriz derinliğini kaybedince yeniden yükselme eğilimine girdi.
Toplam askeri harcamalar Dünya Gayri Safi Yurtiçi Hasılasının yüzde 2,2 sine denk geliyor ve kişi başı harcama 249 dolar!
Almanya, 49,3 milyar dolarla, Avrupa’daki silahlanmada başı çekiyor.
NATO’ya üye olduktan sonra örneğin Bulgaristan harcamalarını yüzde 127 oranında (yeni savaş uçakları) ve Romanya yüzde 17 oranında artırdı. NATO üyesi 29 ülkenin toplam harcamaları 1,035 trilyon dolar.
Suudi Arabistan 61,9 milyar dolarla harcamada düşüş yaşadı ama GSYİH'sının yüzde 8'ini ayırıyor.

Savaş dünyası doludizgin 
Daha tekin bir dünyaya değil, daha savaşçı bir dünyaya doğru gidiş var. SIPRI analizcileri, doğru bir şekilde “büyük güçler arasındaki rekabete” geri dönüldüğü yorumunu yapıyor. Hindistan’ın Çin ve Pakistan ile büyük çekişmesi, bölgede ayrıca silahlanmayı körükleyen çok önemli bir etken.
Yani dünya cephesinde değişen bir şey yok:
Rekabet, en büyük güce ulaşmak, askeri güçle boyun eğdirmek..
ABD’nin öncelikle Çin ile giriştiği büyük rekabet, Çin’in bir şekilde ABD egemenliğine son vereceği endişesi var. Dünyanın dört bir yanında filoları dolaşan ve üsleri olan en büyük ülke ABD.
Dolayısıyla silahlanma yarışını körükleyen de o. Zaten en iyi bildiği konudur, Amerikan emperyalistlerinin. Dünya bilgi toplumuna geçiyor falan diyoruz, ama dünyayı savaş sanayi güdülüyor, bu sanayinin iktidarlardaki gücü, hegemonyayı körüklüyor. Bu ticarette üstünlüğü ve doların egemenliğini dayatıyor.
Dünyanın geleceğini Korona falan değil, Çin- ABD rekabeti çizecek.
***
Peki Türkiye? İki yıldır 16. sırada yer alıyorduk, yüzde % 5,8’lik artış oranıyla toplamda 20.4 milyar $’lık askeri harcama yapmışız. Bu harcamanın GSYİH’sindeki payı ise % 2,7.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder