SAYFALAR

12 Temmuz 2011 Salı

Bilime Kıymayın! Feza Gürsey Ensitüsü Kapatılıyor mu?

Feza Gürsey dünyaca ünlü bir teorik fizikçimiz. Adı da Türkiye’de Temel Bilimler Araştırma Enstitüsü’ne veriliyor: Feza Gürsey Enstitüsü.. Burada teorik matematik ve fizik araştırmaları, eğitimleri yapılır. Bunlar, temel bilimsel araştırmalardır.. Bilimin anası budur. Sonuçları, teknoloji, mühendislik ürünleri olarak ortaya çıkar.
Batının bütün teknolojileri, Batı temel biliminin devasa temelleri üzerinde yükselir! Temel bilimlerde üstün çalışmalar yapamazsanız, önemli ve belirleyici teknolojiler üretemezsiniz. Temel ve uygulamalı bilimler, bu açıdan el ele gider… Teknolojisi güçlü ülkenin temel bilimleri de güçlüdür.
Ülkemizde yeni bir yapılanma gerçekleşti ve Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı kuruldu.. Çok da iyi oldu! Nihat Ergün de Bakanlığa getirildi! TÜBİTAK ve bağlı kuruluşları ile TÜBA (Türkiye Bilimler Akademisi) bakanlığa bağlandı.
Bakan henüz yeni koltuğuna ısınmamışken, TÜBİTAK karar alıyor ve Feza Gürsey Enstitüsü’nü BİLGEM’e bağlıyor (Bilişim ve Bilgi Güvenliği İleri Teknolojiler Araştırma Merkezi). 15 Temmuz’a kadar, Kandilli’deki yerlerinden Gebze’ye, TÜBİTAK-MAM’a taşınmaları isteniyor.
BİLGEM çatısı altında şüphesiz iyi şeyler yapılıyor! Ancak orası bilgi ve bilişim teknolojilerine, yani uygulamalı araştırmalara yönelik.
“Feza Gürsey”in böyle apar topar uygulamalı bilimlerin emri altına kaydırılması, ülkemizde zaten pek önem verilmeyen temel bilimlere bir darbe mi vuruluyor, sorusunu akla getiriyor.
***
TÜBİTAK Bilim Kurulu’nun kararına bakıyorum: Enstitü’nün, Temel Bilimler Araştırma Enstitüsü Kuruluş ve İşletme Yönetmenliği’ni iptal ediyor. Ve yeni görev belirliyor: “Bundan sonra da temel bilimler alanlarında insan kaynaklarının gelişmesine yönelik eğitim çalışmalarına devam etmesi, ancak buna ilaveten temel bilimler alanlarında temel ve uygulamalı araştırma sorunlarını ortaya koyarak, çözümleyerek ve çözümlenmesine yardımcı olarak bizzat araştırma yapması ve bilgi üretme misyonunu daha etkin olarak yapması bektenmektedir.
Yorum: Temel bilimler insan kaynaklarını geliştir, ama esas yapacağın iş, BİLGEM’de uygulamaya yönelik araştırmalara yardımcı olmaktır… Oldun oldun, olmadın sana ihtiyacımız yok..
Tartışmasız, uygulamalı bilimler önemlidir.. Ancak bunları teorik matematik ve fizik araştırmalarının sırtından, onları yokederek yapmaya çalışmak büyük hata olur! Teorik fizik ve matematikçiye ne diyeceksiniz, “gel bakiim şu bilişim sorununu çöz” mü?
TÜBİTAK problemli bir alan yarattı!
***
Teorik matematik ve fizik araştırmaları yapan Feza Gürsey Enstitüsü, zaten 4 kişi bırakılmıştı! 1997’de 29 tam zamanlı bilimciye sahipti! Ancak sözleşmesi bitenlerin yerine yenilerini almadı TÜBİTAK ve Enstitüyü küçülte küçülte 4 bilim kadrosuna indirdi büyük bir başarıyla! Şimdi de, öyle gözüküyor ki, son darbeyi vuruyor!
Prof. Erdal İnönü’nün girişimiyle kurulan Enstitü, oysa yüksek bir bilimsel başarıma sahip. 350 adet nitelikli araştırma makalesi burada üretildi ve uluslararası bilim dünyası bunlara 2000 gibi yüksek sayıda referans verdi (kendi araştırmalarında kullandı). Enstitü uluslararası bir saygınlığa sahip, dünyada çok seçkin ve ünlü teorik fizik ve matematikçi Enstitü’ye geldi, kurslar konferanslar verdi; uluslararası başarılı toplantılar yapıldı.
TÜBİTAK’ta  araştırma yapan 2150 personelin bilimsel yayın etkinliği kişi başına 0,1 makale iken, Feza Gürsey’de 2’dir!
Enstitü’de çalışan ünlü bilim insanları arasında, örneğin Erdal İnönü (Wigner Madralyası aldı), Ayşe Erzan (L’Oreal ödülü), Nihat Berker, Sabancı Üni. Rektörü, (Humbold Araştırma Ödülü) gibi önemli ve saygın ödül sahipleri var.. Yavuz Nutku gibi uluslararası matematikçi ve fizikçimiz da buranın müdürlüğünü yaptı! Çok sayıda TÜBA üyesi ve çeşitli ödüllerin sahibi bilimciler, Feza Gürsey’de çalıştılar!
***
Feza Gürsey Enstitüsünün (FGE) bilimsel etkinlikleri, örneğin Güney Kore’deki benzeri kuruluş olan KIAS (Korea Institute of Advanced Studies) ile karşılaştırılmış. Her iki kurum da aynı yıl kurulmasına rağmen, FGE’nin tam zamanlı bilimci sayısı 29’dan bugün 4’e düşerken, Kore’ninki 6’dan 120’ye çıkmış! Buna rağmen, kişi başına düşen araştırma makalesi sayısı, FGE’nde daha çok!
 Diyeceğim şu ki: Temel bilimlere kıymayın! Islam ülkeleri bilim üreticisi olamadı, hep batının ürettiği teknolojilerin tüketicisi oldu ve bugün içinde bulunduğumuz ekonomik durum/cari açığın temel nedeni de, bilim ve teknoloji üreticisi olamayışımızdır!
Temel bilimler işin babasıdır! Bakanlık, umarım bunun bilincindedir!
--12 Temmuz 2011 / Bilim ve Siyaset – Cumhuriyet

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder