SAYFALAR

24 Eylül 2019 Salı

Yargınız yoksa, iktidarınız da yok demektir


22 Eylül Pazar 2019 / Bilim ve Siyaset – Orhan Bursalı

Bir kâbus adalet mekanizması ki sormayın!

Yargı’nın, Adalet mekanizmasının nasıl iktidarın çeşitli siyasi güç odakları – kanatları arasında paylaşıldığının öykülerini dinlemek, okumak bile başlı başına bir kâbus a dönüştü. Alican Uludağ da dünkü kulis – haberiyle ülkemizin perişanlığı üzerine tüy dikti!
İktidar odakları yargı üzerinden birbirlerinin defterini dürmeye çalışıyor.
Düşünün, R. T. Erdoğan’ın avukatı, Fetö ile birlikteliği pek çok kez kanıtlanan ünlü iş mi desem yoksa kral oteller adamı mı, Tamince’nin de avukatı!
Bu kadarı bile her şeyi açıklamaya yeter de artar..
Tüm bunların açığa çıkması, konuşulması, belgelenmesi iktidarın kanatları altındaki kimseyi rahatsız etmiyor.
Neden ve nedir yargı üzerinde bu tasallutlar?  

17 yıldır yargı üzerinden hesaplaşma

17 yıldır yaşadığımız tüm olağanüstü olaylarda, ki bir normal ülkede belki ancak yüzyıllar içinde hepsi değilse bile bir kısmı yaşanabilir, başrolde hep yargı oldu.
Yargı, rakipleri, istenmeyenleri tasfiye etmenin, defterlerini dürmenin başlıca araç olarak hizmet etti.
Hukuki değil, siyasi araç.
Böyle olunca yargı tepeden tırnağa siyasallaştırıldı.
2007’den beri bu böyle.
Referundumlar, mezardan kaldırılıp oy kullandırılanlar..
Aşama aşama Fetö – KP iktidar arasında hukuk yargı savaşları..
Şike yasaları üzerinden iktidar hesaplaşmaları..
MİT üzerinden yargıyla şiddetli kapışmalar.
Ergenekon Balyoz kumpasları, Ordunun defterini dürmeler..
Sonra “Orduya kumpas kuruldu” sözleriyle, bu kez Kumpası tersine çevirerek, Fetöcüleri derdest etmeler..
Odatv davaları...
Zerre suçu olmayan insanları, yalanlarla içeri atmalar..
Yargı yoluyla insanların malına mülküne el koymalar..
Yine yargı yoluyla Fetöcüleri kurtarmalar, şirketlerini, paralarını devralmalar..

***
Ve iktidarın Fetö kanadı yargı vb gücünü kaybedince bu kez orduyla darbeye kalkışmalar..
Ortalık kan revan.. Ki bu sürüyor hâlâ!
***
Yargı ile durmadan siyaset hesaplaşmaları: Selahattin Demirtaş’ı hapse atmalar.
Çıkması gündeme gelince yine Yargı’nın siyasal talimatla aynı suçtan ikinci kez dava ve tutuklama çalışmaları!
Eren Erdem’i yıllardır içeride tutma utanmazlıkları!
Canan Kaftancıoğlu’na konuşma ceza tehditleri..
CHP’ye gösterilen sopalar, Kılıçdaroğlu’na yönelik suikast girişimlerine göz kırpma teşvik etme siyasi çabaları.. Savcılara dolaylı kılını kıpırdatma uyarıları..
Bunların hepsi yargı yoluyla..
Normal yargı değil, siyasal yargı ile..
Bir iktidar neden yargıyı belirlemeye çalışır, atamaları, üst yargı oluşturmalarını güdümüne alır?
Yukarıda saydıklarım ve saymadıklarım bu soruya cevaptır.

Yargı ile iktidarsın

Yargı, iktidar olmanın temel aracıdır ülkede..
Bu aracın ya bütününü, ya üstünü, ya altını, ya bir kısmını, ya çok kısmını kullandığınızı sürece, siyasal olarak iktidarsınız.
Bu kullanım size nema getirir, iktidar getirir, paralandırır, rakiplerinizi korkutur ve boyun eğdirirsiniz.. Esiriniz yapar ve canına malına mülküne el koyabilirsiniz..
Şimdi iktidar kanatları yargı üzerinden birbirine saldırıyor.
Damatlar mı ararsın... avukatlar mı..
İktidar eteklerindeki trol grupları mı, yarın defteri dürülecek Pelikan savaşçıları mı..
Paraların pulların havalarda uçuşması mı..
İstanbul grubu mu, bakanlıkla savaş mı...
Yoksa iktisadi savaşlar mı
***
Yargı sistemi değişmedikçe, bu ülkenin adam olabileceğini sananlar: Hepinizin vay haline!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder