SAYFALAR

25 Eylül 2017 Pazartesi

Barzani: “Kurucu Baba”... IŞİD bahane, ABD PKK’yı Şam’a karşı hazırlıyor

Barzani, Kuzey Irak’ta referandumu yapacak gibi. Son anda vazgeçer mi bilmiyoruz. Bu kadar kararlılık vurguladıktan sonra vazgeçerse epey bir itibar kaybına da uğrar.
Referandum yapması demek, bağımsızlığını ilan etmek anlamına gelmiyor. Evet çıkarsa, Kuzey Irak’ta yaşayanların bağımsızlık isteğini ve bağımsızlık ilan edilmesini desteklediğini gösteriyor olacak. Barzani ilk aşamada bu desteği cebine koymak istiyor. Bu onun için “tarihsel bir başarı ve ön alma” olacak: Kurucu Baba!
Kuzey Irak’da Barzani’nin devlet aşamasına gelmesi şüphesiz ki bir Amerikan projesidir. Irak’a saldırı ile ülkeyi parçalanma aşamasına getirdi ve Barzani’nin devlet kurma sürecini hızlandırdı.
ABD yarım ağızla “Referandumu ertele” dese de, yalan. Barzani’nin kararlılığının ardında Washington’un bu “yalanı” var.
ABD ancak belki şunu ister: “Hele dur kardeşim, şu Suriye’de Kürt bölgesi meselesini de tamamlayayım, sonra bakarız..”
ABD, IŞİD’le savaş bahanesiyle her türlü ağır silahla donattığı PKK-PYD ordusunu, Suriye’deki Kürt bölgesinin temel savunma gücü olarak hazırlıyor.
IŞİD bitmiştir. PKK / PYD’nin hazırlığı Suriye’ye, Şam’a karşıdır.
ABD, Esad’ın ülkenin birliğini bir daha asla kuramayacak koşulları yaratıyor.

“Dünya lideri payesi” mi?

Cumhurbaşkanı Erdoğan ile görüşen Trump’ın “İki ülke hiç olmadığı kadar yakın!” sözleri ne anlatıyor?
1)       Çocuk mu kandırıyor?!
2)        Biz dostuz, diyerek Erdoğan’ın sırtını sıvazlıyor ve Türkiye’nin gazını alıyor.
3)        Erdoğan’ın kendisine “Dostum Donald” demesine fırsat veriyor ve “Erdoğan dünyanın çok zor bir bölümünü yönetiyor, güçlü inisyatif kullanıyor” sözleriyle de Cumhurbaşkanına bir “dünya lideri payesi” sunuyor.

Yalanın bini bir para

Oysa Rus S-400 füzelerin neredeyse satın alınma noktasına geldiği, Amerikan Savunma Bakanlığı’nın, Ordusunun ve Amerikalı analistlerin “kabul edilemez” ilan ettikleri bu sürecin içinde iki lider arasındaki bu sözde dostluk gösterilerinin başka anlamı ne olabilir?
Düşünün,
*Erdoğan’ın korumalarına tutuklama kararının bulunduğu,
*korumalarına yarı otomatik özel silah satışının bile yapılmadığı,
*ABD’de bankacı adamlarının ve vatandaşım diye sahip çıktığı Sarraf’ın tutuklandığı,
*dahası eski Bakanı için yakalama kararının çıkartıldığı ve
*yanıbaşında ağır silahlı bir PKK Ordusu ve PKK özerk bölgesi yarattığı bir süreçte, “iki ülke hiç olmadığı kadar yakın”!

İktidar bağımsızlığa karşı mı?

Ankara gerçekten Barzani’nin bağımsızlık referandumuna karşı mı? Önemli bir nokta bu. Biliyorsunuz Barzani Saray’da bayraklarıyla devlet başkanı gibi karşılandı. Yakın zamana kadar Barzani’nin bağımsızlığını ilan etme girişimlerine karşı adeta sessizce onay vardı Ankara’da. Medyasında ve ekran adamlarında da.
Fakat ne zaman ki en büyük müttefiki Bahçeli Barzani’ye gerçek anlamda adeta savaş açtı, hemen askeri müdahale ve Kerkük’ü istedi, üstelik Binali Yıldırım ile ciddi bir polemiğe girdi, işte o andan itibaren işin rengi değişti.
Cumhurbaşkanı Bahçeli’nin önemli müttefikleri olduğunu anımsattı. Önce susuldu sonra da Cumhurbaşkanı ile aynı tehditvari sözler sarfedilmeye başlandı.
Ordu’nun düşüncesini merak bile etmiyorum.
Bahçeli, iktidarı en uç milliyetçi çizgide tutacak bir araca sahip şu anda.
İktidarın Irak Kürdistanı’na karşı bir askeri müdahalesi, iktidarın korktuğu “Kürdistan” meselesini hızla ve İskender Kılıcı ile hemen çözecek bir durum yaratma olasılığı çok yüksektir. Yani ortalık karışınca, Kürdistan projesinin arkasındakiler bu işi hemen çözme fırsatı yakalarlar..
Sanki herkes bunu bekliyor!
24 Eylül 2017 Pazar / Bilim ve Siyaset – Cumhuriyet

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder