SAYFALAR

8 Şubat 2017 Çarşamba

Türkiye’yi ütülen ülkeler arasına sok, sonra Başkanlık iste!


Merdan Yanardağ’ın yayın müdürlüğünü yaptığı yeni kurulan Tele-1  TV’ye Enver Aysever’in konuğu olarak gittiğimde Emre Kongar ile karşılaştım. Uzun sure görüşmeyince insanlar öpüşüyor demek ki. Kongar ile ilk kez yanak yanağa dokunduk! Burada, Emre Kongar ile 18 dakika isimli bir program yapıyor.
Hemen dedi ki benim twitimi ciddiye almıyorsun galiba!
Hemen anımsadım, Trump- ABD ve Küreselleşme konulu yazımı izleyicilerine önerirken, Türkiye ve Küreselleşme konusuna girmesini bekliyoruz diye not düşmüştü. Şüphesiz ki planım oydu, ama ahh o Türkiye gündemi!
Küreselleşme, bir açıdan “kazananlar ve kaybedenler oyunu” olarak görülebilir. ABD 760 milyar dolar açık veriyordu ticarette. Sadece oto sektöründe alım -satımda 150 milyar dolar “içerde” idi. ABD oto sanayi içeride çökmüş, üretim dışarıya kaçmıştı. Trump onları geri çağırıyordu! Fakat, küreselleşme tamamen geri döndürülmediği ve ülkeler gümrük duvarlarını kendi yararlarına istedikleri gibi yeniden inşa etmedikleri sürece, boşa çaba! Trump sanki buna kararlı gibi, ama ABD’de o pahalı üretilecek arabaları dünyada kime satacak, ayrı bir konu!

Neden HAYIR: Şu tabloya bakın!

Türkiye de aslında küreselleşmede kaybeden, daha doğrusu
*küresel sermaye yaygınlığından tüketim toplumu inşası için yararlanan,
*ama ekonomisini daha büyük oranda dışa bağımlı kılan,
*dünyaya markalar üretemeyen,
*orta-yüksek ve yüksek teknoloji payını yükseltemeyen, (*)
*katmadeğeri yüksek üretime geçemeyen ülkeler arasında! Ve bunun vebali de büyük çoğunlukla AKP iktidarında! Yığınla akan parayla göz boyayan bir iktidar manzarası!

AKP yüzde 8 düşürdü!

Türkiye, sanayisi gerileyen ülke! Sanayin geriledi mi, orta ve yüksek tekonoljidesürekmli  ithalatçı ülkeysen, ekonominin boynuna bir dış yapı boyunduouğu taktılar demektir. Önümde Serdar Şahinkaya’nın Geçen hafta Ankara’da yaptığı konuşmada kullandığı bir grafik var:
İmalat sanayinin (sanayileşme diye anlayın!) Gayri Safi Milli Hasıla içindeki payı, 1998’de 23,64’e yükselmişken, bu tarihten sonra hızla düşüşe geçiyor, İMF programlarını uygulayan AKP döneminde düşe düşe 2015’de 15.59’e oturuyor! Maşallah! Şahinkaya, 1988 İMF programından bugüne ülke büyümesini araştırdığında vardığı oran, ortalama yüzde 3,8.
Yani IMF’ye uy, hizmetkar ol.. Ama IMF/ küresel ekonomi  aynı zamanda populist, milletin gözünü boyamaya hazır ülkemizdeki iktidara da bu fırsatı veriyor:
Kardeşim, sanayileşmeye boşver, bu zor iş, en iyisi milletin gözünü boyayacak cilali ekonomi politikalar sarıl, bu seni iktidarda tutar.”
Mesele budur.
Boğazaltından tünelden geçmek, köprü möprü iyi ide.. Bunun bedeli, ülke ekonomisinin boynuna geçirdiğin idam halatı. İşsizliği artırman. Yüksek enflasyon.
AVM’leri diktin de, ekonomiyi batırıyorsun ve dünyada ütülen ülkeler arasına sokuyorsun Türkiyemizi..
Bir de Başkanlık istiyorsun.. Hangi yüzle!?

ABD – Çin kapışması

ABD’nın politikalarına da yine ekonomik temelde bir daha dokunalım. Bayram Ali Eşiyok’ın, gelecek sayı Herkese Bilim Teknoloji’de yayımlanacak yazısından bir not sunayım da, ABD’nin Çin’e nasıl işleri kaptırdığının ölçüsünü görün:
Dünya ekonomisindeki payları, yüzde:

ABD                      ÇİN
1970 > 36,6..         1990> 1,6.
2000 > 30,8…       2000> 3,6
2015 > 24,4           2010> 9,3.
                              2015> 14,9.

Yani kavga büyük!

 (*) a) Bayram Ali Eşiyok’un şu araştırması çok net: www.herkesebilimteknoloji.com/yazarlar/bayram-ali-esiyok/uretimin-teknolojik-yapisi
b) Dünya gazetesi: 2013-2015 Ağustos arası: Türkiye’nin toplam imalat sanayinde ithalatı 497 milyar $. Aynı dönemde 378 milyar 98 milyon dolarlık ihracat yapılırken, imalat sanayi dış ticaretindeki açık da 119 milyar $. Türkiye sadece düşük teknoloji ürünlerinde ticaret fazlası veriyor.
En yüksek dış açığı orta-yüksek teknolojili ürünlerde: 209 milyar 686 milyon dolarlık ithalata karşılık, ihracat 118 milyar 803 milyon $ ve 90 milyar 883 milyon dolar açık oluştu.  Yüksek teknoloji ürün ithalatı 67 milyar 780 milyon $, ihracatı ise 12 milyar 270 milyon dolarda kaldı ve açık 55 milyar 10 milyon $ oldu…

2016 rakamlarını sonra paylaşacağım.
5 Şubat 2017 Pazar / Bilim ve Siyaset, Cumhuriyet    

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder