SAYFALAR

8 Şubat 2017 Çarşamba

Para parra parrrraaaa! Başkanlık şapkasından çıkan tavşan! Varlık Fonu

Türkiye’nin bu ülkenin malını mülkünü, hükümet- iktidar olarak Varlık Yönetimi Şirketi kurarak Hazine’den kaçır, istediğin gibi kullanabileceğin, bir sürü muafiyet tanıyarak bir özel şirket statüsüne sok.. Bu şirkete bağlı bir fon oluştur ve şimdi de Ziraat Bankası’ndan tutun PTT- BOTAŞ- TÜRKSAT, Çaykur, İstanbul Borsası, Eti Maden gibi, artık milletin malı olarak ne kaldıysa hepsini bu fona aktar!
Sonra tepe tepe kullan..
Özeti budur: İktidarın şirketi ve fonu!
Şimdi bu şirketin ve kullanacağı fonun “içi dolduruluyor”! Hoooop, ülkenin geride kalmış “zenginliğinden” ne kaldıysa içine boca ediliyor!
Neyle? Milletin, Hazine’nin, doğmamışların malı mülküyle!

Meclis, Sayıştay denetimi dışı

Tüm bunların maddi değeri nedir? Hesap ederler, öğreniriz. 50 milyar dolar? Zaten onların manevi değer falan filan gibi bir dertleri hiç olmamıştır. Tek dertleri her zaman Parraa, parraa, parraa ile olmuştur.
Ne Meclis denetimi vardır bu şirket - fon üzerinde ne de bu milletin bütçesinde bir girdisi-çıktısı.
Vatan elden gitmiyor şimdilik şüphesiz de, vatanın içi boşaltılıyor!
Özelleştirme İdaresi aracılığıyla bugüne kadar satıp savurup kullandıkları paranın miktarı, yaklaşık 68 milyar dolar. Bunu 8 milyarı bu iktidardan önce gerçekleştirildi. Yani Ekim 2016’ya kadar bu iktidar 60 milyar dolar kullandı. 
O tarihteki habere göre (*), 2017-2019 döneminde de, 32 milyar TL özelleştirmeden bekleniyor.
Özelleştirme İdaresi, olduğu gibi Varlık Fonu’na aktarılarak berhava edilecek. Sayıştay denetimi de olmayacak.
Zaten afedersiniz Sayıştay denetimi mi var, Meclis’te raporalrı bile okutulmuyor..
Afedersiniz Meclis mi kaldı, Başkanlık Anayasası da varolana bile dayanamıyor ve şeklen bir Meclis öngörüyor!

Herşey iktidarda kalmak için

Şimdi OHAL koşullarıyla fon torbasına atılan şirketleri tepe tepe kullanacaklar. Ne amaçla dersiniz? Kuşkunuz mu var: Siyasi amaçlarla.. İktidarda kalabilmek için. Şimdi bunun en büyük mali,ekonomik operasyonu ile karşı karşıyayız.
Ekonomi krizde mi? Şirketler mi batıyor? 77 milyar vergi borcu tahsil mi edilemiyor? Piyasa durgun ve şirketler mi kapanıyor? Dolar aldı başını gidiyor mu? İşsizlik mi artıyor? Bankaların verdiği ödenemeyen tüketici ve kredi kartları borçlar 18 milyar TL ye mi yükseldi (Pelin Ünker arkadaşımızın dünkü haberi), şirketlerin takipteki borçları 39 milyar TL’ye mi yükseldi
2000’lerin ucuz dolarları da akmıyorsa…
Nisan ayında dayatılan anayasa referandumuna da mutlaka evet çıksın istiyorlarsa..
Ekonominin tökezlenmesini yavaşlatacak acil önlemlere ihtiyaç var.
Varlık Fonu da bunun önemli manivelalarından olacak.
Mesela bir Ziraat Bankası+ bir kaç fon şirketi daha, Çanakkale Köprüsü’ne yatırılacak..  

Evet, bir mal mı?

Herşey evet, her şey iktidarda kalmak için.
Herşey mübah!
Temel gerçek: İktidar 14 yıldır, üreterek, ürettirerek yaratamadığı kaynaklar için Cumhuriyetin varlık birikimleriyle satarak oluşturuyor.
Üreterek yaratamadığı sermayeyi, dünyanın “dolar teröristleri”nden alarak sağlıyor ve kullanıyor.
***
2 ay boyunca seçmenin oylarının evete nasıl dönüştürülebilirliğinin basit para mekanizmalarını içleyin. Kuzey’de, Batı’da, Güneydoğu-Doğu’da, Güney’de..
Evet, sizce satın alınabilir bir mal olabilir mi?

(*) www.dunya.com/ekonomi/ozellestirme-gelirleri-70-milyar-dolara-dayandi-haberi-335426
6 Şubat 2017 Pazartesi / Bilim ve Siyaset, Cumhuriyet

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder