Okurum Bülent Yudum, hafta
içindeki tv programında, “vay bir kadına nasıl bu söylenir”
diyerek yaşanan çocuk istismarı olayının vahametini toprağa gömmek peşinde
koşan iktidar yandaşlarına yanıt gönderdi.
Önüne yatmak için şöyle diyor:
“Sayın Kılıçdaroğlunun söyleminin
halk arasındaki karşılığı, kadın için de erkek için de ‘cesedimi çiğnemeden ona bir şey yapamazsın’dır. Bu bir koruma ifadesidir,
bunun yerine cinsiyeti öne çıkartanlar, tecavüze uğrayan çocuklar ve ailelerine
çok acımasızca haksızlık etmekte ve sorumluları gizlemekteler. Bunu da en çok
dindar vicdanlı olduğunu iddia eden kesimden gelenler yapıyor…”
Konuyu Salı günkü yazımla kapattığımı sanıyordum, demek kapattım demekle
kapanmıyor. Bir namussuz siyaset ki, her şeyi iktidarın dışına yıkmakta
ustalaşmış..
Kadın Bakan’dan özür dile!
Sen, siz, tümünüz, 14 yıldır iktidar sahipleri olan sizler, şan ve
şöhretlerinizin ve büyük nemalarınızın uçup gitmesi korkusu içinde yaşayanlar..
iktidardan düşmemek için her türlü yalanı, iftirayı atabilecek konuma
yükselenler.. Çocuklardan ve
ailelerinden tüm Türkiye’den özür dileyin hele Ensar denen vakıf adına, madem onun koruyuculuğuna sarıldınız, önüne
ölesiye yatarak üstelik!
Bakanınız Sarrafın önüne
yatarken iyiydi
Kendi bakanlarınızdan çıkan o söze hiç ses çıkarmadınız, bakanınız Sarraf’ın “önüne yatarken”, onu ölesiye
korumaya alırken.. Şimdi ne oldu da ayranınız kabardı?!
Ve birden kadın koruyuculuğuna kesildiniz, kadınların en çok vurulup
öldürüldüğü bu ülkede! Yanlış korumaya giriştiniz. Bu iş kadın koruma işi
değil, çocukları saflarınızda ortaya çıkan sapıklardan korumadır. Ayrıca hangi
saftan çıkarsa çıksın, kurum da sorgulanır sapık ta..
Bakanın kadın veya erkek olması mı önemli, yoksa her ikisinin de
bakanlarınız olması, siyasi bir görev üstlenmiş olmaları mı?
Sapık “Sadece 5 aylık” çalışmışmış.. 2002’den beri sapık barındıran
vakfınızın çocuk evlerinde adam faaliyet halinde..
Önce hırsızlarınızı
ölesiye korudunuz
Kılıçdaroğlu haklı: Önce hırsızlarınızı ölesiye, “önlerine yatarak”
bedenlerinizi siper ederek korudunuz.. Şimdi de, Ensar Vakfı’nın çatısı
altında, yöneticilerinin de karıştığı çok sayıda çocuk istismarından yargılama
olduğu ortaya çıktı. Sürü sepet..
İktidarınızın etekleri altında bulunan sürüsüne bereketlerin,
cinsellikle derin problemleri var; kız ve erkek çocukları, kadınları “cinsel
olarak sömürülecekler” kitlesi olarak gördükçe, Türkiye bu olaylarla
çalkalanacaktır.
Çünkü din kültürünüzden aldığınız şallarla, erkek egemen iktidarınızı,
erkek egemen din kültürünüzle katmerleştiriyorsunuz, pekiştiriyorsunuz ve ülke
çapında bu manzarayı yaratıyorsunuz.
ÇANDAR İÇİN BİR ŞEY
SÖYLEMEYECEKTİM
C. Çandar’ı T24’de Hazal Özvarış adeta sorguya çekmiş. Okudum, acıdım, bu ne
zavallılık dedim. Bülent Gültekin
attığı twitte ilk kez bir yazı okurken midem bulandı,
diyor. Ben yine de yazmayacağım. Ama bir okurum Yasemin hanım bastırıyor, o
yazacak:
“Çandar
özeleştiri yapıyor ancak, Erdoğan ile görüşmesi kısmında aslında bir seyi ele
veriyor. Erdoğan¹a demiş ki neden İlhan Selçuk gibi birisini delil olmadan
içeri
aldınız? Demek ki içeri alan AKP hükümeti ve
başbakanmış.
Demek ki davalar siyasiymiş. Bu davaların siyasi olduğunu bildiği halde mide bulandırıcı yazılar yazmış.”
“Aslında onları görmezden gelmek en güzeli, ama demokratlığı kendi tekellerine alıp bizleri sığ laikler şeklinde nitelemelerle
anmaya devam ediyor hala!”
Pentagon ile paralel dönüş
Madem açtı Yasemin hanım konuyu, devam
edeyim: Bir güruhun önde gelen bir temsilcisinin sefaletini okudum. Ne acıdım
ne üzüldüm, sadece Gültekin gibi mide bulantısına kapıldım.
Bir de şuna dikkatinizi çekerim: Bu kişilerin “dönme”leri ile, Washington’un
RTE aleyhine dönmesi zamansal olarak da tam bir paralelliktir.
Bugün ABD, RTE’nin arkasında eskisi gibi
dursaydı, sanır mısınız ki bu adamlar RTE aleyhine döneceklerdi.
Eğer sanırsanız, aklınıza şaşarım.
14 Nisan 2016 Perşembe / Bilim ve Siyaset - Cumhuriyet
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder