CBT Gündem, sayı 1460, 13 Mart 2015
İş Bankası, Eminönündeki eski merkezini dönüştürdüğü Müze’de güzel bir sergi açtı: Derinlerden Siperlere: Çanakkale 2015. Çanakkale savaşı sırasında denizin dibini boylayan batık savaş gemilerine dalışlar da yapan belgeselci Savaş Karakaş’ın kürotörlüğünü ve yine Çanakkale savaşları konusunda uzmanlarımızdan Prof. Haluk Oral’ın danışmanlığını yaptığı serginin açılışında bulunduk.
Savaşın en önemli konuları paneller olarak hazırlanmış,
savaşla ilgili üç boyutlu gerçek objelere ve güzel canlandırmalara yer
verilmiş. Zaferin 100.Yıldönümü içindeyiz. Bu serginin açılışı yerinde oldu.
İstanbulluların çocukların gençlerin sergiyi gezmeleri için hem duyurusunun iyi
yapılacağı hem de özel önlemler alınacağı beklentisi içinde olmalıyız.
Çanakkale Savaşlarında kullanılan bisiklet |
Sergilenen askerlerin subayların yazdığı mektuplar
savaşın dramatic insan yönlerini, duygularını, ve acı olayları okuyoruz: “Artık
çok küçük bir subay grubuyuz. Çıkarmadan geriye kimse kalmadı. Bir tanesi dün
gece yemek sırasında başından vuruldu ve bütün masayı altüst ederek
yuvarlanarak…”
Sergide, Mustafa Kemal Paşa’nın el yazısıyla 3 askeri
emrinin belgesi de var. Sergi karaya çıkartma ve kara-deniz savaşlarının seyri,
savaşta kullanılan çeşitli araç ve gereçler, top replikaları, siper
canlandırmaları, asker mektupları ve anıları, savaş filmlerinden görüntüler..
Serginin açılışı, Nusret gemisinin 7 Mart’ta Karanlık
Liman’a mayınları döşemesinin yıldönömüne denk getirildi. İş Bankası Genel
Müdür Yardımcısı Senar Akkuş, yeni nesilleri geçmişin bu değerli mirasıyla
buluşturmayı amaçladıklarını dile getirirken, Savaş Karakuş, kendi adını,
Çanakkale Savaşında yaralanan gazi dedesi Hafız Hilmi Çoşkun’un verdiğini ve
dedesini yaralayan top mermisini atan batık gemilere dalarak çocukluğunun bir
rüyasını gerçekleştirdiğini söyledi. Haluk Oral savaşın önemli anları üzerine
açıklamalarda bulundu.
Söylemeye gerek var mı? Biz Çanakkale’yi 1960’larda
keşfettik ve anıtı diktik. Bu keşfimize de, Avustralyalıların Çanakkale’ye olan
yoğun ilgisi neden oldu! Şimdiki anlayış da, siperleri yokederek üzerlerine
yollar ve otoparklar yapmak! Çünkü giderek büyüyen ziyaretçi kalabalığının ve
otobüslerin “ihtiyaçları”
karşılanmalı!
Bol bol Osmanlı nutukları atan, Osmanlı ile övünen ama
tarihine sahip çıkmayan bir millet, geleceği nasıl kurar? Ne Nusret mayın
gemisine sahip çıkabildik onyıllarca ne de tarihi değeri çok yüksek
diğerlerine. İkinci Dünya Savaşı’nın Yavuz gemisini jilete gönderdik.
Atatürk’ün Savaronası ise ancak son anda kurtarıldı, o da bir işadamının satın
alması ve eğlence amaçlı kullanılmasıyla..
Sözü fotoğraflara bırakıyorum..
Haftaya Cuma yeniden
görüşmek dileğiyle..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder