İran’dan güzel
güzel dönüp neredeyse “savaşın içine”
düşmek hoş duygu değil! İran üzerine şüphesiz yazacağız, ama şu güncelliği de
kaçırmamak gerek..
Cumhurbaşkanı
IŞİD ile PKK’yı aynı kefeye koymuş.. “Sorunlu
bir cümle” yorumları yapılıyor. Nedeni “kardeşim
çözüm sürecini sürdürdüğün partnerin PKK’ya böyle davranılır mı, sonra ne olur
o süreç..”
Pardon neydi o süreç? Bunu hep sorduk bu
köşede. “Çok yol alındı, yüzüldü yüzüldü
kuyruğuna gelindi, derken süreci bitirecek böyle davranışların alemi ne, süreç
biterse yazık olur..”
Yine pardon! Ne
konuda anlaştılar? Bilen beri gelsin.. Kuyruğa gelinceye kadar ne oldu ne
bitti? Şüphesiz “çatışmasızlık” durumu iyi, PKK’nın arada sırada sürdürdüğü
saldırılara rağmen (son olarak polis merkezine roket atışı) bir yılı aşkın
zamandır kitlesel ölümler olmadı... Keşke hep böyle sürse! Keşke bu sürece
şöyle millet de katılsa, ne alınıyor ne veriliyor, hep birlikte karar verilse..
Böylece sürecin yarım yükünü millet AKP’nin sırtından alsa ve iktidar da
rahatlasa..
Yok hayır, bu
mümkün değil, çünkü AKP anlaştık
anlaşıyoruz, az kaldı, bakın cenazeler de gelmiyor artık, diyerek bu
sürecin mamasını seçimlerde oy alarak yiyor..
Ama sürece bir
destek ki sormayın gitsin.. AKP+Cemaat iktidarına bir kaç yıl önceye kadar
destek atanlarla, Silivri’deki tarihi utanmazlıkları gözü kapalı onaylayanlar
ve “arada yaşlar da yandı, ama önemli
değil, mesele Ordu olunca çek kuyruğunu gitsin” diyenlerin, çözüm sürecinde
de iktidarın itirazsız arkasında olmaları, eşyanın tabiatına aykırı değil..
Merak yok, ne oluyor demek yok, nasıl olacak diye soran da..
PKK TALEPLERİNİ FİİLİYATA DÖKÜYOR
PKK ve Kürt
Siyasal Hareketi, sık sık hükümetle görüşmelerinde anlaşılan masaya koydukları
taleplerini fiiliyatta gerçekleştirme operasyonlarına girişti. “Merkezi Hükümet”in kendi bölgelerinde
güvenlik önlemleri almasını engelleme girişimlerinden tutun.. okulları
yakmaya.. tamamen Kürtçe eğitim için binalar kurmaya kadar.. Ve en son Gobani
vesilesiyle sınırların yıkılması ve “buraları
Kürdistan toprakları, sınırların burada ne işi var” deyişleri.. Tabii Aysel Tuğluk’un attığı taşı da
unutmamalı..
Kürt Siyasal
Hareketi haklı olarak sıkıştırıyor RTE iktidarını... Çözüm çözüm.. somut bir şey, bir yol haritası bile yok ortada, bizi
oyalıyorsunuz ve sırtımızdan siyasi çıkar, oy topluyorsunuz.. Haklılar! Ama
bunları yazıp çizen, RTE sizi kullanıyor
diyenler de zaten hep “çözüm sürecine
karşı” kötü kişilerdik..
Yok hayır,
PKK’nın yukarıda yaptıklarını onaylıyor değilim... Sürecin geldiği noktayı
tartışıyorum...
***
IŞİD ile
iktidarın arasındaki gizli ittifakı da yazdık, iki ay oldu. İktidarın
silahşörleri üzerimize saldırdı! Dedik ki, Suriye’deki Kürt bölgesini
sıkıştırmasından ve daha sonra Esad iktidarına karşı yöneleceğinden dolayı,
iktidar IŞİD’in harekatından memnun. Hangi ülke, kendi topraklarında, IŞİD gibi
bir köktendinci-terör örgütünün adam devşirme, para toplama, hücre kurma
faaliyetine göz yumabilir! Ancak, onların faaliyetlerinden yarar umanlar..
Tabii sünni kardeşlik de var serde.. Bunlar bir bir doğrulanıyor.
Uluslararası
kamuoyu yekvücut IŞİD’e karşı cephe kurunca, ve rehineler bırakılınca,
bizimkiler de ilk kez terör örgütü
dedi.. Ama, olaylar iktidarı çözüm sürecinde, Kürtler karşısında bir kaç
basamak aşağı düşürünce, PKK Kobali’de RTE iktidarına yüklenince ve itibar
kazanınca, Erdoğan IŞİD ile PKK’yı aynı kefeye oturtuverdi.. Batı’ya yüklendi..
Elhak, bazen doğru şeyler de var dediklerinde.. Yalçın Akdoğan da demez mi ki, Kandil’de
yan gelip yatacağına, gücün yetiyorsa git Kobali’de IŞİD’e karşı savaş,
Türkiye’ye ne meydan okuyorsun..
Kentlerimizde
PKK odakları zaten vardı.. Şimdi de iktidarın ülkemize büyük bir hediyesi
olarak ve bilemediğimiz ölçüde IŞİD odakları oldu! Sanki IŞİD’i PKK’ye karşı kullanacak,
gibi uyduruk komplo düşünceler geliyor insan aklına.
ÇÖZÜM SÜRECİ ÖLDÜ MÜ?
İki tarafın da
birbirine muhtaç olduğunu düşünecek olursak, öldü demek erken, ama yeni bir aşamaya yükseldi diyebiliriz.
PKK, RTE’yi bir üst aşamada sıkıştırıyor. Dün de polise ateş açmaları, ve
sıraladığımız diğer olaylar, birer işaret fişeği..
·
İktidarın IŞİD’e karşı
savaşa girmesi çok zor, imkansız gibi, hele içeride IŞİD’in terör odaklarına bu
kadar göz yumduktan sonra.. Ancak iş yapıyor görünecek, ufak tefek destekler
atacak, görünüyor.
·
PKK, tüm Kürt
bölgelerinde bir liderlik iddiasında.. Barzani’ye karşı da.. Bu durum, PKK’nın
Türkiye’ye dayattıklarının gerçekleşmesini imkansız kılar. Sorun, ülkedeki
taleplerle sınırlı değil. Stratejileri, tüm Kürdistan’ı kapsayıcı nitelikte..
Hele Suriye Kürt bölgesinde kazandıkları başarı, PKK’nın beklentilerini üst
düzeye çıkardı..
·
PKK bu nedenle silah
falan bırakmaz.. Bıraksa, ve talepleri salt Türkiye ile ilgili olsa, sorun çok
daha rahat çözülür. PKK silahla RTE’yi, istediği çözüme zorluyor. İşler
zorlaşırsa ve çıkmaza girerse, RTE herşeyi göze alarak büyük bir milliyetçi söyleme
sarılabilir Kürtlere karşı..
·
Tezkere Meclis’ten
çıkmamalı.. RTE’nin Suriye’de maceracı girişimlerine izin verilmemeli.
İktidarın
bugüne kadar yaptığı bütün büyük yanlışlıklar birikti birikti, yığıldıkça
yığıldı.. Türkiye’yi zor günler bekliyor.
--- 30 Eylül 2014 / Bilim ve Siyaset- Cumhuriyet
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder