Bugün köşemi, RTE, Cumhuriyet ve Atatürk yazılarım üzerine bir kısım
okurun yanıtlarına ayırıyorum. Yıllardır yapmadığım bir şey.. Hepsine teşekkür,
sevgi ve saygı..
**
“Bugünkü köşe yazınızın başlığı olan RTE "İkinci Atatürk!?”
söylemi, tırnak içine almanıza, ünlem ve soru işareti koymanıza karşın, deyim
yerindeyse "tüylerimi diken diken etmeye" yetti; hele de, yazınızın
sonunda artık tırnak içine de alınmamış, ünlem işareti de konmamış "Yeni
Türkiye ve büyük Türkiye dönemini Başlatan Adam... İkinci Atatürk" tümcenizle, benzetmem yerindeyse
"oklu kirpiye" döndüm adeta... Gözünüzü seveyim, yapmayın; hiç
olmaz ise yağcıları ve yandaşlarınca artık peygamberleştirilen bu kişiyle
Mustafa Kemal'in adını bir arada anmayın; kanıma dokunuyor! O güzelim yazınıza,
sözgelimi; "Sen kiiiiiiiim, O kim?" vb bir başlık daha çok
yakışmaz mıydı?
Yücel Çağlar
***
O kişinin
sözlerine takılmayalım. İcraatleri yaptıkları itiş kakıştan başka birşey değil.
Bırakın meydan biraz daha boş kalsın, karakterı iyice bilinir olsun, emin olun
hırsız ve dalkavuklardan başkası kalmayacaktır etrafında. Hak ve adalet
duygusunu kişiliğinin bir parçası haline getirememiş... Böylece tarihin uygun
bölgesinde yerini alir.
Gürel Aşık
***
Bu iki ismi yan
yana yazmak bile insani rahatsız ediyor...Keşke başka bir başlık atsaydınız..
Ferhan Babaloglu Toksöz
***
Yazılarınızı
severek okurum ve iyi analizler ylaptığınızı da düşünürüm. İlk defa sizinle
ters düştük. Efendim ne demek Atatürk ile RTE'yi kıyaslamak. RTE bir dinci
cahil, kendini büyük kahraman Atatürk ile karşılaştırabilir, hatta
kendini onun yerine koyabilir, ama biz bu kıyaslamayı yapmamalıyız. Bu, Atatürk'e
onun devrimlerine onun kahramanlıklarına hakarettir. Yazının içeriğine bir şey
demiyorum ama başlık olmamış.
Ali Çetin
***
1960
İhtilalinden beri Cumhuriyet okuruyum. Hem de Girne'ye bir gün geç gelmesine
karşın. Geçenlerde 1922 doğumlu
arkadaşım bir ingilize "Theacher ve Churchill arasındaki fark nedir?"
diye sorduğunda "zamanları farklıdır, tartılışamaz" yanıtı ile kısa
kesti. Şimdi biz 80-90 seneye gidiyoruz. Yorumu size ait. 1959-63 yılları
arasında AÜFF Matematik bölümünde okudum. Bizim öğrencilik yıllarımızda İran ve
yabancı kız öğrenci arkadaşlarımız çağdaş kıyafetleriyle vardı. Şimdi çok sık
sorduğum soru: yeni peygamber mi geldi ki. "İnancından Dolayı" deyimi
çıktı. Daha öncekilerin inancı yoktu, anlamı taşımaz mı?
İsmet Özkavra
***
"Milletle
irtibatı kuran büyük adam pozu!"... Ahhh! işte bu saptamaya (ve altındaki
daha geniş saptamalara) bayıldım. Zaten hep öyle degil midir? Kuyruğu
her sıkışan Ata'nın eteğine yapışmadı mı bugüne kadar? Bir de şu var: RTE
değil ikinci Atatürk, Atatürk'e ait hiç bir şey olamaz. Yanlış mıyım?
Betül
***
Gerçekten Atatürk’ün
yerine geçmek için hızla ilerliyor. İnsanlar tehlikenin farkında değil.. Necdet Özel 30 ağustos resepsiyonunda
bence tehlike alarmı verdi, bizim kırmızı çizgilerimiz var diye. Çözüm süreci
dediler. PKK’yı başlarının tacı yaptılar, yollar kesiliyor, kimlik kontrolü
yapılıyor. 49 vatandaşımız rehine; ama her şey güllük gülistanlık sanki.
Yazarlar sindiriliyor. Nereye kadar böyle devam edecek..
Zeynep Benzer
***
RTE-Atatürk
hakkındaki iki gündür çıkan yazılarınızın hemen hemen tümüne katılıyorum. Bence
asıl sorun Aziz Atatürk demesinde yatıyor! Bugüne kadar kaç kişinin Atatürk’e
aziz diye hitap ettiğini duydunuz? Bu onu sıradan bir insan seviyesine
indirmektir.
Hatırlayalım: Monşer dediği zaman ona öğretilen ne idi? Monşer=Azizim.
Sanırım kast edilen Atatürk'e Monşer demekti, takdir veya teşekkür değil.
Hatırlayalım: Monşer dediği zaman ona öğretilen ne idi? Monşer=Azizim.
Sanırım kast edilen Atatürk'e Monşer demekti, takdir veya teşekkür değil.
Turgut Karabekir
***
Bugünkü
yazınızda, mevcut iktidarın liderinin "restorasyon" kavramını
irdeliyorsunuz. Bu konuda Prof. Tarık Zafer Tunaya'nın İslamcılık Cereyanı adlı kitabındaki restorasyon bölümlerini
okumanızı öneririm. Mevcut iktidarın özlediği meclis 1920 meclisidir, 1923
meclisi değil. Aradaki farkı siz benden daha iyi bilirsiniz.
Derya Kanbay
***
Unutmayınız
Milli Görüş gömleğini de çıkarmıştı! Ne kadar neyi çıkardığı ortada. RTE
nin olduğu yerde TC'nin geleceği yok bence.
Hasan
Acar
***
Öncelikle
yapılması gereken, CHP’nin üreten/yaratan/projeleri ile ümit veren, halkın her
kesimini kucaklayan bir parti haline getirecek sürecin başlatılmasına öncülük
edilmeli. Başka bir yol/yöntem bence yok. CHP halkın inandığı, güvendiği parti
haline gelmeden de bu sistem degiştirilemez.. Bence, haksızlıkları, soygunları
yazmanızdan, sizlerin eleştirilerinizi buraya odaklamanız, Türkiye için daha hayırlı
olacak. Geminize güvenmezseniz denize açılamazsınız. Emeğimizi buraya yoğunlaştıralım.
Bunun için sizlerin öncülüğü gerekiyor.
Levent Karaçelik
--- 4 Eylül Perşembe, 2014 / Bilim ve Siyaset- Cumhuriyet
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder