AKP
lideri ve tüm yandaşlarının milletin beynini yıkadıkları slogan ile karşı
karşıyayız epey bir süre. Ortalıkta cicili-bicili, milletin kulağına hoş
gelebilecek Göbbelsvari sloganın cıcığını çıkartacak ve ne olduğunu durmadan
millete anlatacak doğru düzgün bir muhalefet de görünmüyor.
Sondan
başlayalım, “Yeni Türkiye”de, Tek
Adam,
*
Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde de gördüğümüz gibi, devletin tüm mekanizmasını,
neredeyse tüm kaynaklarını ve tüm güçlerini kendi seçim propagandası için
kullanır..
* Cumhurbaşkanı
seçildiğinin ilan edilmesine ve Anayasa’nın amir hükmüne rağmen, Başbakan,
Parti Lideri, Milletvekili sıfatlarını hâlâ elinde tutar..
* Anayasa’yı
çiğnemekten kaçınmaz, Yeni Türkiye aslında neredeyse Anayasasız bir ülkedir..
* Anayasa’nın
ve yasaların Tarafsız ve nesnel bir yorumu yoktur, bütün amir hükümler, kendisi
sözkonusu olduğunda, tamamen Tek Adam ve üyelerinin yorumuna uymak, uydurulmak
zorundadır. Anayasayı, yasaları değiştiremiyorsa, kılıfına uydurmak siyaseti
yürürlüğe sokulur.
***
* Yeni Türkiye’de RTE’nin Alo Fatih telefonları ve Alo Fatih diye
biri de yoktur. Başdanışmanlar, ikide bir telefonla merkez gazetelere ayar
vermesi, şunu yapın bunu yapın demesi uydurmadır.. Ya gerçek olan nedir? Hem de
Genel Başkan yardımcılarından Salih
Kapusuz’dan öğrendiğimize göre, “gazetecilerin
özürlüklerini krısıtlayanlar, patron emriyle yazı yazan gazetecilerin taa kendilleridir.”
* Tek Adam
neredeyse hemen her mitingte, Hürriyet gazetesine, patronlarına ve yazarlarına
saldırır, hesap sorar. Medyanın değiştirilmesini, yıkılmasını, hükümet
destekçisi olmasını ister.. Yoksa, bertaraf olur. Patronlar bu saldırı
karşısında Yeni Türkiye’ye uyum sağlar, iktidarın verdiği ayara uyar..
* Amberin Zaman olayında da gördüğümüz
gibi, kendisini desteklemeyen veya nesnel haber yazanlar aşağılık kadınlar,
erkekler, yazarlar, gazetecilerdir.. Medya tamamen aşağılaştırılmaya çalışılır
ve iktidarı asla üzmeyecek bir formata sokulur.
***
* Yeni Türkiye
“Tepe”den “Tırnak”a, neredeyse bir hırsızlar ülkesidir.. Ucu iktidara dayanan
herşey örtbas edilir. Bakanlar düşer, Meclis’e durumları görüşülmez, virgül hatası var uydurmacası ile
dosyaları savcılığa gönderilir ve uyuturulur. Minnacık adamlar kendilerini
Zarrap’ların ayakları altına atarlar, kollarında 700 bin liralık saatler
taşımaktan utanmazlar.. Çocuklarının evlerinde para sayma makineleri, banka
müdürlerinin evlerinde ayakkabı kutularında milyonlarca Dolar ve Avro bulunur,
ama hepsi gepgep geğirerek ortalıkta dolaşır..
* İktidar,
eteklerini saran Deniz Feneri
yangınını özel savcı, yargı ve mahkemeleri ile söndürür. Yapmayanları anasından
doğduğuna pişman eder..
* Egemenlerde
neredeyse yüz yoktur. Utanma sıfırdır, ar damarları alınmıştır..
* Dolayısıyla siyasi etik diye de bir şey yoktur. Her
türlü yalanı, rakiplerini aşağılamak için miting alanlarında söyler. Ve bu
üstelik alkışlanır. Siyasi rakiplerini yuhalatır.
* Gösteri
özgürlüğü, iktidarın izin verdiği ölçülerde, yerlerde, kalabalıklarla yerine
getirilir. İktidar her an TOMA’larla, kimyasal gazlarla ve yeni alınan elektro
şok silahlarla dağıtır.. Vurdurur ve öldürtür.
* Oğulların
“eğitim” vakfına iktidar belediyeleri arsa bağışlamak, hatta üzerine bina yapıp
vakfın işletmesine vermekle yükümlüdür.
* İşadamları,
iktidardan aldıkları işlere, ihalelelere, doğrudan en tepeye komisyonunu ödemek
zorundadır. Petrol boru hattı ihalesi verilir, 10 milyon kesmez, ne
kararlaştırıldıysa o ödenir..
* İşadamı
kılığı altında, yiyiciler iktidarla sürekli olarak aşna-fişna ilişkileri içine
girer. İşler başka türlü yürümez.
***
Yeni Türkiye ne midir?
İktidar
borazanları, muktedirler, iktidardan beslenen binlerce kişi, hergün söylev,
yazı ve çizileriyle muhalefetin artık değişmesini, kendilerine benzemesini
isterler.
Yeni Türkiye’ye
uygun yeni muhalefet propagandası
yapılır.
Muhalefet titrer, ülke değişiyor biz de değişmeliyiz diye düşünür..
İktidarın yol yöntem ve kurallarına bel bağlar. İktidar örneğin sağcılığı
dinciliği mi kullanır, bunları iktidara gelmenin aracı sanır. Bu kavramların,
hırsızlıkların yürütülmesinin araçları olduğunu görmez. Halkın karşısına tersi
bir seçenekle çıkmaya korkar.
Yeni Türkiye’de
iki seçenek vardır: Ya Cemaat ya Tek
Adam rejimi, kırk katır mı kırk satır mı seçenekleri tartışılır ve kullanılmaya
zorlanır..
Demokrasi
yoktur, insan hak ve özgürlükleri, iktidarın isteği doğrultusunda vardır.
Hukuk ve
kurumlar, 12 yıldır iflas halindedir. Ya biri ele geçirir ya öbürü...
Yeni Türkiye,
her bakımdan müflisler ülkesidir..
Ya kabul
edeceksin, ya kabul edeceksin..
-- 17 Ağustos 2014 / Bilim ve Siyaset – Cumhuriyet
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder