11 Aralık 2011 /
Bilim ve Siyast – Orhan Bursalı
3 Koltuk
Boşalıyor:
Gül-Erdoğan-Cemaat
Kavgası
Cumhurbaşkanı, Başbakan (AKP)
ve Cemaat arasında, Şike yasası
üzerinden patlayan mücadele, sözde “çok da önemli değil”miş.. Bazıları,
özellikle eskiden marksist geçinen sonra iktidara, Erdoğan’a ve cemaate katılan
renkli dönekler “bu tartışmaya alet olmazlar”mış.. Gül ile Başbakan
“kardeşler”miş, çünkü Başbakan “Cumhurbaşkanı
adayımız, kardeşim Gül” demiş.. AKP ile Cemaat arasında kopmaz bir kader
bağları varmış..
Yani bir sürü laga
luga ile yukarıda saydığımız “üç iktidar odağı” arasında patlayan savaş görülmemeye,
en azından hafife alınmaya çalışılıyor.
Gül, ilk kez,
AKP’nin bir yasasını bütünüyle geri çeviriyor. Bugüne kadar önüne gelen
yasaladan sadece üçünde bir kaç maddeyi geri çevirmişti. Ama hükümetle hep
bütünleşik hareket etti.
Şimdi Şike yasasını
geri çevrimesi, bir güç denemesidir Burada, Şike yasası değişikliğine şiddetle
karşı çıkan Cemaatçilerle birlikte
hareket etti.
Erdoğan da, Gül ve
Cemaatin restini gördü. Yasa
değişime uğramadan Gül’ün masasına kondu. Gül, ya yasayı kabul edecek ya
Anayasa Mahkemesine götürecek ya da Referanduma!
Ama sonuç şudur: İktidar odakları arasında mücadele
ateşlenmiştir. Bu, sorun çözülünceye kadar sürecek. Güçlü bir olasılıkla,
bu mücadele sonunda saflar ve destekler değişecektir..
Olayın ayrıntısına
bakalım
***
Eğer
Cumhurbaşkanlığı seçimi en geç 2014’de yapılacaksa, Türkiye’nin zirvesinde Üç Koltuk boşalıyor. Kişiler ve
şapkalar değişecek.
Gül, Cumhurbaşkanlığından ayrılıyor.
Erdoğan, Başbakanlıktan.
Ve Erdoğan Parti Başkanlığı’ndan..
***
Önce Erdoğan’dan başlayalım: 2014’te boşalan Cumhurbaşkanlığı
koltuğuna oturacak mı? Büyük bir olasılıkla (Yüzde 99,9).
Ancak biliyoruz ki,
Erdoğan’a Cumhurbaşkanlığı yetkileri az geliyor. Oradan, ülkeyi de yönetmek
istiyor. Gönlü, Başkanlık Sistemi’nin,
Başkanlık’tan veya en azından güçlendirilmiş bir Cumhur-Başkanlığından
yana. Anayasa değişikliğiyle özellikle bu açıdan ilgileniyor. 2014’e kadar
zamanı var, Meclis’te Anayasa pazarlıklarının alacağı yönü bekleyeceğiz.
Anayasa değişmezse,
Erdoğan sağlık sorunları yaşamazsa yine yüzde 99,9 olasılıkla köşke çıkacak..
Çünkü hem o makamda oturmak istiyor, hem yoruldu ve biraz dinlenmeye ihtiyacı
var. Çankaya’dan, Parti’nin de
bütünlüğünü koruyabileceğine inanıyor.
O halde,
Başbakan’ın Çankaya’ya çıkarken, Başbakanlığı ve Parti Başkanlığını, kendisiyle
uyumlu çalışacak emin ellere bırakmak isteyecektir. Ya bu iki görevi yani Parti
Başkanılığını ve Başbakanlığı bir kişiye emanet edecek... Olmazsa, iki görevi
iki kişiye de bölüştürebilir.
Peki Gül, Erdoğan için doğru adam mı?
***
Cumhurbaşkanlığından
ayrıldıktan sonra Gül hangi koltuğa oturacak? Öyle çok sanıldığı gibi, hemen ve
kolaylıkla Başbakanlığa (ve Parti Başkanlığına) mı ?
Hayır, Gül’ün
Başbakanlığa oturması hiç kolay değil.
Gül, Cumhurbaşkanlığı koltuğunda, kendisine güçlü bir siyasi
kişilik inşa etti.
2007’den öncesi kabul edilmiş Erdoğan- Gül kardeşliği, yani “Ben Birinci -Sen İkinci” siyasi
kişilikler yok bugün.
Bu süreç içinde, iki tane Birinci Siyasi Kişilik ortaya
çıktı! Yani Gül, kendisini Erdoğan’la
eşitledi!
Bu nedenle, eğer
Erdoğan Köşke çıkarsa, ve Gül’e yol açarsa, partiyi ve Başbakanlığı tamamen
Gül’e bırakmak zorundadır. Gül, Erdoğan’ın rolünü tam anlamıyla üstlenecektir.
Erdoğan’ın himayesi ve kişiliği altında çalışmayacaktır.
İşte dananın kuyruğunun koptuğu nokta.
***
Erdoğan Gül’ün
Parti Başkanlığı ve Başbakanlık rolünü üstlenmesini kabul ederse, Köşk’te
oturacak ve siyasi yönetime karışamayacaktır..
Oysa Erdoğan, Köşkten, hükümeti de oldukça güçlü bir
şekilde yönetmek istemektedir! Güçlü siyasi ve otoriter kişiliği, başka bir
rolü kabul etmeyecektir.
Sonuç: Erdoğan için Gül, Başbakanlık ve Parti
Başkanlığı makamı için doğru siyasi kişi değildir.
***
Şike yasası üzerinden
başlayan erken kapışma, boşalan üç koltuğıun nasıl, hangi yetkilelerle ve
kimler tarafından doldurulacağı yüzündendir.
Bu mücadele erken
ateşlenmiştir. İki nedenle:
Birincisi
Erdoğan’ın hastalığı..
İkincisi, siyaset
sahnesindeki Cemaatin, Şike Yasasındaki
değişikliğe karşı çıkması ve Erdoğan’a karşı çıkması.
Şike yasası
olmasaydı, Erdoğan- Gül koltuk sorunu, daha sonra ateşlenecekti.
Cemaat, bu sorunun
patlamasını erkene aldı!
Burada, Gül ile Cemaat arasında bir siyasi
ititfakın temellerinin atıldığını da görüyoruz..
Probleme ve
Cemaat’ün rolü açısından da soruna yarın bakacağız..
--
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder