Herkes
eteklerindeki taşları dökmeye başladı nihayet! Hah şöyle be kardeşim! Artık
özgürlük geldi! Tabii bu “özgürlüğün kapısını” Recep Tayyip Bey açınca ve hükümetin Kürt meselesini çözüm politikası
desteklene talimatı ülke çapında bildirilince.. herkes o kapıdan süzüldü,
gülerek kahkaha atarak memnun mesut...
Baktım mesela CÇandar, Hakkari ve çevresinin coğrafya
ve kültür olarak Türkiye ile değil, Kürdistan ile ilişkili olduğunu, oranın bir
parçası olduğunu rahatça yazmaya başladı.. (*) Bunu Kürtler zaten söylüyordu,
biliniyordu, ama “yüksek politika” erbabları, bunu Kürtler gibi dile
getirmekten nedense kaçınıyorlardı.. Hükümetin adamlarından MAkyol’un benzer konudaki yazısında
sorduğu “Is There a Turkish Kurdistan?”
sorusunu, Çandar, ayakları üzerine oturtuyor ve diyor ki: Bu sorunun “ilgili tarafları tatmin edebilecek cevabı
şöyle olabilir: ‘Part of Turkey’s territory is Kurdistan’..” (Türkiye’nin
bir kısmı Kürdistan’dır)..
Milliyet gazetesinde mutlu bir isim daha var: MSancar. Kürt meselesinin çözümü yeni bir cumhuriyet inşa edecek.. Ortadoğu’da
sınırlar fiilen kalkar.. diyor. “Kürt
Meselesi çözülüyor”u tartışıyoruz artık..
RTE, adeta IV.
Murat gibi! Geçen yıl, gazete ve televizyonlara bildirmişti: Kürt- PKK
tartışmalarına son verin diye.. Anımsayan var mı? Bunun üzerine, örneğin NTV bu
tartışmaların hepsini ekranlarından kaldırmış ve tartışmacı ekran yüzlerini de
kapının önüne koymuştu! Habertürk ve Milliyet bu nedenle kimleri kovmuştu?
Dördüncü
Murat’ın içki yasağı koyup, içerken de yasağı kaldırmasına benzer olayı
yaşıyoruz. Şimdi rüzgarlar tersten esiyor.. İçki yasağı, pardon, KCK
tutuklamalarına-yargılamalarına laf etme yasağı kaldırıldı.. Artık Kürt
Meselesini bütün açıklığıyla, RTE’nin çözüm isteği doğrultusunda tartışma,
yazma çizme özgürlüğü “açıldı”!
Çünkü RTE, Başkanlık seçimleri ve bunun için gerekli Başkanlık
Anayasası’nı acilen gündemine aldı ve yeni politikasını açıkladı.. RTE epey zor
durumda! RTE-Apo, AKP-BDP ittifakının halkla ilişkilerinin hızla yapılması
gerekir.. Şu KCK tutuklamalarının da tasfiyesi..
Ekranlar ve
sayfalar bayram ediyor! Yok yok, yasağın kalkmasından memnunum. Herkes
düşüncelerini özgürce dile getirmeli.. Kimse de hiç bir şeyin arkasına
saklanmamalı.
***
Ama olay gerçek
çıplaklığıyla tartışılmalı.. tek yönüyle değil. “Hem RTE hem Apo Güney Afrika’ın siyahi lideri Mandela’sı olur”,
düşünceleriyle “çözüm”e formula yarışları gazı veriliyor. Güzel, ama
Milliyet’in Sancar’la röportajını okuyan okurların gözlerinden ise en temel
gerçek kaçırılıyor. Gazetenin yeni röportaj yüzü Zeynep Miraç hanım, örneğin Kürt Meselesi’nin nasıl çözüleceğine
ilişkin tek soru sormuyor. Bu çözümün, RTE’ye diktatörlük yetkileri verecek
Diktacı Başkanlık Anayasası ile sağlanmak istendiği gibi, en temel gerçeği
öğrenemiyoruz... Sanki RTE, çözümü
tartışın, övün, ama dikta anayasası ile bağlantı kurmayın istiyor..
***
Burada, “BDP, ‘RTE bize isteklerimizi versin de
isterse diktatörlük yönetimi kursun.. ver özerklik al diktatörlük’...”
demiştik ya.. BDP Başkanı Demirtaş
Meclis’te açıklama yaparak yanıt vermiş bize: “BDP otoriter başkanlık sistemine evet demez.. yeni Anayasanın yapılma
olasılığı yüzde 1 bile değil, diye eklemiş.. Seçim takvimi elvermiyormuş...
Pardon? Demirtaş
bu yanıtıyla aslında bizle konuşmuyor, resmen RTE ile anayasa pazarlığına
oturuyor!
Geçen yıl, Kürtler devlet içinde paralel devlet kuruyor
buna izin veremeyiz diyerek KCK tutuklamalarını başlatan ve patronları
toplayarak medyanın kulağını çeken Başbakan, durup dururken şimdi neden tam
tersi bir politikaya soyundu acaba? Ancak siyasetten anlamayan, RTE’nin herşeyi
Başkanlık Anayasası’na endekslediğini, görmez veya anlamaz..
Demirtaş “henüz anayasayı görüşmedik” diyor.. RTE
bu konuyu sizinle değil ki, yeni müttefiki Apo ile İmralı’da görüşüyor. Ve
büyük olasılıkla da işi bitirdi!.. Türk
milliyetçiliğini de Kürt milliyetçiliğini de ayakları altına aldığını
açıklamasını, Başkanlık anayasasının temel konuları üzerinde Apo ile anlaşma
sağlandığının işareti olarak görmek gerekir!
Şuraya yazıyorum:
Başkanlık Anayasası yok, Kürt Meselesine de çözüm yok.. Daha nasıl anlatsam
durumu!
Millete Kürt Meselesi’nin çözümü değil, aslında
diktacı bir anayasa yutturulmak isteniyor!
Kotarılmak
istenen, ancak AKP-BDP anayasası olur. Bu milletin değil..
---
Not: Bir
İhanetin Öyküsü’nün üçüncü yazısı gelecek..
(*) www.al-monitor.com/pulse/tr/contents/articles/opinion/2013/02/turkey-kurdistan-pkk-hakkari.html
--26 Şubat 2013 / Bilim ve Siyaset - Cumhuriyet
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder